Konut sektörü ayağa kalkıyor!

Son üç aydır konut satışlarında pozitif bir hava var... Finansmana ulaşımın kolaylaşması ve faizlerdeki düşüş eğilimi satışları olumlu yönde etkiliyor. Piyasadaki canlanma, üretim tarafına da yansıyor. Hem teslimatlar hem yeni kampanyalar hem de yatırımlar sektörün hareketlendiğinin en büyük göstergesi

Kaynak : Türkiye
Haber Giriş : 13 Ekim 2024 08:59, Son Güncelleme : 13 Ekim 2024 07:41
Konut sektörü ayağa kalkıyor!

Konut satışları uzun bir durgunluk döneminin ardından yeniden yükselişe geçti. Son dönemde bazı bankaların konut kredisi faiz oranlarını düşürmesiyle sektördeki hareketlenme hızlandı. Konut fiyatlarının artacağı beklentisi, mevduat faizlerinin cazibesini yitiriyor olması ve kira fiyatlarındaki yükseliş, satışlara olumlu yansıdı. Yaşanan bu gelişmeleri müteakiben firmalar çeşitli indirim kampanyaları ile süreci destekledi. Birçok müteahhit uzun vade ve uygun ödeme şartlarını içeren kampanyalarını açıkladı. Sektörde teslimatlar arttı ve yeni proje lansmanları çoğaldı. Genel hatlarıyla 2022 yılı itibarıyla sektörde başlayan kriz, bu senenin son çeyreğinde yerini olumlu bir tabloya bıraktı.

TOPARLANMA BAŞLADI

Konut faiz oranlarındaki düşüşün sadece satışları artırmakla kalmayıp, aynı zamanda inşaat sektöründe uzun vadeli büyüme sağlayacağını da ifade eden sektör temsilcileri "Düşen faiz oranları, yatırımcıların ve bireysel alıcıların piyasaya olan güvenini tazeledi. Bu durum, 2025 yılında daha fazla projenin başlamasına ve sektörün genel anlamda toparlanmasına yol açacak. Yeni projeler ve artan inşaat faaliyetleri, binlerce kişiye istihdam sağlarken, ülke ekonomisine de ciddi bir ivme kazandıracak. 260 alt meslek koluna dokunan inşaat sektöründeki hareketlenme ekonomide kaldıraç etkisi yapacak. 2025 yılının inşaat sektörü için iyi, 2026 yılının ise en verimli dönemi olacağını düşünüyoruz" diyor.

2025'TE FİYATLAR ARTABİLİR

Son aylarda, satılık konut fiyatları birçok bölgede, özellikle büyükşehirlerde, piyasa ortalamasının altında seyrediyor. Pandemi ve ekonomik dalgalanmaların etkisiyle düşen talep, fiyatların bir süre stabil kalmasına yol açtı. Ancak, düşük faiz oranları ve bankaların sunduğu cazip kredi imkanları ile birlikte talep yeniden canlanmaya başladı. Bu durum, özellikle yatırım amaçlı gayrimenkul almayı düşünenler için büyük fırsat oluşturuyor. Sektör temsilcileri konuyla ilgili "Bugün piyasada fiyatlar oldukça makul seviyelerde, ancak bu durum uzun sürmeyecek. Finansman sıkıntılarının çözülmesi ve satışların artmasıyla birlikte fiyatlar kaçınılmaz olarak yükselecek. Bu dönemi fırsat olarak görmeliyiz. Ev sahibi olmayı düşünenler elini çabuk tutmamalı. 2025 yılında daha farklı bir fiyat skalası göreceğiz. Tahminimizde satılık konut fiyatlarında, talebin de etkisiyle artış yaşanacaktır" diyor.

ÜRETİM ARTIŞI İLE TALEP KARŞILANIR

Son birkaç senedir yaşanan durgunluk döneminde birçok proje askıya alınmış ya da ertelenmişti. Ancak 2025'te konut satışlarının hızlanması ile birlikte müteahhit firmaların yeniden harekete geçmesi bekleniyor. Bu durum, artan nüfusları ile başta büyükşehirler olmak üzere, Türkiye genelinde yeni konut projelerinin artmasına yol açacak. Yatırımcıların ve alıcıların artan taleplerine karşılık verebilmek adına firmalar, farklı segmentlerde konutlar üretmeyi planlıyor. Özellikle modern, sürdürülebilir ve teknolojik özelliklerle donatılmış projeler ön plana çıkacak. Orta ve üst sınıfa hitap eden projelerden daha uygun fiyatlı sosyal konut projelerine kadar geniş bir yelpazede konutlar üretilerek, her gelir grubuna uygun seçenekler sunulacak. Sektör oyuncuları konuyla ilgili olarak "Önümüzdeki dönem projelerinde teknolojinin daha çok kullanıldığını göreceğiz. Bu durum, sektörün genel anlamda daha modern ve verimli hale gelmesine katkı sağlayacak" diye açıklama yapıyor.

"KAR MARJI DÜŞÜK, DESTEK GEREKİYOR"

Müteahhit firmalar, girdi maliyetlerindeki bu artışın finansal dengelerini bozduğunu ifade ediyor. Artan maliyetler karşısında, projelerden elde edilen kar marjları daralıyor ve firmalar rekabetçi fiyatlar sunmakta zorlanıyor. Uzmanlar, inşaat sektöründeki girdi maliyetlerinin kontrol altına alınabilmesi için çeşitli çözümler öneriyor. Devlet teşvikleri, vergi indirimleri ve kredi destekleri, müteahhitlerin maliyet baskısını hafifletebilecek adımlar arasında yer alıyor. Ayrıca, yerli üretimi artırarak, dışa bağımlılığın azaltılması da uzun vadede maliyetleri dengeleyebilir.

GİRDİ MALİYETLERİ EN BÜYÜK PROBLEM

Yeni proje üretiminde artış beklenirken, girdi maliyetlerindeki yükselişler hala bir problem olarak sektörün karşısında duruyor. İnşaat üretiminde kullanılan malzemelerin fiyatlarında yaşanan artış, hem iç hem de dış faktörlerden kaynaklanıyor. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve global piyasalardaki tedarik zinciri sıkıntıları, inşaat malzemeleri fiyatlarını yukarı çekiyor. Çimento, demir-çelik, ahşap ve izolasyon malzemeleri gibi kalemlerdeki artışlar, projelerin toplam maliyetini doğrudan etkiliyor. Ayrıca projelerdeki arsa maliyetleri de hala çok yüksek. Sektör oyuncuları "Malzeme fiyatları yükseldikçe, projelerin toplam maliyeti de ciddi şekilde artıyor ve bu, satış fiyatlarına da yansımak zorunda kalıyor. Bu da hem üreticiyi hem de alıcıyı zor bir duruma sokuyor" diye belirtiyor.

NECMİ ÇİÇEKÇİ

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber