Danıştay, mülakatta elenen imam hatibi haklı buldu

Danıştay 12. Dairesi, 2016 yılı 4-B Sözleşmeli İmam Hatip Alımı sözlü sınavına katılan davacının, sınav sonucunda 70 puanla başarısız sayılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğuna karar vererek iptal etti

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 01 Temmuz 2024 00:10, Son Güncelleme : 28 Haziran 2024 09:20
Danıştay, mülakatta elenen imam hatibi haklı buldu

İlk derece mahkemesi mülakatta 70 puan alan adayı haklı bulmamıştır

Davacıyla ilgili olarak sözlü sınav komisyonu başkan ve üyelerinin tümü tarafından değerlendirme ve düşünceler tutanağı düzenlenerek ayrı ayrı notlandırıldığı, bu notların ortalaması alınarak davacının toplamda 70,00 puanla değerlendirildiği tutanakta, komisyon üyelerinin her birinin imzasının bulunduğu ve takdir edilen puanlar arasında birbirine aykırılık teşkil edecek bir hususa rastlanılmadığı, sözlü sınavın objektif yapılmadığına ilişkin somut bilgi ve belgenin de bulunmadığı anlaşılmıştır.

Danıştay: Mülakat usule uygun yapılmamıştır

Bu itibarla, davacının girdiği sözlü sınavda, sınav komisyonunca, sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi, böylece sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesine imkan sağlanmalıdır.

Uyuşmazlıkta, sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden tutanağa bağlanmak suretiyle hazırlanmadığı ve sınav komisyonu tarafından sınav esnasında davacıya sorulan soruların neler olduğunun tutanakla belirlenmediği anlaşıldığından, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2020/496
Karar No: 2023/4917

İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 24/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2016 yılı 4-B Sözleşmeli İmam Hatip Alımı sözlü sınavına katılan davacının, sınav sonucunda 70 puanla başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesince verilen. tarih ve E:., K:. sayılı kararla; davacının katıldığı mülakat sınavı değerlendirme formlarının incelenmesinden, davacıyla ilgili olarak sözlü sınav komisyonu başkan ve üyelerinin tümü tarafından değerlendirme ve düşünceler tutanağı düzenlenerek ayrı ayrı notlandırıldığı, bu notların ortalaması alınarak davacının toplamda 70,00 puanla değerlendirildiği tutanakta, komisyon üyelerinin her birinin imzasının bulunduğu ve takdir edilen puanlar arasında birbirine aykırılık teşkil edecek bir hususa rastlanılmadığı, sözlü sınavın objektif yapılmadığına ilişkin somut bilgi ve belgenin de bulunmadığı anlaşıldığından, davacının 70 puan ile başarısız sayılması yolundaki dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden bahisle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davaya konu olan sınavda görevli sınav heyetinin dini bilgi ve hatiplik yeteneğini değerlendirmesi gerekirken... olan ismi üzerine konuşulmasının normal bir durum olmadığı, sınav komisyonunun isminden dolayı ön yargılı davrandığı, takdir edilen 70 puanın bilinçli olarak verildiği, puanının bu puanın altında olması durumunda Mahkemenin lehinde karar vereceğinin aşikar olduğu, sınavın hemen akabinde isim değişikliği davasıyla "..." olan ismimi "..." olarak değiştirdiği belirtilerek, hukuka aykırı olan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Vaizlik, Kur'an Kursu Öğreticiliği, İmam-Hatiplik ve Müezzin Kayyımlık Kadrolarına Atama ve Bu Kadroların Kariyer Basamaklarında Yükselme Yönetmeliği'nin 20. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca davacı ile aynı puanı alan ancak KPSS puanı yüksek olan kişinin atamasının yapıldığı, tek bir kadro olduğu için davacının atamasının yapılamadığı, davacının diğer iddialarının yersiz olduğu ve gerçekle de ilgisinin bulunmadığı, dava konusu işlem hizmet gereklerine, kamu yararına ve hukuka uygun olarak tesis edildiği belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK H KİMİ : .
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 24/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2016 yılı 4-B Sözleşmeli İmam Hatip Alımı sözlü sınavına katılan davacının, 70 puanla başarısız sayılması üzerine temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun değişik 10. maddesinin beşinci fıkrasında; "Başkanlığın Din Hizmetleri Sınıfına ait kadrolarına Kamu Personeli Seçme Sınavı (B) grubu puan sırasına göre ilk defa açıktan atanacak personel, alım yapılacak her bir unvan için boş kadro sayısının üç katına kadar çağırılacak adaylar arasından Başkanlıkça yapılacak sözlü sınav başarı sırasına göre atanır. Başkanlık kadrolarına yapılacak atama ve nakil işlemlerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir." hükmü öngörülmüştür.
26/10/2011 tarih ve 28096 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Diyanet İşleri Başkanlığı Sınav Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (d) bendinde; "Sınav: İlk defa Devlet memurluğuna atanacaklar (.) ve halen görevde olup görevini veya görev yerini değiştirmek isteyenler için düzenlenecek yazılı ve/veya sözlü (.) sınavı "; (e) bendinde; "Sözlü sınav: Bir kadroya atanmak isteyenlerin bilgilerini ölçmek, atanacağı görevin özelliğine göre becerilerini, davranışlarını, ifade ve temsil yeteneğini ve genel durumunu değerlendirmek maksadı ile yapılan sınavı,": (h) bendinde; "Yazılı Sınav: Bir kadroya atanmak isteyenlerin bilgilerini ölçmek maksadı ile yapılan sınavı," ifade ettiği belirtilmiş, "Değerlendirme" başlıklı 13. maddesinin (b) bendinde; sözlü sınavda başarılı olmak için 100 tam puan üzerinden en az 70 puan alınması şart olduğu, (c) bendinde ise; sözlü sınav puanı sınav komisyonu/kurulu üyelerinin her birinin sözlü sınavda ayrı ayrı verdikleri puanların aritmetik ortalaması alınmak suretiyle tespit edileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
23/12/2011 tarih ve 28151 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vaizlik, Kur'an Kursu Öğreticiliği, İmam-Hatiplik ve Müezzin Kayyımlık Kadrolarına Atama ve Bu Kadroların Kariyer Basamaklarında Yükselme Yönetmeliği'nin "Giriş sınavı" başlıklı 15. maddesinde; "(1) Başkanlık teşkilatında, vaiz, Kur'an kursu öğreticisi, imam-hatip ve müezzin-kayyım unvanlarına ilk defa atanacaklar, giriş sınavı ile alınırlar. (2) Başkanlıkça ihtiyaç duyulması halinde, ihtisas kursunu tamamlayanlar için kurs sonunda yapılan sınavda başarılı olanlar, bu Yönetmelikteki diğer nitelikleri taşımaları şartıyla vaiz olarak ilk defa atanacaklar için yapılacak giriş sınavında da başarılı olmuş kabul edilebilir. (3) İlk defa açıktan atama ile Başkanlık teşkilatında Kur'an kursu öğreticisi, imam-hatip ve müezzin-kayyım olarak görev almak isteyenler için yapılacak giriş sınavı, KPSS sonuçlarına göre alımı yapılacak her bir unvan için ilan edilen kadro sayısının üç katına kadar çağırılacak adaylar için Başkanlıkça yapılacak sözlü sınavdan oluşur. (4) Başkanlık personelinden ilk defa Kur'an kursu öğreticisi, imam-hatip ve müezzin-kayyım olarak görev almak isteyenler için yapılacak giriş sınavı, MBSTS sonuçlarına göre ilan edilen boş kadro sayısının üç katına kadar çağrılacak adaylar için Başkanlıkça yapılacak sözlü sınavdan oluşur. (5) Giriş sınavı, kadro ve ihtiyaç durumuna göre Başkanlık tarafından uygun görülecek zamanlarda ve öğrenim düzeylerinde yapılır." denilmiştir.
06/06/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar'ın "Sınav şartı" başlıklı Ek 2. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde; "Kamu kurum ve kuruluşları 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına göre; Bu Esaslara ekli 3 sayılı cetvelde unvanları belirtilen sözleşmeli personel pozisyonlarına KPSS (B) grubu puan sırasına konulmak kaydıyla alım yapılacak her bir unvan için boş bulunan sözleşmeli personel pozisyonunun on katına kadar aday arasından ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılacak yazılı ve/veya sözlü sınav başarısı sırasına göre yapılacak yerleştirme, yöntemlerinden herhangi biri ile sözleşmeli personel istihdam edebilirler." açıklamaları yapılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kamu görevlilerinin işe alınma aşamalarında sınavlara tabi tutulmaları ve sınavlarda gösterdikleri başarı düzeylerine ve liyakatlerine göre atamalarının yapılması kamusal yarar açısından zorunludur. Diğer taraftan, bilgi ve liyakatin ağırlıklı olarak ölçüldüğü sınavların yazılı sınavlar olduğu, sözlü ve uygulamalı sınavların ise bilgi düzeyinden çok zeka, muhakeme, algılama, ifade yeteneği, tavır ve hareket gibi şahsi vasıfların tespiti için yapıldığı, imam-hatiplik, vaizlik, kur'an kursu öğreticiliği gibi mesleklerde bu özelliklerin yanında ilgilinin ses, seda, kıraat, usulüne uygun olarak Kur'an-ı Kerim'i okuyabilme, yeterli miktarda ezbere sahip olma gibi bazı özelliklerinin belirlenebilmesi açısından uygulamalı sınavların yapılması gerektiği açıktır.

Ayrıca, idari makamların şahıslarla girdikleri hukuki ilişkilerde sahip oldukları kamu gücü aracılığı ile yetkilerini devlet adına kullanırken, tek yanlı irade ile tesis ettikleri kesin ve icrai işlemlerde hukuka uygun davranmak zorunda oldukları ve bu uygunluğun "hukuk devleti" ilkesi gereğince yargı yerince denetleneceği Anayasa gereğidir. Anayasa'nın öngördüğü hukuk devletinin temini ise, ancak hukuk güvencesi ile sağlanır. Hukuk güvencesi, idare hukuku açısından idarelerce tesis edilen her türlü işlem ve eylemin mahkemeler nezdinde açık olarak yargılanması ve bu yargılamanın temini için işlem ve eylemlerin dayanağı her türlü bilgi, belge ve diğer hususların mahkeme incelenmesine imkan verecek şekilde kayda geçirilmesini gerektirmektedir. Söz edilen hukuk güvencesi, sadece idare ile ilişkide bulunan kişilerin haklarının korunmasını sağlayan bir ilke değil, aynı zamanda işlem ve eylemlerini hukuka uygun olarak icra eden idarelerin de güvencesini oluşturmaktadır.

Sözlü sınavlarda başarısız sayılma işleminin, yargısal denetiminin, diğer tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yapılması esastır. İdari işlemin yetki, şekil gibi salt usule ilişkin unsurları ile sınırlı olarak yapılacak bir yargısal denetim, hukuk devleti ilkesinin sağladığı güvenceyi temin etmeyecektir.

Bu itibarla, davacının girdiği sözlü sınavda, sınav komisyonunca, sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi, böylece sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesine imkan sağlanmalıdır.

Uyuşmazlıkta, sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden tutanağa bağlanmak suretiyle hazırlanmadığı ve sınav komisyonu tarafından sınav esnasında davacıya sorulan soruların neler olduğunun tutanakla belirlenmediği anlaşıldığından, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, bu durumun, davacının sözlü sınavda başarılı olduğu sonucunu doğurmayacağı, bu karar üzerine davacının yeniden sözlü sınava alınacağı açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın . Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 12/10/2023 tarihinde, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber