Danıştay'dan Ceza Soruşturması Yetkilerine Dair Kritik Karar

Danıştay Birinci Dairesi, üniversitelerde yürütülen ceza soruşturmasının Cumhuriyet savcılıklarında yürütülen ceza soruşturmalarıyla eşdeğer nitelikte olduğu, Adli Tıp Kurumu dahil, kurum ve kuruluşların soruşturmacıya istediği bilgi belgeleri vermesi ve rapor düzenlemesi gerektiğine karar verdi!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 26 Mart 2025 00:10, Son Güncelleme : 24 Mart 2025 12:32
Danıştay'dan Ceza Soruşturması Yetkilerine Dair Kritik Karar

Dava konusu olayda, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü Sınıf Öğretmenliği Programı öğrencisinin mezun olmadığı halde adına geçici mezun belgesi düzenlenmek suretiyle 2.3.2006-20.10.2016 tarihleri arasında 10 yılı aşkın sürece sözleşmeli öğretmenlik yaptığı tespit edilmiştir.

Bunun üzerine, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53 üncü maddesi kapsamında başlatılan ceza soruşturması doğrultusunda diplomada sorumluluğu bulunanlar hakkında men-i muhakeme kararı verilmiştir.
Danıştay Birinci Dairesi ise sahte belge düzenlendiği tarihte görevli olanların tamamının yürütülen soruşturma kapsamında tespit edilmediği, ayrıca imzaların kriminal incelemesi için Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesine gönderilmek suretiyle gereken rapor alınmadığı, Adli Tıp Kurumunun talebe cevap vermekle yükümlü olduğunu hükmetmiştir.

Ayrıca, 2547 sayılı Kanun'un 53/c maddesi gereğince yapılan ceza soruşturmasının Cumhuriyet başsavcılıklarınca yürütülen ceza soruşturmalarıyla eşdeğer nitelikte olduğu, soruşturmacının delil toplamak için geniş yetkilere sahip bulunduğu, kişilerin Cumhuriyet başsavcılıklarının talep ettiği her türlü bilgi ve belgenin, delilin soruşturmacılara da verilmesi gerektiği, talep edilen imza ve yazı incelemesinin bir ceza soruşturması işlemi olduğu, bu çerçevede Adli Tıp Kurumu tarafından kamu kurum ve kuruluşları tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirileceği hususları da hatırlatılarak Adli Tıp Kurumundan tekrar talepte bulunulması gerektiğinin altı çizilmiştir.


T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/1864
Karar No : 2023/1762


K A R A R
Şüpheliler:
1- . - Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanı
2- . - Aynı Daire Başkanlığında Memur
3- . - Aynı Daire Başkanlığında Memur

Suçları : Fatih Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği Programı öğrencisi . mezun olmadığı halde, adı geçenin mezun olduğuna dair gerçeğe aykırı 12.8.2005 tarih ve 312 sayılı geçici mezuniyet belgesini düzenlemek suretiyle resmi belgede sahtecilik yapmak.
Suç Tarihi : 2005 Yılı.
İncelenen Karar : Trabzon Valiliği İl İdare Kurulunun 7.6.2023 tarih ve 1 sayılı men-i muhakeme kararı.
Karara İtiraz Eden : Yok.
İnceleme Nedeni : Yasa gereği kendiliğinden.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğünün 8.11.2023 tarih ve E.13156 sayılı yazısı ekinde gönderilen soruşturma dosyası ile yukarıda belirtilen İl İdare Kurulu kararı, Tetkik Hakimi ..............'in açıklamaları dinlenildikten sonra 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53'üncü maddesi uyarınca incelendi;

Gereği Görüşülüp Düşünüldü:
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53'üncü maddesinin (c) bendi uyarınca görevlendirilen soruşturmacının, öncelikle suç konusu eylemleri ve bu eylemlerde illiyet bağı bulunan şüphelileri isim ve unvanlarıyla belirlemesi, şikayetçilerin, şüphelilerin ve varsa tanıkların ifadelerini alması, suçla ilgili lehte ve aleyhte tüm delilleri toplaması, gerekirse bilirkişi incelemesi, kriminolojik ve benzeri incelemeleri yaptırması, buna ilişkin belgeleri sırasıyla fezlekeye eklemesi, şikayet dilekçelerinden başlayarak yaptığı soruşturmada elde ettiği tüm bilgi ve belgeleri değerlendirerek hazırlayacağı fezleke ile gerekçesini belirtmek suretiyle ulaştığı kanaate göre şüphelilerin men-i muhakemeleri veya lüzum-u muhakemeleri şeklinde ayrı ayrı teklif getirmesi, yetkili kurulun da iddia konusu suçun şüphelilerle illiyet bağını irdelemek suretiyle bir karar vermesi gerekmektedir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "İfade veya sorgu için çağrı" başlıklı 145'inci maddesinde ifadesi alınacak veya sorgusu yapılacak kişinin davetiye ile çağrılacağı, çağrılma nedeninin açıkça belirtileceği ve gelmezse zorla getirileceğinin yazılacağı; Kanunun "İfade ve sorgunun tarzı" başlıklı 147'nci maddesinde, şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde hangi hususlara uyulacağının düzenlendiği, buna göre, şüpheli veya sanığın kimliğinin saptanacağı, kendisine yüklenen suçun anlatılacağı, müdafi seçme hakkının bulunduğunun ve onun hukuki yardımından yararlanabileceğinin, müdafiin ifade veya sorgusunda hazır bulunabileceğinin, müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirileceğinin hatırlatılacağı, ayrıca ifade ve sorgu işlemlerinin kaydında, teknik imkanlardan yararlanılacağı, ifade veya sorgunun bir tutanağa bağlanacağı, 5271 sayılı Kanunun "Tanıkların çağrılması" başlıklı 43'üncü maddesinde ise, tanıkların çağrı kağıdı ile çağrılacağı ve çağrı kağıdında gelmemenin sonuçlarının bildirileceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, Fatih Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği Programı öğrencisi . adına gerçeğe aykırı 12.8.2005 tarih ve 312 sayılı geçici mezuniyet belgesinin düzenlendiği, adı geçenin bu belgeyi kullanarak 2.3.2006-20.10.2016 tarihleri arasında sözleşmeli öğretmenlik yaptığı, mezun olmadığı halde resmi belge düzenlettirerek ve Üniversite mührü koyarak ya da koydurarak gerçeğe aykırı belgeyi kullanıp 10 yıl öğretmenlik yaptığı gerekçesiyle Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 7.11.2019 tarih ve E:2017/70, K:2019/778 sayılı kararıyla, adı geçen hakkında dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyet kararı verildiği, ayrıca belge üzerinde Üniversite mührü bulunduğu anlaşıldığından, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verilerek Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 8.11.2019 tarih ve E:2017/70 sayılı yazısıyla suç duyurusunda bulunulduğu, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 3.12.2019 tarih ve Soruşturma No:2019/14632, Karar No:2019/37 sayılı görevsizlik kararıyla resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarından gereği için evrakın Rektörlüğe gönderildiği, Rektörlükçe başlatılan soruşturma sonucunda da, Trabzon Valiliği İl İdare Kurulunun 19.8.2020 tarih ve 2 sayılı kararı ile şüphelilerin men-i muhakemelerine karar verildiği, anılan kararın Dairemizin 8.12.2020 tarih ve E:2020/1619, K:2020/1550 sayılı kararıyla bozulduğu, kararımızda, şüpheli ve tanık ifadelerinin mevzuata uygun olarak alınması, 12.8.2005 tarih ve 312 sayılı geçici mezuniyet belgesinde bulunan imzanın incelenerek tahlil edilmesi için belgenin aslının temin edilmesi, . adına atılan imzanın adı geçene ait olmadığının iddia edildiği göz önüne alınarak bütün şüphelilerin ve söz konusu belgenin düzenlendiği tarihte Öğrenci İşleri Daire Başkanlığında geçici mezuniyet belgesi düzenlenmesi, onaylanması ve mühürlenmesi sürecinde görevli bütün personelin şüpheli sıfatıyla soruşturma kapsamına alınmaları, bu kişilerin ayakta, oturarak, sağ ve sol el ıslak imza ve yazı örneklerinin alınması, bu kişilere ait örnekleme yoluyla seçilecek bazı resmi belgelerdeki imza örnekleri de eklenerek Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesine gönderilmek suretiyle söz konusu geçici mezuniyet belgesinde . adına atılan imzanın .'e ya da diğer şüphelilere ait olup olmadığı hususunu netleştiren rapor alınması, kapsamlı bir inceleme yapılması, iddiaların açık ve somut olarak aydınlatılması, belgedeki imzanın şüphelilere ait olup olmadığının belirlenmesi, anılan inceleme sonucunda bu imzanın şüphelilere ait olmadığının belirlenmesi halinde, soruşturmada, bu belgedeki imzanın kime ait olduğu hususunun araştırılması ve tespit edilmesi, belirtilen eksiklikler giderilerek gecikmeksizin ve sürüncemede bırakılmadan yeniden soruşturma yapılması için dosyanın Rektörlüğe iadesine karar verildiği tespit edilmiştir.
