İDDK'dan ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin hizmet süresine ilişkin önemli karar
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Aksaray Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında araştırma görevlisi kadrosunda olup, 2547 sayılı Kanun'un 35. maddesi uyarınca kadrosu birleştirilmiş yüksek lisans-doktora eğitimini (bütünleşik doktora) yapmak üzere Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsüne aktarılan davacının kadrosu ile ilişiği kesilmesine ilişkin işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının iadesine karar verilmesine ilişkin davayı karara bağladı.

İDDK, ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik sürelerinin hesaplanması ile araştırma görevliliği kadrosunda azami bulunma sürelerinin hesaplanmasında uygulanacak sürelerin farklı olduğunu belirtti.
İDDK: İki farklı süre öngörülmüştür
ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik
sürelerinin hesaplanmasında Geçici 67. maddeden yararlanmalarını engelleyen
ya da sınırlandıran bir düzenleme bulunmaması nedeniyle bu kapsamda yer alan
araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik sürelerinin hesaplanmasında
Geçici 67. maddenin uygulanmasının mümkün olmasına karşın; araştırma görevliliği
kadrosunda azami bulunma sürelerinin hesaplanmasında, açık hüküm olmaması ve
bu konuda başkaca lehe bir düzenlemenin bulunmaması nedeniyle 2547 sayılı Kanun'un
Geçici 67. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Diğer bir anlatımla; istisnai bir program olan ÖYP kapsamında, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'a tabi olarak atanan araştırma
görevlilerinin, lisansüstü eğitim nedeniyle öğrencilikte azami bulunma süreleri
ile araştırma görevliliği kadrosunda bulunma sürelerinin farklı şekilde değerlendirilmesi
gerekmektedir. ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 2. fıkrası uyarınca
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği gereğince azami süre içinde çalışmalarını
tamamlayamamaları nedeniyle kadrolarıyla ilişiklerinin kesilmesi, kadronun amacı
dışında uzun sürelerle kullanılmasının engellenmesi, kaynaklardan etkin ve verimli
şekilde faydalanılması amacı taşımaktadır. Aksinin kabul edilmesi durumunda,
bu kapsamdaki araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitimde başarısızlıklarının
ödüllendirilmesine yol açacağı açıktır.
Davacının ilişiği 9 sene dolmadan kesilmiştir.
Olayda, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, birleştirilmiş
yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora) 18/08/2008 tarihinde kayıt
yaptıran davacının, Aksaray Üniversitesi Rektörlüğünün 20/10/2008 tarihli oluru
ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atandığı, lisansüstü eğitimine
devam ettiği aşamada, 01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 19. maddesinin 06/02/2013 tarih
ve 28551 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirildiği ve
doktora programını tamamlama süresinin lisans derecesi ile kabul edilenler için
azami dokuz yıl olarak belirlendiği, anılan Yönetmelik değişikliğinde aksine
bir düzenlemenin ya da bir geçiş hükmünün bulunmadığı dikkate alındığında, davacının
azami öğrenim süresinin dokuz yıl olarak hesaplanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, birleştirilmiş yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora)
18/08/2008 tarihinde kayıt yaptıran davacının azami süresinin 18/08/2017 tarihinde
dolacağı açık olduğundan, henüz bu süre dolmadan önce tesis edilen 14/04/2017
tarihli dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2024/486
Karar No: 2024/2825
İSTEMİN KONUSU:
... Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:...
sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
Aksaray Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında araştırma görevlisi kadrosunda
olup, 2547 sayılı Kanun'un 35. maddesi uyarınca kadrosu birleştirilmiş yüksek
lisans-doktora eğitimini (bütünleşik doktora) yapmak üzere Hacettepe Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsüne aktarılan davacının, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına
İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 2. fıkrası ve Yükseköğretim Yürütme
Kurulunun 07/03/2017 tarihli kararının 3. maddesi uyarınca kadrosu ile ilişiği
kesilmesine ilişkin işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal
ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla;
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun Geçici 67. maddesi ile 20/04/2016 tarih
ve 29690 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin
17. maddesinin 1. fıkrasında yer alan kurallar aktarılarak,
Dosyanın incelenmesinden; Aksaray Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde Öğretim
Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında 20/10/2008 tarihinden itibaren araştırma
görevlisi olarak çalışmakta iken ilişiği kesilen davacının, birleştirilmiş yüksek
lisans-doktora programı kapsamında Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsüne
görevlendirildiği ve 18/08/2008 tarihinde yüksek lisans-doktora eğitimine başladığı,
azami sürede birleştirilmiş yüksek lisans-doktora eğitimini tamamlayamamış olmasından
dolayı davacının kadrosunun YÖK tarafından tekrar Aksaray Üniversitesine 16/11/2016
tarihinde iadesine karar verildiği ve davacının kadrosu ile ilişiğinin kesilmesine
ilişkin dava konusu 14/04/2017 tarihli işleminin tesis edilmesi üzerine bakılan
davanın açıldığının anlaşıldığı,
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının 2547 sayılı Kanun'a eklenen geçici 67. madde
ve 44/c maddesi ile getirilen yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği 2014 yılı
itibarıyla yüksek öğrenimine devam ettiği taraflar arasında tartışmasız olduğu,
bahse konu geçici 67. madde ile getirilen düzenlemeye göre ise, bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında kayıtlı olan öğrenciler
bakımından azami süre hesabında daha önceki öğrenim sürelerinin dikkate alınmayacağının
hüküm altına alındığı,
29/07/2015 tarihli YÖK Yürütme Kurulu toplantısında, 2547 sayılı Kanun'a eklenen
geçici 67. madde ile getirilen hükmün ÖYP, 50/d ve 35. madde kapsamındaki araştırma
görevlisi kadrosunda bulunanlara uygulanmayacağına karar verildiği,
2547 sayılı Kanun'un geçici 67. maddesinde, öğrenciler bakımından herhangi bir
sınırlama getirilmediğinden, maddenin yürürlüğe girdiği 26/11/2014 tarihinde
yükseköğretim kurumlarında kayıtlı olan tüm öğrenciler bakımından azami sürelerin
hesaplanmasında, daha önceki öğrenim sürelerinin dikkate alınmaması gerektiği,
öte yandan dava konusu işlemin dayanağı olan Yükseköğretim Yürütme Kurulunun
29/07/2015 tarihli kararının 2547 sayılı Kanun'un geçici 67. maddesine aykırı
olduğu gerekçesiyle, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2017 tarih
ve YD İtiraz No:2017/231 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulduğundan, dayanağı
kalmayan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı,
Öte yandan, Anayasa'nın 125. maddesi gereği hukuka aykırılığı saptanan işlem
nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal hakların ödenmesi gerektiği gerekçesiyle,
dava konusu işlemin iptaline, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal
ve özlük haklarının ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:...
sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka
ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz
konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca
istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay Sekizinci Dairesinin 09/06/2022 tarih ve E:2019/4976, K:2022/3937 sayılı
kararıyla;
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 44. maddesinin (c) fıkrası ile Geçici 67.
maddesi, 01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Lisansüstü
Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 19. maddesinin (a) fıkrasının 19/08/2003 tarih
ve 25204 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik'le değişik hali ile 06/02/2013
tarih ve 28551 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik'le değişik hali,
20/04/2016 tarih ve 29690 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Lisansüstü Eğitim
ve Öğretim Yönetmeliği'nin 17. maddesinin 1. fıkrası ve Öğretim Üyesi Yetiştirme
Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında yer
alan kurallar aktarılarak,
26/11/2014 tarih ve 29187 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6569 sayılı Kanun'un
32. maddesi ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na eklenen Geçici 67. maddesinde
yer alan "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında
kayıtlı olan öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha önceki
öğrenim süreleri dikkate alınmaz." hükmünün, halen ÖYP, 50/d, 2547 sayılı
Kanun'un 35. maddesi kapsamındaki araştırma görevlisi kadrolarında bulunanların
lisansüstü eğitim sürelerinin hesaplanmasında uygulanmamasına ilişkin 29/07/2015
tarihli Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada,
Dairelerince verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin karara
karşı yapılan itiraz üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2017
tarih ve YD İtiraz No:2017/231 sayılı kararıyla; 2547 sayılı Geçici 67. maddesinde,
düzenlemenin yürürlüğe girdiği 26/11/2014 tarihinde yükseköğretim kurumlarında
kayıtlı olan tüm öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha
önceki öğrenim sürelerinin dikkate alınmayacağının öngörüldüğü, bu tarihte araştırma
görevlisi olan ya da olmayan öğrenciler arasında herhangi bir ayrıma gidilmediği
gibi söz konusu hükmün araştırma görevlilerine uygulanmamasına yönelik bir istisnanın
da Kanun'da yer almaması nedeniyle, kararın üst norm olan 2547 sayılı Kanun'a
aykırı olduğu gerekçesiyle itirazın kabulü ile yürütmenin durdurulması isteminin
kabulüne karar verildiği, aynı gerekçelerle Dairelerinin 14/03/2019 tarih ve
E:2015/11995, K:2019/1879 sayılı kararıyla Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının
iptaline karar verildiği,
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin ve yargı kararının bir bütün olarak
değerlendirilmesinden; ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, lisansüstü
eğitim azami öğrencilik sürelerinin hesaplanmasında Geçici 67. maddeden yararlanmalarını
engelleyen ya da sınırlandıran bir düzenleme bulunmaması nedeniyle bu kapsamda
yer alan araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik sürelerinin
hesaplanmasında Geçici 67. maddenin uygulanmasının mümkün olmasına karşın; araştırma
görevliliği kadrosunda azami bulunma sürelerinin hesaplanmasında, açık hüküm
olmaması ve bu konuda başkaca lehe bir düzenlemenin bulunmaması nedeniyle 2547
sayılı Kanun'un Geçici 67. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığının anlaşıldığı,
Diğer bir anlatımla; istisnai bir program olan ÖYP kapsamında, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'a tabi olarak atanan araştırma
görevlilerinin, lisansüstü eğitim nedeniyle öğrencilikte azami bulunma süreleri
ile araştırma görevliliği kadrosunda bulunma sürelerinin farklı şekilde değerlendirilmesi
gerektiği, ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, Öğretim Üyesi Yetiştirme
Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Lisansüstü
Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği gereğince azami süre içinde çalışmalarını tamamlayamamaları
nedeniyle kadrolarıyla ilişiklerinin kesilmesinin, kadronun amacı dışında uzun
sürelerle kullanılmasının engellenmesi, kaynaklardan etkin ve verimli şekilde
faydalanılması amacını taşıdığı, aksinin kabul edilmesi durumunda, bu kapsamdaki
araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitimde başarısızlıklarının ödüllendirilmesine
yol açılacağının açık olduğu,
Olayda; Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, birleştirilmiş
yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora) 18/08/2008 tarihinde kayıt
yaptıran davacının, Aksaray Üniversitesi Rektörlüğünün 20/10/2008 tarihli oluru
ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atandığı, lisansüstü eğitimine
devam ettiği aşamada, 01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 19. maddesinin 06/02/2013 tarih
ve 28551 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirildiği ve
doktora programını tamamlama süresinin lisans derecesi ile kabul edilenler için
azami dokuz yıl olarak belirlendiği, anılan Yönetmelik değişikliğinde aksine
bir düzenlemenin ya da bir geçiş hükmünün bulunmadığı dikkate alındığında, davacının
azami öğrenim süresinin de dokuz yıl olarak hesaplanması gerektiğinin açık olduğu,
Bununla birlikte; davacının izinde geçirmiş olduğu sürelerin bulunduğu ve bu
sürelerin azami öğrenim süresinin hesaplanmasında dikkate alınmadığı yönündeki
iddiasının değerlendirilmesi gerektiği, Yükseköğretim Genel Kurulunun 01/02/2013
tarih ve 2013.01.135 sayılı kararının (ç) bendinde, ''657 sayılı Kanunun 104
ve 105. maddelerinde belirtilen mazeret ve hastalık izinleri ile aynı kanun
uyarınca kadın memura doğum yapması halinde verilen ücretsiz izinler ile muvazzaf
askerlikte geçen sürelerin lisansüstü eğitimi azami bitirme sürelerine eklenmesine''
karar verildiği, bu bakımdan; davacının, Yükseköğretim Genel Kurulunun anılan
kararı kapsamında azami bitirme süresine eklenmesi gereken bir izin kullanıp
kullanmadığı tespit edilerek, azami öğrenim süresinin hesaplanması suretiyle
karar verilmesi gerektiği,
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına
yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi
kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle ... Bölge İdare Mahkemesi ...
İdari Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının bozulmasına
karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K...
sayılı kararıyla; Danıştay Sekizinci Dairesinin 09/06/2022 tarih ve E:2019/4976,
K:2022/3937 sayılı bozma kararına uyularak,
26/11/2014 tarih ve 29187 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6569 sayılı Kanun'un
32. maddesi ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na eklenen Geçici 67. maddesinde
yer alan "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında
kayıtlı olan öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha önceki
öğrenim süreleri dikkate alınmaz." hükmünün, halen ÖYP, 50/d, 2547 sayılı
Kanun'un 35. maddesi kapsamındaki araştırma görevlisi kadrolarında bulunanların
lisansüstü eğitim sürelerinin hesaplanmasında uygulanmamasına ilişkin 29/07/2015
tarihli Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada,
Dairelerince verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin karara
karşı yapılan itiraz üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2017
tarih ve YD İtiraz No:2017/231 sayılı kararıyla; 2547 sayılı Geçici 67. maddesinde,
düzenlemenin yürürlüğe girdiği 26/11/2014 tarihinde yükseköğretim kurumlarında
kayıtlı olan tüm öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha
önceki öğrenim sürelerinin dikkate alınmayacağının öngörüldüğü, bu tarihte araştırma
görevlisi olan ya da olmayan öğrenciler arasında herhangi bir ayrıma gidilmediği
gibi söz konusu hükmün araştırma görevlilerine uygulanmamasına yönelik bir istisnanın
da Kanun'da yer almaması nedeniyle, kararın üst norm olan 2547 sayılı Kanun'a
aykırı olduğu gerekçesiyle itirazın kabulü ile yürütmenin durdurulması isteminin
kabulüne karar verildiği, aynı gerekçelerle Dairelerinin ... tarih ve E:...,
K:... sayılı kararıyla Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının iptaline karar
verildiği,
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin ve yargı kararının bir bütün olarak
değerlendirilmesinden; ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, lisansüstü
eğitim azami öğrencilik sürelerinin hesaplanmasında Geçici 67. maddeden yararlanmalarını
engelleyen ya da sınırlandıran bir düzenleme bulunmaması nedeniyle bu kapsamda
yer alan araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik sürelerinin
hesaplanmasında Geçici 67. maddenin uygulanmasının mümkün olmasına karşın; araştırma
görevliliği kadrosunda azami bulunma sürelerinin hesaplanmasında, açık hüküm
olmaması ve bu konuda başkaca lehe bir düzenlemenin bulunmaması nedeniyle 2547
sayılı Kanun'un Geçici 67. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığının anlaşıldığı,
Diğer bir anlatımla; istisnai bir program olan ÖYP kapsamında, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'a tabi olarak atanan araştırma
görevlilerinin, lisansüstü eğitim nedeniyle öğrencilikte azami bulunma süreleri
ile araştırma görevliliği kadrosunda bulunma sürelerinin farklı şekilde değerlendirilmesi
gerektiği, ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, Öğretim Üyesi Yetiştirme
Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Lisansüstü
Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği gereğince azami süre içinde çalışmalarını tamamlayamamaları
nedeniyle kadrolarıyla ilişiklerinin kesilmesinin, kadronun amacı dışında uzun
sürelerle kullanılmasının engellenmesi, kaynaklardan etkin ve verimli şekilde
faydalanılması amacını taşıdığı, aksinin kabul edilmesi durumunda, bu kapsamdaki
araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitimde başarısızlıklarının ödüllendirilmesine
yol açılacağının açık olduğu,
Olayda; Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, birleştirilmiş
yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora) 18/08/2008 tarihinde kayıt
yaptıran davacının, Aksaray Üniversitesi Rektörlüğünün 20/10/2008 tarihli oluru
ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atandığı, lisansüstü eğitimine
devam ettiği aşamada, 01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 19. maddesinin 06/02/2013 tarih
ve 28551 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirildiği ve
doktora programını tamamlama süresinin lisans derecesi ile kabul edilenler için
azami dokuz yıl olarak belirlendiği, anılan Yönetmelik değişikliğinde aksine
bir düzenlemenin ya da bir geçiş hükmünün bulunmadığı dikkate alındığında, davacının
azami öğrenim süresinin de dokuz yıl olarak hesaplanması gerektiğinin açık olduğu,
Bununla birlikte, davacının izinde geçirmiş olduğu sürelerin bulunduğu ve bu
sürelerin azami öğrenim süresinin hesaplanmasında dikkate alınmadığı yönündeki
iddiası ile ilgili olarak Dairelerinin 23/11/2022 tarihli ara kararına verilen
cevapta, azami öğrenim süresine eklenmesi gereken herhangi bir izin kullanmadığının
bildirildiği,
Bu durumda, davacının lisansüstü eğitimini, birleştirilmiş yüksek lisans-doktora
programı için öngörülen dokuz yıllık azami öğrenim süresi içerisinde tamamlayamadığı
dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna
varılarak istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararı kaldırılmış ve davanın
reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 19/10/2023 tarih ve E:2023/1151,
K:2023/4944 sayılı kararıyla;
Davacı tarafından, temyiz dilekçesine eklenen mezuniyet belgesinin incelenmesinden,
davacının bütünleşik doktora programından dokuz yıllık azami öğrenim süresi
içerisinde 21/07/2017 tarihinde mezun olduğu anlaşıldığından, kadrosu ile ilişiğinin
kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna
ulaşıldığı,
Dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu anlaşıldığından, işlem nedeniyle yoksun
kalınan parasal ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi gerektiği,
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına
yönelik istinaf başvurusunun kabulü ve davanın reddine ilişkin temyize konu
Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle ... Bölge
İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının
bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari
Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla;
Davacı tarafından, temyiz dilekçesine eklenen mezuniyet belgesinin incelenmesinden,
davacının bütünleşik doktora programından dokuz yıllık azami öğrenim süresi
içerisinde 21/07/2017 tarihinde mezun olduğu ancak davacının mezuniyetinin dava
konusu işlemin tesis edildiği 13/04/2017 tarihinden sonra olduğu anlaşıldığından
ve idari yargı yerlerince dava konusu işlemin hukuka uygunluğunun işlemin tesis
edildiği tarih itibarıyla yapılması gerektiği açık olduğundan, davacının kadrosu
ile ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı
gerekçesi eklenmek suretiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile
davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, bütünleşik doktora programından dokuz yıllık azami öğrenim
süresi içerisinde 21/07/2017 tarihinde mezun olduğundan, kadrosu ile ilişiğinin
kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, temyize
konu ısrar kararının kendi içinde ciddi çelişki barındırdığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince
verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen
nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek
temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin kabulü ile ... Bölge İdare Mahkemesi ...İdari Dava Dairesi
ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden
davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin
gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı, 20/10/2008 tarihinde Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı kapsamında Aksaray
Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümüne araştırma
görevlisi olarak atanmıştır.
2547 sayılı Kanun'un 35. maddesi uyarınca kadrosu birleştirilmiş yüksek lisans-doktora
öğrenimini (bütünleşik doktora) yapmak üzere Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsüne aktarılmış ve 18/08/2008 tarihinde bütünleşik doktora öğrenimine
başlamıştır.
20/04/2016 tarih ve 29690 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Lisansüstü Eğitim
ve Öğretim Yönetmeliği'nin 17. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen azami sürede
bütünleşik doktora öğrenimini tamamlayamadığından bahisle kadrosu YÖK tarafından
tekrar Aksaray Üniversitesine aktarılmış ve 16/11/2016 tarihinde Aksaray Üniversitesi
Fen-Edebiyat Fakültesine ataması yapılmıştır.
Aksaray Üniversitesi Rektörlüğünün 14/04/2017 tarihli oluruyla da; davacının
kadrosu ile ilişiğinin kesilmesine karar verilmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
26/11/2014 tarih ve 29187 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6569 sayılı Kanun'un
32. maddesi ile 2547 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 67. maddede yer alan "Bu
maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında kayıtlı olan öğrenciler
bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha önceki öğrenim süreleri dikkate
alınmaz." hükmünün, halen ÖYP, 50/d, 2547 sayılı Kanun'un 35. maddesi kapsamındaki
araştırma görevlisi kadrolarında bulunanların lisansüstü eğitim sürelerinin
hesaplanmasında uygulanmamasına ilişkin 29/07/2015 tarihli Yükseköğretim Yürütme
Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Sekizinci Dairesince
verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin karara karşı yapılan
itiraz üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2017 tarih ve
YD İtiraz No:2017/231 sayılı kararıyla; 2547 sayılı Geçici 67. maddesinde, düzenlemenin
yürürlüğe girdiği 26/11/2014 tarihinde yükseköğretim kurumlarında kayıtlı olan
tüm öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha önceki öğrenim
sürelerinin dikkate alınmayacağının öngörüldüğü, bu tarihte araştırma görevlisi
olan ya da olmayan öğrenciler arasında herhangi bir ayrıma gidilmediği gibi
söz konusu hükmün araştırma görevlilerine uygulanmamasına yönelik bir istisnanın
da Kanun'da yer almaması nedeniyle, kararın üst norm olan 2547 sayılı Kanun'a
aykırı olduğu gerekçesiyle itirazın kabulü ile söz konusu kararın yürütmesinin
durdurulmasına karar verilmiştir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2017 tarih ve YD İtiraz No:2017/231
sayılı kararının uygulanması amacıyla tesis edilen ve 2547 sayılı Kanun'un Geçici
67. maddesi hükümlerinin, 2547 sayılı Kanun'un 50. maddesinin 1. fıkrasının
(d) bendi kapsamında atanan araştırma görevlileri ile ÖYP kapsamında araştırma
görevlisi kadrosunda bulunanların araştırma görevlisi kadrolarında azami bulunma
sürelerinin hesaplanmasında uygulanmamasına, bu kapsamda yer alan araştırma
görevlilerinin lisansüstü eğitim öğrencilik statülerinin hesaplanmasında ise
uygulanmasına karar verilmesine ilişkin Yükseköğretim Yürütme Kurulunun 10/10/2017
tarihli kararının iptali istemiyle açılan davada verilen Danıştay Sekizinci
Dairesinin davanın reddine ilişkin 10/02/2021 tarih ve E:2017/7164, K:2021/748
sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 03/03/2022 tarih ve E:2021/1878,
K:2022/728 sayılı kararıyla kesin olarak onanmıştır.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinin ve yargı kararlarının bir bütün olarak
değerlendirilmesinden; ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, lisansüstü
eğitim azami öğrencilik sürelerinin hesaplanmasında Geçici 67. maddeden yararlanmalarını
engelleyen ya da sınırlandıran bir düzenleme bulunmaması nedeniyle bu kapsamda
yer alan araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitim azami öğrencilik sürelerinin
hesaplanmasında Geçici 67. maddenin uygulanmasının mümkün olmasına karşın; araştırma
görevliliği kadrosunda azami bulunma sürelerinin hesaplanmasında, açık hüküm
olmaması ve bu konuda başkaca lehe bir düzenlemenin bulunmaması nedeniyle 2547
sayılı Kanun'un Geçici 67. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Diğer bir anlatımla; istisnai bir program olan ÖYP kapsamında, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'a tabi olarak atanan araştırma
görevlilerinin, lisansüstü eğitim nedeniyle öğrencilikte azami bulunma süreleri
ile araştırma görevliliği kadrosunda bulunma sürelerinin farklı şekilde değerlendirilmesi
gerekmektedir. ÖYP kapsamında atanan araştırma görevlilerinin, Öğretim Üyesi
Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 10. maddesinin 2. fıkrası uyarınca
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği gereğince azami süre içinde çalışmalarını
tamamlayamamaları nedeniyle kadrolarıyla ilişiklerinin kesilmesi, kadronun amacı
dışında uzun sürelerle kullanılmasının engellenmesi, kaynaklardan etkin ve verimli
şekilde faydalanılması amacı taşımaktadır. Aksinin kabul edilmesi durumunda,
bu kapsamdaki araştırma görevlilerinin, lisansüstü eğitimde başarısızlıklarının
ödüllendirilmesine yol açacağı açıktır.
Olayda, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde, birleştirilmiş
yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora) 18/08/2008 tarihinde kayıt
yaptıran davacının, Aksaray Üniversitesi Rektörlüğünün 20/10/2008 tarihli oluru
ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atandığı, lisansüstü eğitimine
devam ettiği aşamada, 01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 19. maddesinin 06/02/2013 tarih
ve 28551 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirildiği ve
doktora programını tamamlama süresinin lisans derecesi ile kabul edilenler için
azami dokuz yıl olarak belirlendiği, anılan Yönetmelik değişikliğinde aksine
bir düzenlemenin ya da bir geçiş hükmünün bulunmadığı dikkate alındığında, davacının
azami öğrenim süresinin dokuz yıl olarak hesaplanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, birleştirilmiş yüksek lisans-doktora programına (bütünleşik doktora)
18/08/2008 tarihinde kayıt yaptıran davacının azami süresinin 18/08/2017 tarihinde
dolacağı açık olduğundan, henüz bu süre dolmadan önce tesis edilen 14/04/2017
tarihli dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Kaldı ki, dosyada yer alan mezuniyet belgesinden davacının birleştirilmiş yüksek
lisans-doktora programından dokuz yıllık azami öğrenim süresi içerisinde 21/07/2017
tarihinde mezun olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararında hukuki isabet
görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare
Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi
yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:...,
K:... sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari
Dava Dairesine gönderilmesine,
4. Kullanılmayan ... TL yürütmeyi durdurma harcının istemi halinde davacıya
iadesine,
5. Kesin olarak, 14/11/2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.