Cumhurbaşkanı Erdoğan: Toplam can kaybı 21 bin 43'e ulaşmıştır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Şu ana kadar deprem bölgesindeki toplam can kaybı 21 bin 43'e ulaşmıştır. Ayrıca 80 bin 97 insanımız da yaralı olarak kurtarılmıştır. Bu depremde maalesef Diyarbakır'da 7'si tamamen yıkık 320'ye yakın bina kullanılamaz hale gelmiş, 255 kardeşimiz vefat etmiş, 901 kardeşimiz yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır
8 Şubat Çarşamba günü Kahramanmaraş ve Pazarcık ilçesi, Hatay ve İskenderun ilçesi ile Adana'da, perşembe günü Gaziantep, Kilis ve Osmaniye'de depremzedelerle bir araya gelen Erdoğan, dün de Adıyaman ve Malatya'da deprem sonrası çalışmalarla ilgili bilgi aldı, incelemelerde bulundu ve depremzedelere geçmiş olsun dileklerini iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Pazartesi günü yaşadığımız 7,7, ardından 7,6 şiddetindeki deprem felaketinden etkilenen illerimizden bir tanesi de Diyarbakır'dı. Bu depremler ülkemizin yakın hafızasındaki en büyük felaket olan 1999 Depremi'nden 3 kat daha büyük, 3 kat daha yıkıcı. Yine 1939 Erzincan Depremi'nden de çok daha geniş alanda ve çok daha yıkıcı bir afet olarak hesaplanmaktadır. Büyüklükleri 7'nin üzerinde olan 1943 Çankırı, 1953 Çanakkale, 1944 Gerede, 1966 Varto, 1967 Mudurnu, 1970 Gediz, 1976 Muradiye depremlerini de bu depremin yıkıcılığıyla mukayese etmek mümkün değildir. Art arda meydana gelen bu iki depremin kendileri bir yana, artçıları dahi ülkemiz deprem envanterinde oldukça üst sıralarda yer alacak seviyededir. Şehirlerimize yaptığımız ziyaretlerde gördüklerimiz ve dinlediklerimiz Türkiye'nin nasıl büyük bir felaketle karşı karşıya olduğunun ispatıdır.
Dünyanın önde gelen bilim insanları da ülkemizin yaşadığı depremin büyüklüğü ve yıkıcılığı konusunda hemfikirdir. Asrın felaketi olarak nitelenen bu deprem, nerdeyse 1000 kilometrelik bir alanda hissedilmesine rağmen asıl 500 kilometrelik bir alanda yıkıma yol açmıştır. Depremin yıkıma yol açtığı şehirlerimiz 13,5 milyon insanımıza ev sahipliği yapıyor. Sarsıntıların hissedildiği, dolayısıyla insanlarımızın deprem tedirginliği yaşadığı mücavir şehirlerle birlikte bu rakam 20 milyona yaklaşıyor.
Fay hatlarına yakın bölgelerdeki yerleşim yerlerimizin kimi yerlerinde neredeyse taş üstünde taş kalmadı desek yeridir. Arazilerde oluşan devasa yarıklar karayollarını ve demir yollarını ince bir tel gibi bırakan kaymalar, depremin şiddetinin de işaretleridir.
İkinci deprem gündüz yaşanması sebebiyle nispeten daha az can kaybına yol açtı. Ama ilk depremdeki hasarlı binaları tümden yıkarak hasarın ciddi şekilde artmasına yol açmıştır. Yıkılan binaların yanı sıra sayılarını yüz binlerle ifade edebileceğimiz binada hasarları sebebiyle oturulamaz hale gelmiştir. Şu ana kadar deprem bölgesindeki toplam can kaybı 21 bin 43'e ulaşmıştır. Ayrıca 80 bin 97 insanımız da yaralı olarak kurtarılmıştır. Bu depremde maalesef Diyarbakır'da 7'si tamamen yıkık 320'ye yakın bina kullanılamaz hale gelmiş, 255 kardeşimiz vefat etmiş, 901 kardeşimiz yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır.