Bölgesel kan bankaları kuruluyor
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Necdet Ünüvar, Avusturya Hükümeti ile işbirliği
kapsamında Türkiye'de Bölgesel Kan Bankaları açacaklarını söyledi. Ünüvar, bölge
kan bankalarının donör (verici) eğitimi, donör kaydı ve kan toplanması gibi
görevler yapacağını belirterek, "Bu sistem sağlıklı çalışmaya başladığı
zaman insanlarımız zoraki kan bağışından kurtulacaklar. Ancak bunun sağlanabilmesi
için nüfusumuzun yüzde 5'inin gönüllü kan bağışçısı olması gerekecek" dedi.
Müsteşar Ünüvar, gazetecilere yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO)
ülkelerin ulusal kan politikalarını belirlerken güvenli ve yeterli kanın temini
konularına dikkat edilmesi önerisinde bulunduğunu hatırlattı. Avrupa Birliği'nin
(AB) de üye ülkelerden ulusal kan politikalarını bu yönde oluşturmalarını istediğini
vurgulayan Ünüvar, güvenli kan teminin bütün dünyanın sorunu olduğunu kaydetti.
Kanın yerini tam olarak tutacak bir maddenin bulunmadığını anlatan Ünüvar, "Bu
durumda kan güvenliğini sağlamak için en önemli unsur kan bağışçısının sağlıklı
olduğunun bilinmesidir" diye konuştu.
Kan güvenliği için bütün dünyada 'Donör sorgulama formlarının kullanıldığını belirten Ünüvar, şunları söyledi: "Bu formlarda donörün enfeksiyöz bir ajan taşıma potansiyeli değerlendirmek için hazırlanmış sorular ile donorün riskli olup olmadığı belirlenir. Ancak maalesef ülkemizde bu formlar yeterince uygun kullanılmamaktadır. Kan bankalarımızın çoğu kanı toplamak için ek gayret sarfetmemekte, bunun yerine karı almak için geleni zoraki donör olarak kullanmak suretiyle kan temini yoluna gitmektedir. Bu durum kanıksanır olmuş ve vatandaşlar herhangi bir kan bankasına kan temin amacıyla başvurduklarında istedikleri torba adedi kadar bağışçıyı da yanlarında götürmeye başlamışlardır. Hedefi biran önce kan verip hastasına kan götürmek olan donör adayı, formları çoğu zaman özensiz doldurmakta, hatta bazı kan merkezlerinde önceden doldurulmuş formlar masa üzerinde bulunabilmektedir. HIV açısından şanslı ancak Hepatit B açısından riskli toplumumuzda transfüzyona bağlı maalesef azımsanmayacak sayıda Hepatit B geçişi olduğu düşünülmektedir."
Bu olumsuz tablonun bir an önce değişmesi gerektiğini vurgulayan Müsteşar
Ünüvar, ilk hedeflerini zoraki kan bağışının ortadan kaldırılması olduğunu söyledi.
Ünüvar, bunun için kan merkezinde yeteri kadar kanın bulunması, kanın temini
için de merkezin donöre gitmesi, onu kayıt etmesi, kan sağlığı ve güvenliği
konularında eğitmeli ve düzenli olarak kan bağışına davet etmesi gerektiğini
kaydetti. Türkiye'de Kızılay dışındaki kan merkezlerinin buna yönelik olarak
yapılanmadığını ifade eden Ünüvar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mobil kan toplama araçları, uygun eğitilmiş personel ve yurt çapında bir
eğitim seferberliği gerekmekte, toplanan kanların güvenlik testlerinin doğrulanması
için referans laboratuarlar oluşturularak, mikrobiyolojik testlerin kalite güvencesi
kontrol altına alınmalıdır. Bakanlığımız bu amaçla çalışmak üzere Bölgesel Kan
Bankalarının açılmasına öncelik vermektedir. Bu bankalar donör eğitimi, donör
kaydı, kan toplanması fonksiyonlarına yönelik olarak çalışacak, topladığı kanı
hizmet bölgesindeki kurumlara dağıtacaktır. Bu sistem sağlıklı çalışmaya başladığı
an insanlarımız zoraki kan bağışından kurtulacaklar ama nüfusumuzun yüzde 5
kadarının da gönüllü kan bağışçısı olmaları gerekecektir. Yardımsever, fedakar
vatandaşlarımızın donör olacaklarından şüphe etmemekteyiz. Halen yürütmekte
olduğumuz Avusturya Hükümeti ile ikili işbirliği kapsamında gelişen proje ve
buna alternatif olarak Bakanlığımıza sunulan projeler bu hedefi gerçekleştirme
hedefimize güç katmaktadır. Ancak bu projelerin sonuçlandırılmaması halinde
de yeni hazırlanmakta olan kan mevzuatı ışığında ülkemizin kan politikasının
kilit unsurlarından birisi Bölge Kan Bankası olacaktır."
Türkiye'de yılda yaklaşık iki milyon ünite kan kullanıldığını hatırlatan Müsteşar
Ünüvar, "Taşıyabileceği riskler nedeniyle kanın kullanımında hedef, gereken
komponentin kullanılarak mümkün olduğunca tam kan kullanımından kaçınmaktır.
Ülkemizde maalesef tam kan kullanım oranı yüksektir. Toplanan kanların yaklaşık
yansı tam kan olarak tüketilmektedir. Bu konuda da bir eğitim seferberliği başlatılarak
özellikle hekimlerin doğru kan kullanımına yönelik eğitimleri sağlanacaktır"
şeklinde konuştu.
Mynet