Naci Görür bu kez farklı bir kenti uyardı

Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Kütahya'nın bir deprem kenti olduğunu ifade ederek, "Bu bölgede diri faylar konsantre olmuş vaziyette ve büyük depremler üretme potansiyeli de var. Tarihi dönemlerde Kütahya ve çevresinde 7'nin üzerinde depremler bile var" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 28 Eylül 2024 10:15, Son Güncelleme : 28 Eylül 2024 10:07
Naci Görür bu kez farklı bir kenti uyardı

Anadolu'yu dolaşarak insanların ölmemesi ve depreme dayanıklı yapılan inşa edilmesi için uyarılarda bulunmayı amaç edindiğini söyleyen Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu kez Kütahya'ya dikkat çekti ve önemli açıklamalarda bulundu.

"Kütahya'nın Depremselliği ve Depreme Dirençli Kütahya" başlıklı programda katılımcıları bilgilendiren Görür, Kütahya'nın yapılaşmasında deprem riskinin hassasiyetle gözetilmesi gerektiğini söyledi.

"AĞIRLIKLI OLARAK 6'LI, 7'Lİ DEPREMLER VAR"

Kütahya'da geçmişte büyük depremler yaşandığını belirten Görür, şöyle devam etti:

"Kütahya bir deprem kenti. Özellikle daha doğuda doğrultu atımlı fayların etkin olduğu ülkemizde batıda daha çok graben, horst dediğimiz normal fayların egemen olduğu bir rejim var. Kütahya bu iki rejim arasında biraz geçişi simgeliyor. Bundan dolayı bu bölgede diri faylar konsantre olmuş vaziyette ve büyük depremler üretme potansiyeli de var. Tarihi dönemlerde Kütahya ve çevresinde 7'nin üzerinde depremler bile var. Ağırlıklı olarak 6'lı, 7'li depremler var."

Kütahya'daki yapılaşmaya değinen Görür, "Kütahya yanlışı yapıyor. Kütahya kendi bütün düzlük alanlarında grabenin tavan bloku üzerinde kolayına giden evler yapıyor" dedi.

"MİKRO BÖLGELEME ÇALIŞMASI YAPILMALI"

Kentin sıvılaşmış riskli bir zemininin olduğunu belirten Görür, şu ifadeleri kullandı:

"Kütahya'da önce bir mikro bölgeleme çalışması yapılması gerekiyor. Bu bölgenin bütün dinamikleri, arz kabuğunun bütün dinamikleri hem yer altı hem yer üstü deprem dalgalarının bu bölgede tutum ve davranışları, nerede, nasıl davranacakları, en büyük yer hızı, en büyük yer ivmesi, depremin yapılara bindireceği yükler, sıvılaşma yani bütün bunlar tehlike haritaları yapılmak suretiyle önce bir belediye başkanının veya yetkilinin önüne gelecek. O yetkili de kenti o yer bilimleri mikro bölgeleme verilerine göre yönetecek."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber