Öğretim üyesi atamasında jüri seçiminde ince detaylar!
Danıştay Sekizinci Dairesi, öğretim üyesi atamalarında jüri seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlara dair önemli bir karar verdi!
Danıştay Sekizinci Dairesi tarafından üniversiteler tarafından yapılan profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi atamalarında uygulanan jüri işlemlerine dair emsal bir karar verdi.
Dava konusu olayda, bir yükseköğretim kurumunda ilan edilen Sağlık Bilimleri Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölümü Sağlık Bilişimi ve Teknolojileri Anabilim Dalı profesör kadrosuna atanan adayın iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk derece mahkemesi, başvuran adayların birlikte değerlendirilmesi sonucunda belirlenen beş jüri üyesinin diğer aday hakkında beş olumlu oy verdiği ve yapılan puanlama sistemine göre diğer adayın daha yüksek puan aldığı görüldüğünden dava konusu işlemde herhangi bir hukuka aykırılık olmadığı kanaatine varıldığı gerekçesi davayı reddetmiştir.
Danıştay Sekizinci Dairesi ise Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı tarafından belirlenen Temel Alanlar dikkate alındığında belirlen beş jüri üyesinden üçünün alanının Sağlık Bilimleri, diğer ikisinin ise kadronun ilan edildiği Sağlık Yönetimi bölümünün yer aldığı Sosyal Beşeri ve İdari Bilimler temel alanı olduğu, bu haliyle üç jüri üyesinin alan dışından belirlendiği ifade edilmiştir.
Bununla birlikte, bir jüri üyesinin atanan adayla birlikte bir çok ortak makale ve kitap çalışması yaptığı, yapılan bu ortak çalışma ve yayınların kadroya atanan kişi tarafından atama için oluşturulan jürinin değerlendirmesine sunması hususunun jürinin tarafsızlık ilkesini zedelediğini belirtmiştir.
Bu nedenle; üç jüri üyesinin bilim alanlarının ilan edilen profesörlük kadrosunun bilim alanıyla ilgili olmaması ve bir jüri üyesinin atanan kişi ile ortak yayınları olduğu tespit edildiğinden, oluşturulan jüri tarafından yapılan değerlendirmenin hukuken kabul edilebilir objektif bir değerlendirme olduğunun söylenemeyeceği ve kadroya başvuran adayların bilimsel yeterliklerinin tespitinin bilim alanına uygun olarak objektif bir jüri incelemesi gerektirdiğinden dava konusu işlemin İPTALİNE karar verilmiştir.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3171
Karar No : 2022/2332
Kararın Düzeltilmesi İsteminde Bulunan (Davacı): ...
Karşı Taraf (Davalı) : ...Üniversitesi
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesinin 05/12/2019 tarih ve E:2015/3973, K:2019/11337 sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : ...
Düşüncesi : Karar düzeltme isteminin kabulü ve mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede öne sürülen düzeltme nedenleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesine uygun bulunduğundan düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 05/12/2019 tarih ve E:2015/3973, K:2019/11337 sayılı kararı kaldırılarak işin esası yeniden incelendi.
Dava, davacı tarafından, 27/10/2013 tarihinde ilan edilen Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Yönetimi Bölümü, Sağlık Bilişimi ve Teknolojileri Anabilim Dalı profesör kadrosuna Doç. Dr. ...'nun atanmasına ilişkin ...tarih, ...karar sayılı Üniversite Yönetim Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Yönetimi Bölümü, Sağlık Bilişimi ve Teknolojileri Anabilim Dalı profesörlük kadrosuna Doç. Dr. ...ile birlikte davacı tarafından başvurulduğu, davalı idarece oluşturulan jüri tarafından yapılan değerlendirmede davacı hakkında beş olumsuz, diğer aday hakkında ise beş olumlu oy verildiği ve yapılan puanlama sistemine göre diğer adayın daha yüksek puan aldığından, Doç. Dr. ...'nun ilan edilen bir kişilik profesör kadrosuna atanmasında herhangi bir hukuka aykırılık olmadığı kanaatine varıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 26. maddesinde; "a) Profesörlüğe yükseltilerek atamada; 1) Doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl süreyle, açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak, 2) Doçentlik unvanını aldıktan sonra, ilgili bilim alanında özgün yayınlar veya çalışmalar yapmış olmak gerekir.
Yukarıdaki (2) numaralı bentteki yayınlardan biri, başvuru dosyasında başlıca araştırma eseri olarak belirtilir. Üniversiteler, profesörlüğe yükseltilerek atama için aranan bu asgari koşulların yanında, Yükseköğretim Kurulunun onayını almak suretiyle, münhasıran bilimsel kaliteyi artırmak amacına yönelik olarak, bilim disiplinleri arasındaki farklılıkları da göz önünde bulundurarak, objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirleyebilirler. B) Profesörlüğe yükseltilerek atama yapılabilmesi için: 1) Üniversitelerde veya yüksek teknoloji enstitülerinde atama yapılacak olan profesörlük kadroları, rektörlük tarafından ilan edilir. 2) Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca en az üçü başka üniversitelerden veya yüksek teknoloji enstitülerinden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim alanıyla ilgili beş profesör seçilir. Bu profesörler her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor yazarlar ve kadroya atanacak birden fazla aday varsa tercihlerini bildirirler. Üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunun bu raporları göz önünde tutarak alacağı karar üzerine, rektör atamayı yapar. c) Profesörlüğe yükseltilerek atanan kişi, bir başka yükseköğretim kurumunda veya bir başka bilim dalında boş bulunan profesörlük kadrosuna, ancak (a) ve (b) fıkralarında belirtilen esas ve usullere uygun olarak atanabilir." hükümlerine yer verilmiştir.
Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliğinin 20. maddesinde ise; "Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel veya sanatsal niteliklerini tespit etmek için bir ay içinde üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca en az üçü başka üniversite veya yüksek teknoloji enstitülerinden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim veya sanat alanı ile ilgili en az beş profesör seçilir. Bu profesörler belgelerin kendilerine verildiği tarihi izleyen iki ay içinde her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor yazarlar ve kadroya atanmak üzere müracaat eden birden fazla aday varsa tercihlerini bildirirler. Bu raporlarda adayların bilimsel veya sanatsal nitelikleri ve çalışmaları değerlendirilir, yöneticilik, yapıcılık ve geliştiricilik özellikleri ile bilim ve sanat adamı yetiştirme konusundaki çabaları ayrıntılı olarak belirtilir. Üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulu bu raporları gözönünde tutarak başvuran doçentin profesörlüğe yükseltilerek, atanmasına veya profesörün atanmasına karar verir. Atama işlemleri rektörce yapılır." kuralına yer verilmiştir.
Marmara Üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Kriterleri Yönergesinin 21. maddesinde ise; "(1) İlan edilen profesörlük kadrosuna başvuran adayların başvurularını değerlendirmek üzere görev verilecek en az beş profesör ilgili alanda kendilerini akademik olarak kanıtlamış, üniversitelerde ve yüksek teknoloji enstitülerinde görev yapan öğretim üyelerini içine alan bir listeden Üniversite Yönetim Kurulu tarafından ad çekme usulü ile seçilir. Değerlendirme Jürisi üyelerinden en az üçü başka üniversite veya yüksek teknoloji enstitülerinde görevli olmalıdır. (2) Yurt içinde ya da Yükseköğretim Kurulu tarafından tanınan yurtdışı yükseköğretim kurumlarında görev yapmakta olan TC ve yabancı uyruklu profesörler Değerlendirme Jürisinde görevlendirilebilir. (3) Öğretim üyeleri isim listesi her alan için Rektörlük tarafından hazırlanır ve iki yılda bir güncelleştirilir. Yükseltilme ve atama jürilerinde görev alacak öğretim üyelerinin söz konusu akademik yükseltilme için Yönetmelikte belirtilen asgari nitelikleri sağlamış olmaları veya ulusal-uluslararası düzeydeki çalışmalarıyla alanlarında öne çıkmış olmaları gerekir." kuralına yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Yönetimi Bölümü, Sağlık Bilişimi ve Teknolojileri Anabilim Dalı profesörlük kadrosuna Doç. Dr. ...ile birlikte davacı tarafından başvurulduğu, jüri üyesi olarak Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ......, Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ...'ın belirlendiği ve jüri üyelerinin tamamının olumlu kanaat bildirmesi üzerine, Üniversite Yönetim Kurulu toplantısında Profesörlük kadrosuna Doç. Dr. ...'nun atanmasına karar verildiği görülmektedir. Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı tarafından belirlenen doçentlik sınav alanlarının incelenmesinden, "Sağlık Kurumları Yönetimi Bölümü"nün "Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler" alanında düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Dosyadaki belgelerin incelenmesinden, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. ...'ın temel alanının Sağlık Bilimleri Temel Alanı, bilim alanının Genel Cerrahi olduğu; İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. ...'un temel alanının Sağlık Bilimleri Temel Alanı, bilim alanının Halk Sağlığı olduğu; Okan Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. ......'ın temel alanının Sağlık Bilimleri Temel Alanı, bilim alanının Halk Sağlığı olduğu; Marmara Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. ...'ın temel alanının Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Temel Alanı, bilim alanının Yönetim ve Organizasyon olduğu; Marmara Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. ...'ın temel alanının Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Temel Alanı, bilim alanının Sağlık Kurumları Yönetimi olduğu görülmektedir. Jüri üyelerinden üç kişinin bilim alanı dışından belirlendiği anlaşılmaktadır.
Dosyadan ayrıca, davalı idarece oluşturulan beş kişilik jüride yer alan Prof. Dr. ...adlı jüri üyesinin, kadroya atanan kişi ile birlikte bir çok ortak makale ve kitap çalışması yaptığı, yapılan bu ortak çalışma ve yayınların kadroya atanan kişi tarafından atama için oluşturulan jürinin değerlendirmesine sunulduğu görülmektedir.
Jüri oluşturulmasındaki amaç, adayların bilimsel yeterliliklerinin yansız şekilde değerlendirilmesi olup, jüri incelemesine sunulan eserlerin bir kısmında bizzat ortak isim olarak yer alan bir jüri üyesinin, eserler hakkında yapacağı değerlendirmenin objektif olacağı hususunda bütün adaylarda bir kanaat oluşturması mümkün görülmemektedir. Nitekim, davacı da bu hususu vurgulamaktadır.
Bu durumda; iki jüri üyesi dışında jüri üyelerinin bilim alanlarının ilan edilen profesörlük kadrosunun bilim alanıyla ilgili olmadığı anlaşıldığından ve bir jüri üyesinin atanan kişi ile ortak yayınları olduğu tespit edildiğinden, oluşturulan jüri tarafından yapılan değerlendirmenin hukuken kabul edilebilir objektif bir değerlendirme olduğunun söylenemeyeceği ve kadroya başvuran adayların bilimsel yeterliklerinin tespitinin bilim alanına uygun olarak objektif bir jüri incelemesi gerektirdiğinden dava konusu işlemde hukuka uyarlık davanın reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, .... İdare Mahkemesinin ...tarihli E:..., K:...sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine, 01/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.