İDDK, sürekli işçilere üretimi teşvik primi ödenmemesini hukuka uygun buldu
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi olarak çalışan davacı tarafından, üretimi teşvik priminden yararlandırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemi hukuka uygun buldu.
Sadece memur ve sözleşmelilere ödenmesi hukuka uygundur
İdarelerin kendilerine tanınan düzenleme yetkisini Anayasa ve kanunlarla belirlenen
sınırlar içinde kullanması gerektiğinin açık olduğu, yasa koyucu tarafından,
969 sayılı Kanun'un 3. maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde açık
bir şekilde, Bakanlık kadro ve pozisyonlarında bulunan personelden, karın elde
edilmesinde emeği geçen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ve bu Kanun'un
4/B maddesine tabi olanlara, katkıları oranında, asgari ücretin yıllık brüt
tutarının iki katını aşmamak üzere, üretimi teşvik primi olarak ödenebileceğinin
belirtildiği,
Bu durumda, iptal istemine konu Yönetmelik maddesinde yer alan, üretimi teşvik priminin Bakanlık kadro ve pozisyonlarında bulunan personelden işletme bünyesinde görev yapan ve karın elde edilmesinde emeği geçen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (A) ve (B) fıkralarına göre istihdam edilen personele ödeneceği yolundaki düzenlemenin, dayanak Kanun maddesiyle aynı hükümleri içermesi nedeniyle, dava konusu Yönetmelik düzenlemesinde üst hukuk normuna ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
NOT: Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun Esas No:2023/827, Karar No: 2024/1163 sayılı kararı da bu yöndedir.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2023/827
Karar No : 2024/1163
İSTEMİN KONUSU:
Danıştay Onikinci Dairesinin 31/03/2022 tarih ve E:2018/3779, K:2022/1563 sayılı
kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gıda ve Kontrol Genel
Müdürlüğü, Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde 4857 sayılı
İş Kanunu'na tabi olarak çalışan davacı tarafından, üretimi teşvik priminden
yararlandırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin . tarih ve .
sayılı işlem ile işlemin dayanağını teşkil eden 31/01/2015 tarih ve 29253 sayılı
Resmi Gazete'de yayımlanan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Döner Sermaye
İşletmeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 42. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin
iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay Onikinci Dairesinin 31/03/2022 tarih ve E:2018/3779, K:2022/1563 sayılı
kararıyla;
703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca davalı Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı yerine, Tarım ve Orman Bakanlığı hasım mevkiine alınmış,
Uyuşmazlığın, dava konusu Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Döner Sermaye İşletmeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 42. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin üst hukuk normuna ve hukuka aykırı olup olmadığı ve davalı idarede 4857 sayılı Kanun'a tabi işçi olarak çalışan davacının üretimi teşvik priminden yararlandırılıp yararlandırılmayacağına ilişkin olduğu,
Dava, 31/01/2015 tarih ve 29253 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01/05/2015
tarihinden itibaren yürürlüğe giren, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Döner
Sermaye İşletmeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 42. maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendi yönünden incelendiğinde;
Dava konusu Yönetmelik'e dayanak teşkil eden 969 sayılı Tarım ve Köyişleri Bakanlığının
Merkez ve Taşra Kuruluşlarına Döner Sermaye Verilmesi Hakkında Kanun'un 3. maddesinin
dördüncü fıkrasında, döner sermaye işletmelerinden elde edilen karın en fazla
%80 oranındaki kısmının, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kadro ve pozisyonlarında
çalışan personelden karın elde edilmesinde emeği geçen 657 sayılı Devlet Memurları
Kanunu'na ve bu Kanun'un 4/B maddesine tabi personele katkıları oranında ve
anılan maddede belirtilen miktarda üretimi teşvik primi olarak ödenebileceği,
ödenecek primin miktarı ile ödenmesine ilişkin esas ve usullerin; görev yapılan
birimin iş hacmi, görev mahalli, görevin önem ve güçlüğü, personelin hizmet
sınıfı, kadro unvanı ve çalışma süresi gibi kriterler dikkate alınarak Maliye
Bakanlığının uygun görüşü üzerine, Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca çıkarılacak
yönetmelikle belirleneceğinin kurala bağlandığı; anılan maddede verilen yetkiye
dayanılarak çıkartılan dava konusu Yönetmelik'in 42. maddesinde ise üretimi
teşvik priminin hangi esaslara göre dağıtılacağına ilişkin düzenleme yapıldığı,
İdarelerin kendilerine tanınan düzenleme yetkisini Anayasa ve kanunlarla belirlenen sınırlar içinde kullanması gerektiğinin açık olduğu, yasa koyucu tarafından, 969 sayılı Kanun'un 3. maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde açık bir şekilde, Bakanlık kadro ve pozisyonlarında bulunan personelden, karın elde edilmesinde emeği geçen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ve bu Kanun'un 4/B maddesine tabi olanlara, katkıları oranında, asgari ücretin yıllık brüt tutarının iki katını aşmamak üzere, üretimi teşvik primi olarak ödenebileceğinin belirtildiği,
Bu durumda, iptal istemine konu Yönetmelik maddesinde yer alan, üretimi teşvik priminin Bakanlık kadro ve pozisyonlarında bulunan personelden işletme bünyesinde görev yapan ve karın elde edilmesinde emeği geçen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (A) ve (B) fıkralarına göre istihdam edilen personele ödeneceği yolundaki düzenlemenin, dayanak Kanun maddesiyle aynı hükümleri içermesi nedeniyle, dava konusu Yönetmelik düzenlemesinde üst hukuk normuna ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Dava, bireysel işlem yönünden incelendiğinde;
Davaya konu işlemin dayanağı olan Yönetmelik maddesindeki ibarede hukuka aykırılık
bulunmadığından, davalı idarede 4857 sayılı Kanun kapsamında işçi olarak çalışan
davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (A) ve (B) fıkralarına
göre istihdam edilen personele ödenmesi öngörülen üretimi teşvik priminden kendisinin
de yararlandırılması için yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde de hukuka
aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, Daire kararının usul ve yasaya, anayasal hükümlere ve hakkaniyete
aykırı olduğu, 969 sayılı Kanun'un 3. maddesinde ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı Döner Sermaye İşletmeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 42. maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendinde düzenlenen üretimi teşvik primi dağıtım esasları
arasında teşvik primi ödenecek personel olarak düzenlenen 657 sayılı Devlet
Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (A) ve (B) bentlerine göre istihdam edilen
personelle aynı işi yaptığı, bu düzenlemelerin yapıldığı dönemde döner sermayeli
işletmelerde işçi statüsünde kimsenin çalıştırılmadığı, daha sonra yönetmelik
hazırlanırken anılan işletmelerde işçilerin de çalıştırılmaya başlandığı, 657
sayılı Kanun'a tabi personele üretimi teşvik primi ödenirken İş Kanunu'na tabi
personele ödenmemesinin eşit işe eşit ücret ilkesine aykırılık teşkil ettiği
ve davalı kurum dışında diğer kamu kurum ve kuruluşlarında İş Kanunu'na tabi
çalışanların da kapsam içine alındığı, anayasal dinlenme hakkının ihlal edildiği
ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından, Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın usul ve
hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın
bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi
gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ .'ÜN DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya
eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri
sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin
temyize konu 31/03/2022 tarih ve E:2018/3779, K:2022/1563 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 23/05/2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.