Akademisyenler, kurumun servis hizmetinden yararlanabilir mi?
Akademik personelin, devlet üniversiteleri tarafından personele sağlanan servis hizmetinden yararlanmalarında hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Bu yazımızda, devlet üniversitelerinde 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi olarak görev yapan akademisyenlerin kurumları tarafından sağlanan servis hizmetinden yararlanıp yararlanamayacağını ele alacağız.
Bilindiği üzere, kamu kurumlarında personel servis hizmetleriyle ilgili hususlar, 25 Şubat 2004 tarihli "Kamu Kurum ve Kuruluşları Personel Servis Hizmet Yönetmeliği"nde düzenlenmiştir.
Anılan Yönetmeliğin 10 uncu maddesinde; "Personel servis hizmetinin ilgili kanunlar ve bu Yönetmelik hükümlerine uygun bir şekilde düzenlenmesinden ve çalıştırılmasından ilgili kurumun en üst amiri veya yetkilendireceği personel sorumludur." ifadesi yer almaktadır.
Bununla birlikte aynı Yönetmeliğin 11 inci maddesinde ise; "Servis araçlarından ilgili kamu kurum ve kuruluşunda çalışan personel yararlanır. Bu personel kurumlarınca verilmiş kimlik kartlarını yanlarında bulundurmak ve istenildiğinde ilgililere göstermek zorundadır." hükmü bulunmaktadır.
Diğer taraftan, 25 Ağustos 2021 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2022 ve 2023 Yıllarını Kapsayan 6. Dönem Toplu Sözleşme"nin 24 üncü maddesinde; "Bakanlıklar, bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların merkez teşkilatında görev yapan personele mesaiye geliş ve gidişleri için servis hizmeti sağlanır. Kamu kurum ve kuruluşlarının taşra birimlerinde var olan servis hizmetlerinden, kamu görevlileri de aynı şekilde faydalandırılır." düzenlemesi bulunmaktadır.
Buna göre, gerek toplu sözleşmede yer alan hükümler gerekse ilgili Yönetmelikte herhangi bir statü veya özel Kanun hariç tutulmadığı için akademisyenlerin kurumun servis hizmetinden yararlandırılmasında hukuken hiçbir engel bulunmadığı görülmektedir.
Öte yandan, yerleşik Danıştay kararlarında akademisyenlerin mesaiye devamları veya mesai saatleri ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı, öğretim elemanlarının bilimsel araştırma ve inceleme yapmakla yükümlü oldukları, eğitim öğretim alanı dışında uygulama amacıyla dışarıda da çalışmalar yürütebilecekleri gibi hususlar dikkate alınarak akademisyenlerin masa başında görev yapan memurlar gibi mesai saatleri içinde sürekli görev yerlerinde bulunmalarının istenmemesi gerektiği belirtilmektedir.
Bu çerçevede; servis hizmetlerinin yönetiminden ilgili kurum yöneticilerinin sorumlu olduğu dikkate alındığında yeterli sayıda araç imkanı bulunması halinde akademisyenlerin servis hizmetinden yararlanmasında hukuki olarak hiçbir engel bulunmamakla birlikte, araç sayısının yetersiz olması halinde ilgililere yasal olarak mesai saati uygulanamadığından kurum tarafından önceliğin 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi personele verilebileceği de değerlendirilmektedir.