Anılan kararımızdan sonra yeniden yapılan soruşturmada, kararımızın gereklerinin eksiksiz olarak yerine getirilmediği, . adına atılan imzanın adı geçene ait olmadığının iddia edildiği göz önüne alınarak bütün şüphelilerin ve söz konusu belgenin düzenlendiği tarihte Öğrenci İşleri Daire Başkanlığında geçici mezuniyet belgesi düzenlenmesi, onaylanması ve mühürlenmesi sürecinde görevli bütün personelin belirlenmediği, bu kişilerin şüpheli sıfatıyla soruşturma kapsamına alınmadıkları, örneğin, .'ın ve .'in şüpheli sıfatıyla ifadeleri alınmasına rağmen, haklarında fezlekede teklif getirilmediği ve Kurul tarafından karar verilmediği, ayrıca, ., ., . ve .'ın ıslak imza ve yazı örnekleri temin edildiği halde, bu kişilerin şüpheli sıfatıyla soruşturmaya dahil edilmedikleri, öte yandan, Rektörlüğün 11.2.2023 tarih ve 10165 sayılı yazısıyla, ., ., ., . ve .'ın ayakta, oturarak, sağ ve sol el ıslak imza ve yazı örnekleri ile sadece .'e ait örnekleme yoluyla seçilen bazı resmi belgelerdeki imza örnekleri de eklenerek Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesine gönderildiği, söz konusu geçici mezuniyet belgesindeki imzanın .'e ait olup olmadığı, imzanın adı geçene ait olmaması durumunda kime ait olabileceği hususunun tespitinin istenildiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 23.2.2023 tarih ve 2023/744 sayılı yazısıyla, Adli Tıp Kurumu Kanun'un 2'nci maddesinin (a) bendi "Mahkemeler ile Hakimlikler ve Savcılıklar tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirmek" hükmü gereğince işlem yapılamadığı ve söz konusu talebin mahkeme ve Cumhuriyet başsavcılıklarınca yapılması halinde işlem yapılabileceği hususunun Rektörlüğe bildirildiği, Rektörün 9.3.2023 tarih ve 10442 sayılı yazısıyla söz konusu talebin Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, Başsavcılığın 23.3.2023 tarih ve Soruşturma No:2019/14632 sayılı yazısıyla Rektörlüğe, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanun'un 53'üncü maddesi kapsamında üniversite görevlisi olan şüpheliler hakkında gerek ilk soruşturma gerekse son soruşturmanın açılmasına dair lüzum-u muhakeme kararının verilmesinde üniversite yönetim kurulu üyeleri arasından oluşturulacak üç kişilik kurulun görevli olduğu, lüzum-u muhakeme kararının iddianame yerine geçen belgelerden olması nedeniyle gerek ilk soruşturma aşamasında gerekse son soruşturma aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığının bir görev ve yetkisinin bulunmadığı, talep edilen imza ve yazı incelemesinin de bir soruşturma işlemi olduğu, 15.7.2018 tarih ve 30479 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 3/1-a maddesinde belirtildiği üzere "Mahkemeler, hakimlikler ve savcılıklar ile Kurumun uygun gördüğü alanlarda kamu kurum ve kuruluşları tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirmek" görevi gereğince Adli Tıp Kurumu tarafından kamu kurum ve kuruluşları tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirileceği, bu itibarla ilgili Cumhurbaşkanlığı kararnamesi hatırlatılarak Adli Tıp Kurumundan tekrardan talepte bulunulmasının usul ve yasaya uygun olacağı kanaatine varıldığı belirtilerek talebin yerine getirilemediğinin belirtildiği, buna karşın soruşturmacı tarafından Adli Tıp Kurumundan tekrar talepte bulunulmadan soruşturmanın tamamlandığı, böylece soruşturma konusu belgedeki imzanın kime ait olduğu hususunun aydınlatılmadığı, oysa 2547 sayılı Kanun'un 53/c maddesi gereğince yapılan ceza soruşturmasının Cumhuriyet başsavcılıklarınca yürütülen ceza soruşturmalarıyla eşdeğer nitelikte olduğu, soruşturmacının delil toplamak için geniş yetkilere sahip bulunduğu, kişilerin Cumhuriyet başsavcılıklarının talep ettiği her türlü bilgi ve belgenin, delilin soruşturmacılara da verilmesi gerektiği, talep edilen imza ve yazı incelemesinin bir ceza soruşturması işlemi olduğu, bu itibarla ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Adli Tıp Kurumunun görevleri başlıklı 3/1-a maddesi gereğince Adli Tıp Kurumu tarafından kamu kurum ve kuruluşları tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirileceği hususları da hatırlatılarak Adli Tıp Kurumundan tekrar talepte bulunulması gerektiği, soruşturmanın belirtilen eksiklikle tamamlandığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, kararımız gereklerinin ivedi ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerektiğine dikkat edilerek yeniden yapılacak soruşturmada, . adına atılan imzanın adı geçene ait olmadığının iddia edildiği göz önüne alınarak bütün şüphelilerin ve söz konusu belgenin düzenlendiği tarihte Öğrenci İşleri Daire Başkanlığında geçici mezuniyet belgesi düzenlenmesi, onaylanması ve mühürlenmesi sürecinde görevli bütün personelin belirlenmesi, bu kişilerin şüpheli sıfatıyla soruşturma kapsamına alınmaları, şüphelilerin ve tanıkların 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa uygun olarak ifadelerinin alınması, suçlarla ilgili tüm delillerin toplanması, adı geçen öğrencinin mezuniyetine ilişkin bilgisayar sistemi üzerinden transkript ve mezuniyet belgesi alınıp alınmadığı, alındıysa kimin bilgisayarından kime ait şifre ile alındığının belirlenmesi, öte yandan, Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin E:2017/70 sayılı dosyasından temin edilen 1.10.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda, inceleme konusu belge üzerinde bulunan imzanın .'ün eli ürünü olup olmadığı hususunda sağlıklı bir değerlendirme yapılarak rapor düzenlenebilmesi için inceleme konusu belgenin düzenleme tarihine yakın ve tercihen bu tarihten önce başka amaçlarla atmış olduğu bol ve samimi imzalarını içerir belgelerin; muhtarlıklar, noterler, bankalar, seçim kurulları, tapu ve vergi daireleri, nüfus müdürlükleri, evlendirme dairesi, dernekler ve vakıflar, vb. gibi çeşitli kurum ve kuruluşlardan temin edilerek mevcut belgeler ile birlikte gönderilmesinin istenildiği hususu da dikkate alınarak tüm şüphelilerin ayakta, oturarak, sağ ve sol el ıslak imza ve yazı örneklerinin alınması, tüm şüphelilere ait suç tarihine yakın tarihleri içeren örnekleme yoluyla seçilecek bazı resmi belgelerin asılları, . tarafından imzalanan ve Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı mührünü içeren resmi belgelerin asılları ile alınan imza ve yazı örnekleri eklenerek Adli Tıp Kurumuna başvurulması, 2547 sayılı Kanun'un 53/c maddesi gereğince yapılan ceza soruşturmasının Cumhuriyet başsavcılıklarınca yürütülen ceza soruşturmalarıyla eşdeğer nitelikte olduğu, soruşturmacının delil toplamak için geniş yetkilere sahip bulunduğu, kişilerin Cumhuriyet başsavcılıklarının talep ettiği her türlü bilgi ve belgenin, delilin soruşturmacılara da verilmesi gerektiği, talep edilen imza ve yazı incelemesinin bir ceza soruşturması işlemi olduğu, bu itibarla ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Adli Tıp Kurumunun görevleri başlıklı 3/1-a maddesi gereğince Adli Tıp Kurumu tarafından kamu kurum ve kuruluşları tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş bildirileceği hususları da hatırlatılarak Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesine gönderilmek suretiyle söz konusu geçici mezuniyet belgesinde . adına atılan imzanın .'e ya da diğer şüphelilere, mührün Üniversiteye ait olup olmadığı hususunu netleştiren rapor alınması, soruşturma konusu belgedeki imzanın şüphelilere, mührün Üniversiteye ait olup olmadığının belirlenmesi, anılan inceleme sonucunda imzanın şüphelilere ait olmadığının belirlenmesi halinde, soruşturmada, bu belgedeki imzanın kime ait olduğu hususunun araştırılması ve bu kişinin tespit edilmesi suretiyle yeniden soruşturma yapılarak usulüne uygun bir fezleke düzenlenmesi, Yetkili Kurul tarafından da suçla şüpheliler arasında illiyet bağı kurularak ve gerekçesi belirtilerek şüpheliler hakkında men-i muhakeme veya lüzum-u muhakeme yolunda bir karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, eksik incelemeyle yapılan soruşturma esas alınarak verilen Trabzon Valiliği İl İdare Kurulunun 7.6.2023 tarih ve 1 sayılı men-i muhakeme kararının bozulmasına, Daire kararımızın gereklerinin yerine getirilmemesi durumunda ilgililerin cezai sorumluluğunun doğabileceği ve ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulacağı hatırlatılarak, yukarıda belirtilen eksiklikler ivedilikle tamamlanmak suretiyle usulüne uygun olarak yapılacak soruşturma üzerine yeniden düzenlenecek fezleke dikkate alınarak Yetkili Kurulca yeni bir karar verilmesi, verilecek kararın türüne göre şikayetçiye ve şüphelilere gerekli bildirimler yapıldıktan sonra yazılı tebligat alındıları ile birlikte Yasa gereği veya itiraz edilmesi halinde itiraz dilekçeleri de eklenerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın karar ekli olarak Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne iadesine, kararın bir örneğinin Trabzon Valiliğine gönderilmesine 23.11.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber