Danıştay: Memurların eğitim mazeretlerini karşılamasını beklemek hizmetlerin yürütülmesini imkansız hale getirir
Danıştay 2. Dairesi, Milli Savunma Bakanlığı Personeli Yer Değiştirme Yönetmeliğinin bazı maddelerine ilişkin davayı sonuçlandırdı.
Öğrenim durumundan dolayı atama taleplerinin mazeret olmaktan çıkarılması
hukuka uygun bulundu
Kişinin kamu görevlisi olması, bu statünün kendisine sağladığı ayrıcalıklar
ve avantajların yanında, görevine dair külfet ve sorumluluklara katlanmayı ve
diğer kişilerin tabi olmadığı hukuksal rejime tabi olmayı gerektirmektedir.
Kişi, kamu görevine kendi isteği ile girmekle, bu statünün gerektirdiği ayrıcalıklardan
yararlanmayı ve külfetlere katlanmayı kabul etmiş sayılmakta olup, kamu hizmetinin
kendine has özellikleri, bu avantaj ve sınırlamaları zorunlu kılmaktadır.
Kamu görevlilerinin, hizmet gereği olarak görev yerlerinin değiştirilmesi hukuksal
bir zorunluluk olabilir ve bu konuda idareye, belirli bir takdir alanı tanınması
makul karşılanmalıdır. Kişilerin bir takım mazeretler çerçevesinde başka yere
atanma konusunda talep hakları var ise de, atamaya ilişkin mazeretlerini değerlendirip
karara bağlayacak olan idarenin, kendi mevzuatı çerçevesinde, ifa edilen kamu
hizmetinin gerekleri, insan kaynaklarının verimli kullanılması, teşkilat yapısının
elverişliliği ve benzeri faktörleri dikkate alması kaçınılmazdır. Zira kamu
hizmetinin sağlıklı ve kesintisiz bir şekilde yerine getirilmesi için gerekli
tedbirleri almak, ilgili idarenin öncelikli görevi ve sorumluluğudur.
Eğitim hakkının korunması gerekçesiyle idareden, atamaya ilişkin bütün işlemlerde
personelin eğitim mazeretlerini karşılamasını beklemek, idarenin üstlendiği
kamu hizmetinin yürütülmesini imkansız hale getirecektir. Eğitim hakkının kapsamının,
kamu görevlisinin devam etmek istediği bir eğitim programının, atanma veya atanmama
taleplerinde mazeret olarak dikkate alınması ve atanma talebinin eğitim mazereti
doğrultusunda yerine getirilmesi gibi, kesin olarak tanımlı pozitif yükümlülükler
içerecek kadar geniş olduğu sonucuna ulaşılması mümkün değildir.
Sağlık sorunlarının devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle
belgelendirmek zorunluluğu iptal edildi
Sağlık mazereti olanların bir kısmına raporlar süreli olarak verilirken, bir
kısmı için de süresiz olarak verilmektedir. Bu durum, raporu veren Sağlık Kurulu
heyeti tarafından hastanın durumuna göre belirlenmektedir. Tedavi sonrası sağlık
durumu düzelebilecek ya da tamamen iyileşebilecek olanlara rapor süreli olarak
verilirken, tedavi ile iyileşmesi mümkün olmayanlara ise süresiz olarak verilmektedir.
Süresiz olarak verilen raporlar sağlık mazereti olan kişi başvurmadığı sürece
ömür boyu geçerli olan raporlardır.
Bu durumda, süreli olarak verilen raporlarda, raporun geçerli olacağı son tarih
belirtildiğinden sağlık mazereti olan personelin her yıl alacağı belgeyle bunu
belgelendirmek zorunda olmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Süresiz olarak verilen raporlar dolayısıyla geçerli olan mazeretin her yıl belgelendirilme
zorunluluğuna gelince; memurun sadece kendisi, eşi, annesi, babası, bakmakla
yükümlü olduğu çocukları ve yargı kararı ile vasi tayin edildiği kardeşinin,
tedavisi mümkün olmayan ağır hastalığı bulunması durumlarında alınabilecek olan
süresiz raporların her yıl yeniden belgelendirilmesi zorunluluğu getirilmesinin,
söz konusu raporun "süresiz" olma niteliğini ortadan kaldıracağı ve
kişilere yüklenen bu külfetin makul sebeplerinin açıklanmadığı göz önünde bulundurulduğunda,
süre belirtilmeden verilen raporlar nedeniyle de memurun her yıl Ocak ayında
alacağı belgeyle mazeretinin devam ettiğini belgelendirmek zorunluluğu altında
bırakılması yolundaki düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No: 2020/1384
Karar No: 2024/2794
DAVANIN KONUSU:
Davacı Sendika tarafından; 26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in
(Yönetmeliğin adı, 17/12/2021 tarihinde Milli Savunma Bakanlığı Personeli Yer
Değiştirme Yönetmeliği şeklinde değiştirilmiştir.), 12/06/2015 günlü, 29384
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik;
1- "Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendinde yer alan "her
birini" ibaresinin,
2- "Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesinde yer alan ''karşılıklı
olarak yer değiştirme suretiyle atanma dahil,'' ibaresinin,
3- "Atamalarda göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin
(f) bendinde yer alan ''atama dönemlerinde'' ibaresinin,
4- "İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesinin iptali
istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI:
Davacı Sendika tarafından;
"Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendi yönünden;
Yönetmelik'e "her birini" ifadesinin eklenmesinin sonucu olarak kurumlararası
ve karşılıklı yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda "kurum"
kavramından doğan kısıtlamaların ortaya çıkacağı,
Kurum diye tabir edilen kuvvetlerde istihdam edilen sivil memurların ücret ve
özlük hakları yönünden farklı uygulamaya tabi tutulmadığı ve bunların belirlenmesinin
Milli Savunma Bakanlığının yetkisinde olduğu, ayrıca Yönetmelik kapsamındaki
Devlet memurlarının atama ve nakil yetkisinin de Milli Savunma Bakanına ait
olduğu göz önünde bulundurulduğunda, anılan kuvvetlerin her birinin ayrı birer
kurum gibi belirlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı,
"Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesi ve "Atamalarda göz önünde
bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin (f) bendi yönünden;
Karşılıklı yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda hizmette aksama olmayacağından
atama döneminin beklenmesinin kamu yararına aykırı olduğu,
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesi yönünden;
Eğitim özrünün Yönetmelik değişikliği ile mazeret olmaktan çıkarıldığı,
Öğrenim durumundan dolayı atama taleplerinin mazeret olmaktan çıkarılmasının,
Anayasa'nın 10/1. maddesinde yer alan eşitlik hükmüne ve 42. maddesinde yer
alan eğitim ve öğrenim hakkına aykırı olduğu,
Söz konusu değişikliğin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları
Evrensel Bildirgesine de aykırı olduğu,
Dava konusu değişiklikle sağlık ve aile birliği mazeretlerine dayalı olarak
yer değiştirmeye tabi tutulan memurun, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak
ayında alacağı belgeyle belgelendirmek zorunda kalacağı,
Süreli olan sağlık raporlarının zaten süresi bitince sona ereceği, süreli olmayan
sağlık raporlarının ise her yıl yenilenmesinin mümkün olmadığı, personelin gereksiz
yere her yıl hastanelere başvurmak zorunda kalacağı,
Aile birliği mazeretinde de değişiklik olması durumunda gerekli belgelerin istenmesi
gerekirken her yıl belgeleme mecburiyetinin getirildiği ileri sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI: Davalı idare tarafından;
"Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendi yönünden;
Milli Savunma Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıkları
arasında hiyerarşik bir düzen bulunmadığı, yetki ve görevlerinin farklı kurumlar
olarak düzenlendiği, her kurumun teşkilat ve kadrolarının farklılık arz ettiği,
dolayısıyla ihtiyaç ve taleplerinin de farklılık gösterdiği, her kurumun atama
işlemini ayrı ayrı yapması gerektiği,
Ayrıca Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği'nde
de benzer düzenlemenin bulunduğu,
"Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesi ve "Atamalarda göz önünde
bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin (f) bendi yönünden;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda atama dönemlerine ilişkin bir hüküm bulunmamasının,
bu durumun yönetmelikle düzenleme altına alınamayacağı anlamına gelmediği,
Dava konusu değişiklik ile karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle yapılacak
atamalara zaman sınırlaması getirildiği, böylelikle genel atama dönemi içine
dahil edilerek personel-kadro planlamasının etkin gerçekleştirilmesi ve personelin
başvurularının düzenli bir şekilde yapılmasını sağlayarak iş yükünün dengelenmesinin
amaçlandığı,
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesi yönünden;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda eğitim durumu mazereti ile yer değiştirme
suretiyle atanma konusunda herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı,
Her ne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarında görevli olan memurlar Devlet
Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik kapsamı
dışında tutulsa da Genel Yönetmelik'te de öğrenim durumu mazeretine yer verilmediği
ve yapılan değişiklikle uygulamada birliğin sağlanmış olduğu,
Eğitim hakkının korunması gerekçesiyle idareden, atamaya ilişkin bütün
işlemlerde personelin eğitim mazeretlerini kayıtsız şartsız karşılamasının beklenmesinin,
idarenin üstlendiği kamu hizmetinin yürütülmesini imkansız hale getireceği,
Sağlık veya aile birliği mazereti sebebiyle ataması yapılan memurların her yıl
durumlarını belgelendirmelerinin istenmesindeki amacın, Genel Yönetmelik'te
yer alan kurallar dikkate alındığında, uygulamada birliğin sağlanması olduğu,
Sağlık raporunun her yıl güncellenmesi gerekliliğinin personel arasındaki hak
kaybını önlediği,
Bu hükmün konulmasındaki amacın, sağlık veya aile birliği mazereti nedeniyle
atanan personelin atamaya esas mazeretinin devam edip etmediğini tespit etmek
ve bu sayede mazereti ortadan kalkan personelin önceki hizmet bölgesinde ihtiyaç
duyulan bir hizmet alanına atayabilmek olduğu,
Bu durumun, idarenin personel planlaması ve kamu hizmetinin etkin ve verimli
bir şekilde yürütülmesi bakımından gerekli olduğu savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu Yönetmelik'in; "Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin
(c) bendinde yer alan "her birini" ibaresinin, "Atamalarda göz
önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin (f) bendinde yer
alan ''atama dönemlerinde'' ibaresinin, "İsteğe bağlı yer değiştirmeler"
başlıklı 11. maddesinde eğitim özrüne yer verilmemesine ilişkin eksik düzenlemenin,
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11/9. maddesinde yer alan
''...aile birliği mazeretlerine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi tutulan
memur, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle belgelendirmek
zorundadır'' ibaresinin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE, "İsteğe
bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11/9. maddesinde yer alan ''Sağlık ve''
ibaresinin İPTALİNE, "Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesinde yer
alan ''karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanma dahil,'' ibaresi yönünden,
ibarenin yer aldığı cümlenin, 08/04/2023 günlü, 32157 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan Yönetmelik ile tamamen değiştirildiği görüldüğünden bu ibare yönünden
KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA hükmedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI: ...
DÜŞÜNCESİ : 26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe
giren Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin,
12/06/2015 günlü, 29384 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin; 1. maddesi
ile değiştirilen "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (c) fıkrasında
yer alan "her birini" ibaresinin, 3. maddesi ile değiştirilen "Atama
dönemleri" başlıklı 8. maddesinde yer alan ''karşılıklı olarak yer değiştirme
suretiyle atanma dahil,'' ibaresinin, 4. maddesi değiştirilen "Atamalarda
göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9. maddesinin (f) bendinde
yer alan ''atama dönemlerinde'' ibaresinin, 6. maddesi ile değiştirilen "İsteğe
bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesinin iptali istenilmektedir.
26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin,
12/06/2015 günlü, 29384 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik
"Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (c) fıkrasında, "Kurum, Milli Savunma
Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığından her birini ifade eder." şeklinde
tanımlanmıştır. İdareler görev, yetki ve sorumluluklarını kamu yararı ve hizmet
gerekleri doğrultusunda yerine getirebilmek için teşkilat ve kadro yapılanmalarını
belirleyebilmektedir. Atama yetkisine Milli Savunma Bakanlığı sahip ise de,
görev yaptıkları ve hizmet ettikleri alanlar birbirinden farklı olan ve buna
bağlı olarak ihtiyaç ve talepleri de farklılık gösteren Bakanlık, Genelkurmay
Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarının Yönetmelikte farklı kurumlar olarak belirlenmesine
ilişkin dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
Yönetmeliğin "Atama dönemleri" başlıklı 8. maddesinde, "Yer değiştirme
suretiyle atamalar 9, 10 ve 11 inci maddelerde yer verilen nedenler hariç olmak
üzere karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanma dahil, her yıl Haziran
- Eylül aylarını kapsayan dönemde yapılır." kuralına yer verilmiş ve "Atamalarda
göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9. maddesinin (f) bendinde
de, "Aynı kurumun başka başka yerlerde bulunan aynı sınıftaki memurları
atama dönemlerinde, karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanmalarını
isteyebilirler. Bu isteğin yerine getirilmesi atamaya yetkili amirin uygun bulmasına
bağlıdır." hükmü yer almıştır.
26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Yönetmelikte 03/08/2012 günlü, 28373 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle
yapılan değişiklik ile karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanma Yönetmelik
kapsamına alınmıştır.
Dava konusu hükümler ile daha önce genel atama dönemi ile sınırlandırılmayan,
yani iki personelin yer değiştirmek üzere anlaşma yaptığı her an gerçekleştirilebilecek
olan karşılıklı yer değiştirme suretiyle atamaların sadece genel atama dönemi
içinde yapılabileceği kuralı getirilmiş olup, ihtiyaçlar doğrultusunda dengeli
bir kadro planlamasını gerçekleştirmek ve Yönetmelikte istisna tutulan mazeret
durumları hariç her türlü atamanın belli bir düzen içinde yapılmasını sağlamak
amacıyla getirilen bu düzenlemelerin hizmet gereklerine uygun olduğu görülmüştür.
Yönetmeliğin "İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesi,
eğitim özrüne yer verilmemesine ilişkin eksik düzenleme yönünden incelendiğinde;
T.C. Anayasası'nın "Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi" başlıklı 42. maddesinde,
kimsenin eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamayacağı hükmüne yer verilmiştir.
Kamu görevlilerinin, hizmet gereği olarak görev yerlerinin değiştirilmesi konusunda,
idareye takdir yetkisi tanınmış olup, idarenin atanma talebine ilişkin mazeretleri
yürürlükteki mevzuat ve kamu hizmetinin gerekleri çerçevesinde değerlendirerek
karara bağlayacağı tabii ise de, Anayasasının 42. maddesinde düzenlendiği üzere,
eğitim hakkının korunması Anayasal bir zorunluluk olduğundan, dava konusu Yönetmelik'te
eğitim özrüne yer verilmemesinin, eksik düzenleme niteliğinde olduğu kanaatine
varılmıştır.
Yönetmeliğin "İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesinin
9. fıkrası itibarıyla A) Aile birliği mazeretine dayalı olarak yer değiştirmeye
tabi tutulan memurun, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı
belgeyle belgelendirmek zorunda olması yönünden incelendiğinde;
İdareler, hizmette etkinliğin sağlanması için gerekli önlemleri alma, bu kapsamda
mevzuat değişikliği yapma hususunda takdir yetkisine sahiptirler. Dava konusu
bu düzenleme ile aile birliği mazeretlerine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi
tutulan memurun, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle
belgelendirmek zorunda olduğu kuralı getirilmiştir. Buna göre; idarenin hizmetine
ihtiyaç duyacağı personeli belirleyerek bir planlama dahilinde yapacağı atamalar
için daha önce aile birliği mazereti kapsamında ataması yapılan personelin mazeretinin
devam edip etmediğini tespit etmek ve mazereti devam etmeyenlerin de planlama
kapsamına alınmasını sağlamak amacıyla yaptığı düzenlemede kamu yararı ve hizmet
gereklerine aykırılık bulunmamaktadır.
B) Sağlık mazeretine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi tutulan memurun, mazeretinin
devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle belgelendirmek zorunda olması
itibariyle ise; sağlık mazereti olanların bir kısmına raporlar süreli olarak
verilirken, bir kısmı için de süresiz olarak verilmektedir. Bu durum, raporu
veren Sağlık Kurulu heyeti tarafından hastanın durumuna göre belirlenmektedir.
Tedavi sonrası sağlık durumu düzelebilecek ya da tamamen iyileşebilecek olanlara
rapor süreli olarak verilirken, tedavi ile iyileşmesi mümkün olmayanlara ise
süresiz olarak verilmektedir. Süresiz olarak verilen raporlar sağlık mazereti
olan kişi başvurmadığı sürece ömür boyu geçerli olan raporlardır. Dolayısıyla
süreli olarak verilen raporlarda zaten raporun geçerli olacağı son tarih belirtildiğinden
sağlık mazereti olan personelin her yıl alacağı belgeyle bunu belgelendirmek
zorunda bırakılmasında hukuka uygunluk olmadığı sonucuna varılmıştır.
Süresiz olarak verilen raporlar dolayısıyla geçerli olan mazeretin her yıl belgelendirilme
zorunluluğuna gelince; memurun sadece kendisi, eşi, annesi, babası, bakmakla
yükümlü olduğu çocukları ve yargı kararı ile vasi tayin edildiği kardeşinin
hastalığının görev yaptığı yerde tedavisinin mümkün olmadığı veya bulunduğu
yerde kalmasının sağlık durumunu tehlikeye koyacağı durumlarda sağlık mazeretine
dayanarak yer değiştirme isteğinde bulunabildiği ve bu durumun istisnai ve ağır
hastalık durumlarında mümkün olabildiği göz önünde bulundurulduğunda, süre belirtilmeden
verilen raporlar nedeniyle de, memurun her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle
mazeretinin devam ettiğini belgelendirmek zorunda olmasında hukuka uygunluk
görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Yönetmeliğin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin
(c) fıkrasında yer alan "her birini", "Atama dönemleri"
başlıklı 8. maddesinde yer alan ''karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle
atanma dahil,'', "Atamalarda göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı
9. maddesinin (f) bendinde yer alan ''atama dönemlerinde'' ibareleri ve aynı
maddenin 9. fıkrasında yer alan aile birliği mazeretine dayalı olarak yer değiştirmeye
tabi tutulan memurun, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı
belgeyle belgelendirmek zorunda olması kuralı yönünden, davanın reddine, "İsteğe
bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesinin 9. fıkrasında yer alan
sağlık mazeretine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi tutulan memurun, mazeretinin
devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle belgelendirmek zorunda olması
kuralının hukuka aykırılığı nedeniyle, "İsteğe bağlı yer değiştirmeler"
başlıklı 11. maddesinin de, eğitim özrüne yer verilmediği için eksik düzenleme
nedeniyle iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten
ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı Sendika tarafından, 26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in,
12/06/2015 günlü, 29384 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik;
"Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendinde yer alan "her
birini" ibaresinin, "Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesinde
yer alan ''karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanma dahil,'' ibaresinin,
"Atamalarda göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin
(f) bendinde yer alan ''atama dönemlerinde'' ibaresinin, "İsteğe bağlı
yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesinin iptali istemiyle incelenmekte
olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in,
davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan haliyle 12/06/2015 günlü, 29384 sayılı
Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik;
"Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendi yönünden yapılan
incelemede;
İdareler görev, yetki ve sorumluluklarını kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda
yerine getirebilmek için teşkilat ve kadro yapılanmalarını belirleyebilmektedir.
Her ne kadar davacı Sendika tarafından, asli olarak atama yetkisinin Milli Savunma
Bakanına ait olduğu ileri sürülmekte ise de, görev yaptıkları ve hizmet ettikleri
alanlar birbirinden farklı olan ve buna bağlı olarak ihtiyaç ve talepleri de
farklılık gösteren Bakanlık, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarının,
Yönetmelik'te farklı kurumlar olarak belirlenmesine ilişkin dava konusu düzenlemede
hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
"Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesinde yer alan ''karşılıklı
olarak yer değiştirme suretiyle atanma dahil,'' ibaresi ve "Atamalarda
göz önünde bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin (f) bendinde
yer alan ''atama dönemlerinde'' ibaresi yönünden yapılan incelemede;
26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Yönetmelik'te, 03/08/2012 günlü, 28373 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik'le
yapılan değişiklik ile karşılıklı olarak yer değiştirme suretiyle atanma, Yönetmelik
kapsamına alınmıştır.
Dava konusu hükümler ile daha önce genel atama dönemi ile sınırlandırılmayan,
yani iki personelin yer değiştirmek üzere anlaşma yaptığı her an gerçekleştirilebilecek
olan karşılıklı yer değiştirme suretiyle atamaların sadece genel atama dönemi
içinde yapılabileceği kural altına alınmıştır.
İhtiyaçlar doğrultusunda dengeli bir kadro planlamasını gerçekleştirmek ve Yönetmelik'te
istisna tutulan mazeret durumları hariç her türlü atamanın belli bir düzen içinde
yapılmasını sağlamak amacıyla getirilen düzenlemelerde hizmet gereklerine aykırılık
bulunmamaktadır.
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11. maddesi yönünden
yapılan incelemede;
Davacı Sendika tarafından, dava konusu Yönetmelik'in 11. maddesinde yapılan
değişikliğin tamamının iptali istenilmiş ise de dava dilekçesinin içeriğinden
söz konusu maddede eğitim özrüne yer verilmemesine ilişkin eksik düzenlemenin
ve aynı maddenin 9. fıkrasının iptalinin istenildiği anlaşıldığından, uyuşmazlık,
bu düzenlemelere hasren incelenmiştir.
Anılan maddede "eğitim özrüne" yer verilmemesine ilişkin eksik
düzenleme yönünden;
Kişinin kamu görevlisi olması, bu statünün kendisine sağladığı ayrıcalıklar
ve avantajların yanında, görevine dair külfet ve sorumluluklara katlanmayı ve
diğer kişilerin tabi olmadığı hukuksal rejime tabi olmayı gerektirmektedir.
Kişi, kamu görevine kendi isteği ile girmekle, bu statünün gerektirdiği ayrıcalıklardan
yararlanmayı ve külfetlere katlanmayı kabul etmiş sayılmakta olup, kamu hizmetinin
kendine has özellikleri, bu avantaj ve sınırlamaları zorunlu kılmaktadır.
Kamu görevlilerinin, hizmet gereği olarak görev yerlerinin değiştirilmesi hukuksal
bir zorunluluk olabilir ve bu konuda idareye, belirli bir takdir alanı tanınması
makul karşılanmalıdır. Kişilerin bir takım mazeretler çerçevesinde başka yere
atanma konusunda talep hakları var ise de, atamaya ilişkin mazeretlerini değerlendirip
karara bağlayacak olan idarenin, kendi mevzuatı çerçevesinde, ifa edilen kamu
hizmetinin gerekleri, insan kaynaklarının verimli kullanılması, teşkilat yapısının
elverişliliği ve benzeri faktörleri dikkate alması kaçınılmazdır. Zira kamu
hizmetinin sağlıklı ve kesintisiz bir şekilde yerine getirilmesi için gerekli
tedbirleri almak, ilgili idarenin öncelikli görevi ve sorumluluğudur.
Eğitim hakkının korunması gerekçesiyle idareden, atamaya ilişkin bütün işlemlerde
personelin eğitim mazeretlerini karşılamasını beklemek, idarenin üstlendiği
kamu hizmetinin yürütülmesini imkansız hale getirecektir. Eğitim hakkının kapsamının,
kamu görevlisinin devam etmek istediği bir eğitim programının, atanma veya atanmama
taleplerinde mazeret olarak dikkate alınması ve atanma talebinin eğitim mazereti
doğrultusunda yerine getirilmesi gibi, kesin olarak tanımlı pozitif yükümlülükler
içerecek kadar geniş olduğu sonucuna ulaşılması mümkün değildir.
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11/9. maddesinde yer
alan ''Sağlık ve aile birliği mazeretlerine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi
tutulan memur, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle
belgelendirmek zorundadır'' cümlesi yönünden;
a) ''Sağlık ve'' ibaresine ilişkin olarak;
Sağlık mazereti olanların bir kısmına raporlar süreli olarak verilirken, bir
kısmı için de süresiz olarak verilmektedir. Bu durum, raporu veren Sağlık Kurulu
heyeti tarafından hastanın durumuna göre belirlenmektedir. Tedavi sonrası sağlık
durumu düzelebilecek ya da tamamen iyileşebilecek olanlara rapor süreli olarak
verilirken, tedavi ile iyileşmesi mümkün olmayanlara ise süresiz olarak verilmektedir.
Süresiz olarak verilen raporlar sağlık mazereti olan kişi başvurmadığı sürece
ömür boyu geçerli olan raporlardır.
Bu durumda, süreli olarak verilen raporlarda, raporun geçerli olacağı son tarih
belirtildiğinden sağlık mazereti olan personelin her yıl alacağı belgeyle bunu
belgelendirmek zorunda olmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Süresiz olarak verilen raporlar dolayısıyla geçerli olan mazeretin her yıl belgelendirilme
zorunluluğuna gelince; memurun sadece kendisi, eşi, annesi, babası, bakmakla
yükümlü olduğu çocukları ve yargı kararı ile vasi tayin edildiği kardeşinin,
tedavisi mümkün olmayan ağır hastalığı bulunması durumlarında alınabilecek olan
süresiz raporların her yıl yeniden belgelendirilmesi zorunluluğu getirilmesinin,
söz konusu raporun "süresiz" olma niteliğini ortadan kaldıracağı ve
kişilere yüklenen bu külfetin makul sebeplerinin açıklanmadığı göz önünde bulundurulduğunda,
süre belirtilmeden verilen raporlar nedeniyle de memurun her yıl Ocak ayında
alacağı belgeyle mazeretinin devam ettiğini belgelendirmek zorunluluğu altında
bırakılması yolundaki düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu Yönetmelik'in 11/9. maddesinde yer alan ''Sağlık
ve'' ibaresinin hukuka aykırılık teşkil ettiği açıktır.
Davalı idarece, uygulamada birliğin sağlanması amacıyla Devlet Memurlarının
Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'te yer alan düzenlemeyle
benzer düzenlemenin uygulamaya konulduğu belirtilmekte ise de; dava konusu Yönetmelik
anılan Genel Yönetmelik'in kapsamı dışında olduğundan, bu gerekçeye itibar edilmemiştir.
b) ''... aile birliği mazeretlerine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi
tutulan memur, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle
belgelendirmek zorundadır'' ibaresine ilişkin olarak;
İdareler, hizmette etkinliğin sağlanması için gerekli önlemleri alma, bu kapsamda
mevzuat değişikliği yapma hususunda takdir yetkisine sahiptirler. Kamu hizmetlerinin
hangi koşullar altında ve nasıl yürütüleceğini önceden saptamak her zaman mümkün
olmadığı için, gelişen durumlara ayak uydurmak ve ortaya çıkan ihtiyaçları karşılayabilmek
amacıyla düzenleyici işlemler üzerinde gerekli değişiklikleri yapma hususunda
idarelerin takdir yetkisi bulunmaktadır.
Dava konusu düzenleme ile daha önce aile birliği mazeretlerine dayalı olarak
yer değiştirmeye tabi tutulan memurun, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak
ayında alacağı belgeyle belgelendirmek zorunda olması durumu düzenlenmiştir.
Buna göre; idarenin hizmetine ihtiyaç duyacağı personeli belirleyerek bir planlama
dahilinde yapacağı atamalar için daha önce aile birliği mazereti kapsamında
ataması yapılan personelin mazeretinin devam edip etmediğini tespit etmek ve
mazereti devam etmeyenlerin de planlama kapsamına alınmasını sağlamak amacıyla
yaptığı düzenlemede kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından hukuka aykırılık
bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in,12/06/2015
günlü, 29384 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik; "Tanımlar"
başlıklı 4/1. maddesinin (c) bendinde yer alan "her birini" ibaresinin,
"Atama dönemleri" başlıklı 8/1. maddesinde yer alan ''karşılıklı olarak
yer değiştirme suretiyle atanma dahil,'' ibaresinin, "Atamalarda göz önünde
bulundurulacak hususlar" başlıklı 9/1. maddesinin (f) bendinde yer alan
''atama dönemlerinde'' ibaresinin, "İsteğe bağlı yer değiştirmeler"
başlıklı 11. maddesinde eğitim özrüne yer verilmemesine ilişkin eksik düzenlemenin,
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11/9. maddesinde yer alan
''... aile birliği mazeretlerine dayalı olarak yer değiştirmeye tabi tutulan
memur, mazeretinin devam ettiğini her yıl Ocak ayında alacağı belgeyle belgelendirmek
zorundadır'' ibaresinin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
2. 26/02/2010 günlü, 27505 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren
Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarında
Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in,
12/06/2015 günlü, 29384 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik;
"İsteğe bağlı yer değiştirmeler" başlıklı 11/9. maddesinde yer alan
''Sağlık ve'' ibaresinin İPTALİNE,
3. Aşağıda dökümü yapılan ...-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre yarısı
olan ...-TL'nin davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan ...-TL'nin
davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, posta giderinden artan tutarın
kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre
belirlenen ...-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
...-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari
Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 08/05/2024 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.