Memur sendikaları, sadece 'ücret sendikacılığı' yapıyor

Haber Giriş : 03 Ekim 2004 00:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

MEMUR sendikalarıyla hükümet anlaşamadı. Sendikalara kamuoyunda büyük bir destek yok. Sosyal demokrat CHP bile 'ihtiyatlı' davranıyor. Sadece Başbakan Erdoğan'ın "Ne hakla istiyorsunuz?" demesine karşılık, CHP'li Haluk Koç, "Ne hakla vermiyorsunuz?" dedi, o kadar; rakam ve kaynak zikretmedi.

Eskiden KİT sendikalarıyla hükümetler arasında ücret anlaşmazlığı olunca, muhalefet liderleri sendikalara destek vermek için kuyruğa girerdi.

Hatta hükümette ANAP veya DYP'den hangisi varsa, öteki hemen sendikaların yanına koşardı!

Bugün sol CHP bile ihtiyatlı davranıyor!

Bu tablo Türkiye'deki büyük bir zihniyet değişiminin, "ekonomik rasyonelleşme"nin ifadesidir. Anlıyoruz ki, bu işler hesap kitap işidir.

***

HÜKÜMET son olarak yüzde 10 zammı kabul etti, bunun bütçeye maliyeti 4 katrilyon! Sendikaların istediği toplam zam ise, 15 katrilyona varıyor!

Eskiden işçi kesiminde gördüğümüz "ücret sendikacılığı" şimdi memur sendikalarına yön veriyor.

İşçi kesiminde "ücret sendikacılığı" önce özel sektörde çöktü. Çünkü hesapsız ücret zammı firmayı kapattırıyor, işçi işsiz kalıyordu. Artık toplu pazarlıklarda "ekonomik hesap" yapılıyor, "verimlilik, maliyet, kâr, teknoloji, iş eğitimi" gibi faktörler 'hesap' ediliyor.

Böyle en erken rasyonelleşen sendika solcu DİSK oldu, çünkü DİSK özel sektör sendikasıydı.

Türk-İş ise, devlet tarafından DİSK'e karşı KİT'lerde örgütlendirilmişti. "Devletin malı deniz" olduğu için, Türk-İş'li KİT sendikaları "ücret sendikacılığı"nı uzun süre devam ettirdiler! İşte dönemin ünlü sloganları:

"Çankaya şişmanı, işçi düşmanı! Başbakan'a diz çöktüreceğiz! Söke söke alırız! vs..."

Bir gün iktidara popülist Demirel'le solcu İnönü geldiler... Ve Bayram Meral'in ünlü açıklaması:

- Bunlar Özal'ı da arattılar!

***

KİMSE işçi düşmanı falan değildi. Sadece "ücret sendikacılığı" KİT zararlarını büyütüyor, devletin borç ve faiz kalemi hızla yükseliyordu!

KİT sendikaları KİT'lerde reform yapılması konusunda tek proje sunmadan, sadece yüksek "ücret" zammı istiyorlardı.

Bugünkü memur sendikaları hiç "personel reformu" projesi sunuyorlar mı?! "Salla başını, al maaşını" zihniyetine karşı mesela bir verimlilik denetimi öneriyorlar mı?!

Ben "ücret sendikacılığı"nı 1997 Mart'ında yayımlanan "Bilim ve Yanılgı" adlı kitabımda eleştirmiş, Türk işçi hareketini inceleyen Doç. Dr. Erdinç Yazıcı'dan şu alıntıyı yapmıştım:

"Ücret sendikacılığı Türk - İş'i süratle yeni Türkiye gündeminin dışına itmiş, 'istemezükçü' ve 'statükocu' bir güç haline dönüştürmüştür."

Ve Türkiye bütçe dışı harcamanın, borcun, faizin, çarpık finansmanın nelere yol açtığını 2001 kriziyle öğrendi! Artık Sayın Bayram Meral "Söke söke alın" demiyor!

Bugün memur sendikaları, eski KİT sendikaları gibi zamanla etkinsizliğe sürüklenmek istemiyorsa... Ve Türkiye'yi benzer bir bütçe disiplinsizliği macerasına itmenin sorumluluğunu hissediyorsa, "ekonomik akılcılık"tan ayrılmamalıdır.

Unutulmamalı, ücret sendikacılığı, "enflasyon sendikacılığı"dır.

Not: Çok değerli meslektaşım Serdar Turgut'a acil şifalar diliyorum.

[email protected]
Taha AKYOL
Milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber