Sahte diploma ile işe giren '2 yıllık zamanaşımı'ndan yararlanabilir mi?

Danıştay 12. Dairesi, Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde memur olarak görev yapan davacının, lise diplomasının sahte olduğundan bahisle, hakkında yürütülen disiplin soruşturması neticesinde görevine son verilmesi işlemini hukuka uygun buldu.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 18 Ocak 2025 00:10, Son Güncelleme : 13 Ocak 2025 08:44
Sahte diploma ile işe giren '2 yıllık zamanaşımı'ndan yararlanabilir mi?

Davacı: Zamanaşımı vardır

Çüngüş Belediye Başkanlığında 01/02/2016 tarihinde işe başladığı ve disiplin cezasının ise iki yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 01/03/2018 tarihinde tesis edildiği; DİSKİ Genel Müdürlüğünde naklen göreve başladığı 27/03/2017 tarihinin ise zamanaşımının başlangıç tarihi olarak dikkate alınamaz.

Danıştay: Mütemadi suçlarda zamanaşımı temadinin dolduğu tarihtir

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 127. maddesinin ikinci fıkrasında yer verilen hükümle, disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde ceza verilmediği takdirde disiplin cezası verme yetkisinin zamanaşımına uğrayacağı açık bir şekilde düzenlenmiştir. Bununla birlikte, mütemadi (kesintisiz) suçlar yönünden, zamanaşımının ayrıca değerlendirilmesi gerekmekte olup; "disipline aykırı nitelikteki bir fiilin, bir anda sona ermeyip zaman içinde devam etmesi" olarak tanımlanan mütemadi suçta, zamanaşımının başlangıç tarihinin, fiilin başlangıç tarihi yerine temadinin sona erdiği tarih olarak esas alınması gerekmektedir.

Bakılan uyuşmazlıkta, gerçeğe aykırı olarak düzenlenen lise diplomasının davacının özlük dosyasına Çüngüş Belediye Başkanlığına açıktan atanma tarihinde (01/02/2016) girdiği ve dava konusu işlem tarihine (01/03/2018) kadar da bu diplomaya istinaden intibak, terfi veya görevde yükselme mahiyetinde bir atama işlemi tesis edilmediği anlaşılmakta ise de; söz konusu diplomanın idareye sunulması fiilinin, mütemadi suç niteliğinde olduğu, eylemin devam ettiği ve temadinin sona ermediği, bu yönüyle 657 sayılı Kanun'un 127. maddesi kapsamında zamanaşımı sürelerinin dolmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2798
Karar No : 2024/2873

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğünde memur olarak görev yapan davacının, lise diplomasının sahte olduğundan bahisle, hakkında yürütülen disiplin soruşturması neticesinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 125. maddesi uyarınca "Devlet memurluğundan çıkarılmasına" ilişkin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeninin (Yüksek Disiplin Kurulu sıfatıyla) ... tarih ve ... sayılı kararının iptali ile işlem sebebiyle yoksun kaldığı mali ve sosyal haklarının ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; uyuşmazlık konusu olayda, ara kararla davalı idareden davacının son savunmasının alınıp alınmadığının sorulduğu, idarece verilen cevapta, davacının son savunmasının alınmadığının bildirildiği, davalı idarece davacının son savunması alınmadan (davacıya Anayasal bir hak olan savunma hakkı tanınmadan) disiplin cezası verildiği anlaşılmakla tesis edilen dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı; ayrıca, davacı hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 125. maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasının verildiği, ancak davacının eyleminin 125. maddenin birinci fıkrasının (E) bendinin alt bentlerinde sayılan fiil ve hallerden hangisine uyduğunun belirtilmediği görülmekte olup, böyle bir durumun işlemin hukukilik denetimini varsayımsal hale getireceği ve bunun da hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmayacağının açık olduğu; bu durumda, davacıya isnat edilen eyleme karşılık gelen Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve halin 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin alt bentlerinde yer alan tanımlardan hangisine uyduğunun açıkça ortaya konulması gerekirken, herhangi bir madde ve bent belirtilmeksizin 125. madde uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemde bu yönüyle de hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; uyuşmazlıkta, dava konusu işlemin hukuki sebebinin, işlemde gösterildiği biçimde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri olarak kabul edilmesi halinde, davacının atanmasına ilişkin 14/03/2017 tarihli işlemde olduğu gibi 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un 11. maddesine göre memur statüsündeki davacıyı atama yetkisinin genel müdürlük makamında olması nedeniyle, davacının 657 sayılı Kanun'un 98. maddesi gereğince görevine son verilmesine ilişkin işlemin de yetkide paralellik ilkesi gereği atamaya yetkili amir olan genel müdür tarafından tesis edilebileceğinden, Büyükşehir Belediye Encümeni tarafından tesis edilen dava konusu göreve son verme işleminde yetki yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı; öte yandan, dava konusu işlemin hukuki sebebinin, yine işlemde gösterildiği biçimde 657 sayılı Kanun'un 125. maddesi uyarınca bir disiplin cezası olarak Devlet memurluğundan çıkarılması biçiminde kabul edilmesi halinde ise, dosyada yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacıya isnat edilen sahte diploma tanzim etmek veya kullanmak eyleminin en geç davacının 01/02/2016 tarihinde Çüngüş Belediye Başkanlığına atanması sırasında gerçekleşmiş olduğunun anlaşıldığı, buna karşılık dava konusu cezalandırma işleminin ise 01/03/2018 tarihinde tesis edildiği; bu durumda, isnat edilen eylemin işlenildiği tarihten itibaren iki yıl geçtikten sonra tesis edilmiş olduğundan, ceza verme yetkisinin 657 sayılı Kanun'un 127. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış olması nedeniyle anılan işlemde bu yönden de hukuka uygunluk bulunmadığı; diğer taraftan, ataması yapılarak göreve başlamış olan bir Devlet memurunun, 657 sayılı Kanun'un 48. maddesinde belirtilen öğrenim şartlarını taşımadığının sonradan anlaşılması halinde, aynı Kanun'un 98. maddesinin (b) bendi uyarınca belirlenen bağlı yetki çerçevesinde yetkili amir tarafından işlem yapılarak görevine son verileceğinin de açık olduğu gerekçesiyle istinaf başvurularının gerekçeli olarak reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
Davalı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından; fiil ve fail belli olmadan 2 yıllık zamanaşımı süresinin başladığından söz edilemeyeceği, aksi halde eylemin cezasız kalacağı; ayrıca, Çüngüş Belediye Başkanlığı yönünden ceza verme zamanaşımının işe başladığı 01/02/2016 tarihinden, DİSKİ yönünden ise naklen atandığı 27/03/2017 tarihinden başlayacağının kabulü gerektiği; işlemin 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi kapsamında tesis edildiği; dava konusu işlemde yetki ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı DİSKİ Genel Müdürlüğü tarafından; davacının ibraz ettiği lise diplomasının sahte olduğunun tespit edilmesi üzerine, disiplin soruşturması sonucunda, 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendi kapsamında dava konusu işlemin tesis edildiği, Danıştayın emsal kararlarında belirtildiği üzere, sahte diploma ile hile yapmak suretiyle, iş başvurusunda bulunan davacının, bu diploma ile yapılan atama ve nakil işleminin davacı lehine kazanılmış hak doğurmayacağı ve süre sınırlaması olmaksızın atama işleminin her zaman geri alınabileceği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
657 sayılı Kanun'un 98. maddesi kapsamında göreve son verme işlemi tesis edilmesi hususunda, usulde paralellik ilkesi uyarınca, DİSKİ Genel Müdürü yetkili olup, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeninin yetkisinin bulunmadığı; ayrıca, Çüngüş Belediye Başkanlığında 01/02/2016 tarihinde işe başladığı ve disiplin cezasının ise iki yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 01/03/2018 tarihinde tesis edildiği; DİSKİ Genel Müdürlüğünde naklen göreve başladığı 27/03/2017 tarihinin ise zamanaşımının başlangıç tarihi olarak dikkate alınamayacağı; esas yönünden, uzman erbaş olarak görev yapmakta iken kendi isteğiyle görevinden ayrıldığı ve 657 sayılı Kanun'un 92. maddesi kapsamında Çüngüş Belediye Başkanlığında memur olarak göreve başladığı; memuriyete başlaması için lise mezunu olma koşulu bulunmadığı, dolayısıyla lise diplomasına dayanılarak iş başvurusu yapmadığı, sahte diplomadan bilgisinin olmadığı ve söz konusu diplomanın meslek yaşamına hiç bir etkisinin bulunmadığı, bu diplomaya dayanılarak herhangi bir kadroya ataması yapılmadığı gibi derece ve kademesinin de yükseltilmediği; dava konusu işlemde usul ve esas yönünden mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek, temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarelerin yürütmenin durdurulması istemleri hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davacı, 13/06/2003 tarihinde Çüngüş Yatılı İlköğretim Bölge Okulundan mezun olmuş, ilköğretim mezunu olarak 04/07/2011 tarihinde Jandarma Genel Komutanlığına sözleşmeli uzman jandarma çavuş olarak atanmış ve 31/12/2015 tarihinde kendi isteğiyle sözleşmesini yenilemeyerek bu görevinden ayrılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 92. maddesi kapsamında, 01/02/2016 tarihinde açıktan atama suretiyle Diyarbakır ili, Çüngüş Belediye Başkanlığında genel idare hizmetleri sınıfında memur olarak göreve başlamış, daha sonra 27/03/2017 tarihinde DİSKİ Genel Müdürlüğüne naklen geçiş yapmıştır.
Davacı, DİSKİ Genel Müdürlüğünde görevine devam etmekte iken, özlük dosyasında yer alan lise diplomasının teyidinin yapılması için ... tarih ve ... sayılı yazıyla, davacıya ait diplomanın Açık Öğretim Lisesi tarafından verilip verilmediği Milli Eğitim Bakanlığına sorulmuş, anılan Bakanlıkça gönderilen ... tarih ve ... sayılı cevabi yazıda, davacının Açık Öğretim Lisesine kayıtlı olmadığı bildirilmiş, bunun üzerine davacı hakkında ... tarih ve ... sayılı olurla soruşturma başlatılmıştır.
Soruşturma sonucu düzenlenen 24/01/2018 tarihli raporda; davacının, Çüngüş Belediye Başkanlığına memur olarak atanması sırasında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 97. maddesinde belirtilen 6 aylık bekleme süresine uymadığından ve yine Çüngüş Belediye Başkanlığına memur olarak atanması sırasında ibraz ettiği lise diplomasının sahte olduğu tespit edildiğinden bahisle, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 125. maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarılmasının ve sahte evrak düzenlemek suçundan dolayı suç duyurusunda bulunulmasının teklif edilmesi üzerine, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeni (Yüksek Displin Kurulu sıfatıyla) tarafından, soruşturma raporunda getirilen teklif doğrultusunda, davacının, 657 sayılı Kanun'un 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 125. maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarılmasına karar verilmesi üzerine, temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Öte yandan, ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla "resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği" gerekçesiyle davacının beraatine hükmedilmiş ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusu da ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla esastan reddedilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun
un 1. maddesinde; "...İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi, İstanbul Büyük Şehir Belediyesine bağlı müstakil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haiz bir kuruluştur. İSKİ personeli 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerine tabidir.", 11. maddesinde; "... Genel Müdürün görevleri şunlardır: ...ı) Yönetim Kurulunca atamalar dışında kalan memurları atamak..." ve Ek 5. maddesinde de; "Bu Kanun diğer büyükşehir belediyelerinde de uygulanır." kuralları yer almıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 41. maddesinde, "Genel olarak ortaokulu bitirenler memur olabilirler. Ortaokul mezunlarından istekli bulunmadığı takdirde ilkokulu bitirenlerin de alınması caizdir. Bir sınıfta belli görevlere atanabilmek veya bu görevlerde belli derecelere yükselebilmek için, kuruluş kanunları veya bu kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve kuruluş kanunlarına dayanılarak çıkarılacak yönetmelikler ile işin gereğine göre daha yüksek öğrenim dereceleri veya muayyen fakülte, okul veya öğrenim dallarını veya meslek içi veya meslekle ilgili eğitim programlarını bitirmiş olmak veya yabancı dil bilmek gibi şartlar konulabilir.",
"Genel ve özel şartlar" başlıklı 48. maddesinde; "Devlet memurluğuna alınacaklarda aşağıdaki genel ve özel şartlar aranır.
A) Genel şartlar: ...
3. Bu Kanunun 41 nci maddesindeki öğrenim şartlarını taşımak,...
B) Özel şartlar:
1. Hizmet göreceği sınıf için 36 ve 41 nci maddelerde belirtilen öğretim ve eğitim kurumlarının birinden diploma almış olmak,
2. Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak." kuralları yer almıştır.
Anılan Kanun'un "Memurluğun sona ermesi" başlıklı 98. maddesinde; "Devlet memurlarının
a) Bu kanun hükümlerine göre memurluktan çıkarılması;
b) Memurluğa alınma şartlarından her hangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi; ...
hallerinde memurluğu sona erer." kuralına yer verilmiştir.
657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinde; "Devlet memurluğundan çıkarma: Bir daha Devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarmaktır. ..." hükmüne yer verilerek, Devlet memurluğundan çıkarma cezası gerektiren fiil ve haller, anılan maddede sayma yoluyla (bentler halinde) tek tek belirlenmiştir.
Ayrıca, söz konusu Kanun'un "Zamanaşımı" başlıklı 127. maddesinde; "Bu Kanunun 125 inci maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren; ...
b) Memurluktan çıkarma cezasında altı ay içinde disiplin kovuşturmasına,
Başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar.
Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar." kuralı yer almıştır.
Öte yandan, 17/09/1982 tarih ve 8/5336 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin işlem tarihinde yürürlükte olan 4. maddesinin (V-D) bendinde; "Mahalli idarelerin yüksek disiplin kurulu, İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kuruludur. Ancak, büyük şehir belediye başkanlıklarında bu kurullar büyük şehir belediye encümeninden teşekkül eder." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğünde memur olarak görev yapan davacının, lise diplomasının sahte olduğundan bahisle, hakkında yürütülen disiplin soruşturması neticesinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 125. maddesi uyarınca "Devlet memurluğundan çıkarılması"na ilişkin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeninin (Yüksek Disiplin Kurulu sıfatıyla) 01/03/2018 tarih ve 366 sayılı kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı; dava konusu işlemde "657 sayılı Kanun'un 98. maddesinin (a) ve (b) bentleri kapsamında göreve son verme" ve "125. maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası" olmak üzere iki ayrı sebep gösterildiğinden bahisle, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararıyla, söz konusu iki sebep yönünden, ayrı ayrı hukuka uygunluk incelemesi yapılması nedeniyle, temyiz incelemesinin de bu iki sebep yönünden ayrı ayrı yapılması gerekmektedir.
Bölge İdare Mahkemesi kararı, "göreve son verme" yönünden incelendiğinde;
Dava konusu edilen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeninin (Yüksek Disiplin Kurulu sıfatıyla) 01/03/2018 tarih ve 366 sayılı işleminde, 657 sayılı Kanun'un 98. ve 125. maddelerine değinilmiş ise de; söz konusu işlemin, disiplin hukuku kurallarına göre yürütülen disiplin soruşturması neticesinde ve Yüksek Disiplin Kurulunca tesis edildiği; ayrıca, dava konusu işlemde "nitelik kaybı nedeniyle göreve son verme" yönünden de değerlendirme yapıldığı görülmekle birlikte, bu hususta işlem tesis edilmediği; kesin ve yürütülebilir nitelikteki icrai işlemin "Devlet memurluğundan çıkarılması işlemi" (bir başka ifadeyle Devlet memurluğundan çıkarma cezası) olduğu dikkate alındığında; dava konusu Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümeni (Yüksek Disiplin Kurulu sıfatıyla) kararının, nitelik kaybı nedeniyle göreve son verme işlemi olmadığı, "Devlet memurluğundan çıkarma cezası" mahiyetinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bu nedenle, "göreve son verme işleminde usulde paralellik ilkesi gereği DİSKİ Genel Müdürü yetkili olduğundan, Yüksek Disiplin Kurulunca tesis edilen işlemde yetki yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı" gerekçesiyle verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararı, "zamanaşımı" yönünden incelendiğinde;
Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesi için kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup; memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle subjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi, kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması yönünden objektif ve kamusal öneme sahiptirler.
Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, zamanaşımı, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatta belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konuyla ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır.
Kural olarak, yargı mercileri tarafından, disiplin cezalarına yönelik yapılan hukuka uygunluk incelemesinde; işin esasına geçilmeden önce, disiplin hukuku yönünden usul kurallarına uyulup uyulmadığının belirlenmesi gerekmekte olup; usul kuralları yönünden yapılacak incelemede de, ilk önce soruşturma açma ve disiplin ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığının belirlenmesi; zamanaşımının söz konusu olmadığının tespiti halinde ise, diğer usul kuralları (son savunmanın alınması, yetkili makamca cezanın verilmesi gibi) yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 127. maddesinin ikinci fıkrasında yer verilen hükümle, disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde ceza verilmediği takdirde disiplin cezası verme yetkisinin zamanaşımına uğrayacağı açık bir şekilde düzenlenmiştir. Bununla birlikte, mütemadi (kesintisiz) suçlar yönünden, zamanaşımının ayrıca değerlendirilmesi gerekmekte olup; "disipline aykırı nitelikteki bir fiilin, bir anda sona ermeyip zaman içinde devam etmesi" olarak tanımlanan mütemadi suçta, zamanaşımının başlangıç tarihinin, fiilin başlangıç tarihi yerine temadinin sona erdiği tarih olarak esas alınması gerekmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta, gerçeğe aykırı olarak düzenlenen lise diplomasının davacının özlük dosyasına Çüngüş Belediye Başkanlığına açıktan atanma tarihinde (01/02/2016) girdiği ve dava konusu işlem tarihine (01/03/2018) kadar da bu diplomaya istinaden intibak, terfi veya görevde yükselme mahiyetinde bir atama işlemi tesis edilmediği anlaşılmakta ise de; söz konusu diplomanın idareye sunulması fiilinin, mütemadi suç niteliğinde olduğu, eylemin devam ettiği ve temadinin sona ermediği, bu yönüyle 657 sayılı Kanun'un 127. maddesi kapsamında zamanaşımı sürelerinin dolmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, "ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğradığı" gerekçesiyle verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarelerin temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurularının gerekçeli olarak reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan ...-TL yürütmeyi durdurma harcının davalı idarelere ayrı ayrı olmak üzere iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, kesin olarak, 04/06/2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber