Sakarya'daki darbe girişimi davasında 145 sanığın yeniden yargılanması sürüyor
Sakarya'da, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine yönelik davada verilen mahkumiyet ve beraatlere ilişkin Yargıtay'ın bozma kararının ardından 73'ü tutuklu 145 sanığın yeniden yargılanmasına devam edildi.
Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesince Ferizli ilçesinde yer alan ceza infaz kurumu içindeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar ile avukatları katıldı.
Duruşmada, sanık ve avukatlarının, cumhuriyet savcısının 120 sanık hakkında "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, 17 sanık hakkında "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 15 yıldan 20'şer yıla kadar hapis, 1 sanığın beraati ve 7 sanığın dosyasının ayrılması şeklindeki mütalaasına karşı savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık E.Ö, olay tarihinde astsubay olarak görev yaptığını ve alarm verilerek kışlaya çağrıldığını söyledi.
Eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun'un emriyle valiliğe gittiklerini belirten E.Ö, "Burada Ahmet Üzer'in talimatıyla valiliğin arta tarafındaki kavşağa gittik. Bir müddet sonra sivil bir araçla kışlama döndüm. Benim bulunduğum bölgede yol kapatılmamıştır. Herhangi bir terör örgütüyle bağım yoktur." savunmasında bulundu.
Tutuklu sanık F.S. de önceki savunmalarını tekrar ettiğini ve mütalaayı kabul etmediğini belirterek, olay tarihinde astsubay olarak görev yaptığını anlattı.
Darbe girişimi günü aynı şekilde kışlaya çağrıldığını aktaran F.S, "Önce Çark Kışlası'na daha sonra valiliğe gittik. Burada Ahmet Üzer'in emriyle C kapısının oradaki yola gönderildim. Hiçbir vatandaşla karşı karşıya gelmedim hatta vatandaşlar benim bulunduğum yerden valiliğe girip çıkıyorlardı. Olayın terör saldırısı değil de darbe girişimi olduğunu anlayınca ilk gördüğüm polis aracına silahımla birlikte kendi isteğimle sığındım." ifadesini kullandı.
Tutuklu sanık L.Y. de olay tarihinde astsubay olarak görev yaptığını, takım komutanının alarm verildiğini söylemesi üzerine kışlaya gittiğini kaydetti. Sıkı yönetim direktifini duymadığını öne süren L.Y, "Valilikte Ahmet Üzer'in megafonla sıkı yönetim ilan edildiğini, TSK'nın yönetime el koyduğunu söylediğini duydum. Ahmet Üzer, gelen vatandaşları geçirmememiz gerektiğini ve silah kullanabileceğimizi söyledi. Verilen emrin kanunsuz emir olduğunu öğrenince Yenikent Polis Merkezi'ne sığındım. Kanunsuz emri yerine getirmedim, yolları kesmedim, kimseyle karşı karşıya gelmedim. Kışladan darbe kastıyla çıkmadım, hiçbir olaya karışmadım. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim." şeklinde konuştu.
Terör alarmıyla valiliğe götürüldüklerini savunan tutuklu sanık M.P, "Terör saldırısı ihbarı nedeniyle valiliğe götürüldük. Olayın darbe girişimi olduğunu anlayınca oradan uzaklaştım. Halk ile aramda hiçbir şey geçmemiştir. Dolu şarjörü silahıma dahi takmadım. Halk ve kuvvet görevlilerine hiçbir mukavemetim olmamıştır. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim." dedi.
Tutuklu sanıklar M.Y, E.C, H.Ç, İ.B. İ.Ş, M.Y, M.B, M.K, R.B, R.U, S.Y. ve S.G. de alarm verilerek kışlaya çağrıldıklarını, terör saldırısı ihbarıyla Sakarya Valiliği'ne götürüldüklerini ve olaylara karışmadıklarını öne sürerek, tahliyelerini ve beraatlerini talep etti.
Sanıkların avukatı da cumhuriyet savcısının mahkumiyete yönelik mütalaasına katılmadığını belirterek, müvekkillerinin tahliye ve beraatlerini istedi.
Öte yandan hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı bulunan ve teslim olan sanık M.Ş, duruşmaya bulunduğu ilden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Yargıtay'ın bozma ilamındaki aleyhe hususları kabul etmediğini, önceki beyanlarını tekrar ettiği belirten sanık M.Ş, tutuksuz yargılanma talebinde bulundu.
Sanığın avukatı da müvekkilinin kendi isteğiyle teslim olduğunu, kaçma şüphesinin bulunmadığına dikkati çekerek, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını istedi.
Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık M.Ş'nin, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Sanık M.Ş'nin tutuklanmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, diğer sanık ve avukatlarının esasa ilişkin savunmalarının alınmasına devam edilmesi için duruşmaya yarına kadar ara verdi.
Bu kararla davadaki tutuklu sanık sayısı 74'e yükseldi.
- Dava süreci
Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 222 sanıklı davada 15 Ağustos 2018'de verdiği kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesince hukuka uygun bulunmasının ardından bazı sanıklar ile müşteki avukatları, dosyayı temyize götürmüştü.
Yerel mahkemenin verdiği hükme ilişkin temyiz incelemesini tamamlayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun ve eski Albay Ahmet Üzer'e "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını onamıştı.
Sanıklar Fatih Gümüş, Hakan Güler ve Emrah Boyalı'ya verilen "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 12 yıl altışar ay hapis cezasını onayan Yüksek Mahkeme, sanık İsmail Şenyüz'ün "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan çarptırıldığı 6 yıl 3 ay cezayı da uygun bulmuştu.
3. Ceza Dairesi, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan Şenyüz'ün de aralarında bulunduğu 71 sanık hakkında verilen beraat kararını da onamıştı.
Yüksek Mahkeme, 94 sanığa "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan verilen beraat ile 52 sanığa "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan verilen mahkumiyet kararlarını bozmuştu.
Sakarya 2. Ağır Mahkemesi, Yargıtay'ın kararının ardından "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları onanan eski askerler Uğur Coşkun ve Ahmet Üzer ile vefat eden 1 tutuksuz sanığın dosyasının ayrılması yönünde hüküm kurmuştu.