Enerjide yerli teknolojinin ilerletilmesi için YÖK ve EÜAŞ iş birliğine gitti

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile Elektrik Üretim A.Ş (EÜAŞ) arasında enerji alanında uzun vadeli stratejilerin, uygulamaların ve katma değeri yüksek milli teknolojilerin geliştirilmesi amacıyla "Enerji Akademi Programı İş Birliği Protokolü" imzalandı.

YÖK Başkanlığında düzenlenen imza törenine YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile EÜAŞ Genel Müdürü İzzet Alagöz katıldı.

Özvar, törendeki konuşmasında, sanayinin ihtiyaç duyduğu niteliklere sahip, uygulama ve beceri yetkinliği yüksek bireylerin yetiştirilmesine ve istihdam odaklı politikaların oluşturulmasına önem verdiklerini vurguladı.

Yükseköğretim kurumlarından mezun olanların iş piyasasına atıldıklarında, aranan becerilere sahip olmalarını istediklerini ifade eden Özvar, aynı zamanda, bu kişilerin değişen koşullara uyum sağlayabilecek şekilde analitik ve teknik becerilerinin gelişmiş olmasını beklediklerini anlattı.

Bu kapsamda, ülkenin iktisadi kalkınmasında öncü sektörlerle iş birliklerinin devam ettiğini vurgulayan Özvar, YÖK olarak paydaşlarla yükseköğretim programı açmak, müfredat geliştirmek, mezun takip sistemi oluşturmak ve staj programı tasarlamak gibi iş birliklerini hayata geçirdiklerini belirtti.

Daha önce istihdam ve ihracatta önemli bir paya sahip olan maden, petrol, tekstil ve haritacılık sektör temsilcileri ile protokoller yaparak yükseköğretim-sektör iş birliğini hayata geçirdiklerini hatırlatan Özvar, ülkenin kalkınmasında son derece stratejik bir konum teşkil eden enerji sektöründe, EÜAŞ ile protokol imzalanması konusunda da mutabakat sağlandığını bildirdi.

EÜAŞ'ın ülkenin büyüme ve kalkınmasında ihtiyaç duyulan elektrik enerjisini, ülke kaynaklarını verimli bir şekilde kullanarak güvenilir, ekonomik, kaliteli, çevreye duyarlı bir şekilde üretmek amacıyla çalışmalarını sürdüren bir kamu kuruluşu olduğunu anlatan Özvar, "Yükseköğretim Kurulu Başkanlığımız ile EÜAŞ arasındaki iş birliği protokolüyle enerji alanında, uzun vadeli stratejilerin, uygulamaların ve katma değeri yüksek milli teknolojilerin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Bunlara ilaveten enerji piyasasındaki sermayenin milli ekonomideki payının artırılması, enerji sektörünün beşeri sermayesinin bilgi, beceri ve yetkinlik yönlerinden güçlendirilmesi ve Ar-Ge merkezli ürüne dayalı lisansüstü eğitim yapılması hedeflenmektedir." diye konuştu.

YÖK Başkanı Özvar, protokole ilişkin şu bilgileri verdi:

"Protokol, giderleri EÜAŞ tarafından karşılanmak üzere enerji sektöründe öncelikli sorun alanlarına yönelik proje çağrısına çıkılmasını, belirlenen üniversitelerin başvuruda bulunmasını, proje kapsamında lisansüstü programlar yürütülmesini ve EÜAŞ personelleri için lisansüstü programlarda YÖK'ün belirleyeceği sayıda ek kontenjan sağlanmasını kapsamaktadır.

Bu kapsamında, Gazi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Marmara Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi proje başvurusunda bulunabilecek olup ihtiyaç duyulması halinde diğer üniversitelerden de öğretim elemanları projelerde görev alabileceklerdir. Proje yürütme ekibinde, öğretim elemanlarının yanı sıra lisans ve lisansüstü öğrenciler de bulunabilecektir. Enerji Akademi Lisansüstü Eğitim Programı kapsamında projelerde yer alan ve bir lisansüstü programından mezun olanlar, EÜAŞ'ın bağlı bulunduğu mevzuatlar çerçevesinde EÜAŞ'ta istihdam edilebilecektir. Proje kapsamında ortaya çıkan ürünlerin fikri mülkiyet haklarının yüzde 2'si üniversitelere, yüzde 2'si proje yürütme ekibinde görev alanlara, kalan kısmı ise EÜAŞ'a ait olacak şekilde düzenlenecektir."

Protokol kapsamında, öğrenim gören öğrencilerin üniversitelerin kütüphane, tesis ve altyapı imkanlarından diğer öğrencilerle aynı koşullarda istifade edeceğini ve öğrenim gören diğer lisansüstü öğrenciler ile aynı haklara sahip olacağını belirten Özvar, "Program sonunda verilecek olan diploma, öğrenciye üniversitelerin lisansüstü programlarında verilen diplomalar ile aynı hakları sağlayacaktır." dedi.

YÖK Başkanı Erol Özvar, "Protokolle, üniversite-sanayi iş birliğinin yeni bir boyut kazanmasını ve ülkemizde enerji sektörünün daha da ileri taşınmasını hedeflemekteyiz. Programla bir yandan EÜAŞ'ın sahip olduğu teknoloji ve bilgi birikiminin geliştirilmesi ve sürekliliğinin sağlanması amaçlanırken; protokol kapsamında yer alan üniversitelerimize ve akademisyenlere de uygulamalı teknolojik proje ortamı sağlanacaktır. Protokol kapsamındaki projelerin, Türkiye'de enerji sektörü için değerli olan teknolojilerin gelişimine katkı sağlayarak enerji alanında ülkemizin rekabet gücünü artıracağını öngörmekteyiz." değerlendirmesinde bulundu.

YÖK Başkanı olarak kamu kurumları arasında, özellikle sektöre yönelik uygulamanın daha ağırlıklı olduğu iş birliklerinin ortaya çıkmasını istediğini ifade eden Özvar, "En çok üzerinde durduğum konu, üniversite hocalarının sürekli uygulamanın içerisinde olması. Bunu gerçekleştirdiğimiz ölçüde Türkiye'de milli teknoloji hamlesinde daha fazla öne çıkabileceğimizi, daha fazla mesafe kat edebileceğimizi düşünüyoruz." dedi.

Enerji sektörünün her zaman stratejik ve hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Özvar, protokolü imzalamaktan duyduğu memnuniyet dile getirdi.

- "EÜAŞ olarak yerli kaynaklarımızı en iyi bizim değerlendireceğimize inanıyoruz"

EÜAŞ Genel Müdürü İzzet Alagöz ise Türkiye'nin 100 bin megavatlık elektrik kurulu güce ulaştığını, bu güçle Avrupa'nın devlerinden biri olduğunu anlattı.

Dünyada enerji üretim teknolojilerinde bilgi ve üretim noktasında dışa bağımlılığın bitmesi gerektiğine işaret eden Alagöz, Türkiye'nin en büyük 64 santralini yönettiklerini aktardı.

YÖK ile ülkenin ve dünyanın enerji uzmanlarını yetiştirecek bir protokol imzaladıklarını ifade eden Alagöz, "Dünyada yeşil mutabakat, karbonizasyon, alternatif enerji kaynakları, enerji verimliliği, enerji üretim teknolojileri konuşuluyor. Enerji Akademisi, bize bu fırsatları sağlayacak, bu alanlarda insanlar yetiştirecek. Kaynakları yerli fakat teknolojisi yabancı bir enerji sistemi bizi bağımsızlıktan kurtarmıyor. EÜAŞ olarak yerli kaynaklarımızı en iyi bizim değerlendireceğimize inanıyoruz." dedi.

Güvenli madencilik, hidrolik santraller, türbin konusunda yürüttükleri çalışmaları özetleyen Alagöz, ayrıca hidrojen ve temiz teknolojinin önemine değindi.

Rafineriler ve nükleer santralleri işletmek için tasarlanmış bir kontrol sistemi ürettiklerini belirten Alagöz, "EÜAŞ olarak biz bunu ürettik ama geliştirmemiz lazım. Dolayısıyla dijital dönüşümde biz varız demiyoruz, dijital dönüşüme imza atacağız. Bu protokol, bizim bu işi çok profesyonel yapacağımızın bir imzası oldu." diye konuştu.