Kendi 'yağınızla' kavrulun, incelin!
Düşük frekanslı ultrason dalgaları yağ dokuyu harcanabilir hale getiriyor, kişi 5 gün boyunca kendi yağlarını yiyor, yani bir bakıma yakıyor ve göbek çevresinden incelebiliyor. Amaç sinsi tehdit metabolik sendromun önüne geçebilmek...
- Metabolik sendrom, yaş ilerledikçe kalp ve şeker hastalığına yakalanma olasılığını artıran ciddi bir tehlike... Bel çevresi fazlalığı, trigliserid, kötü huylu (LDL) kolesterol, tansiyon ve kan şekerinin yüksek olması metabolik sendromun en önemli belirtileri.
Hem erkeklerde hem de kadınlarda kalp hastalıkları başta olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına neden olan metabolik sendromun önüne geçmek için ise göbek çeresindeki yağlardan kurtulmak şart.
?Diyet ve egzersizin bulunmadığı bir incelme programı olamaz. 'Şu alete girin, bütün yağlarınız gitsin' şeklindeki söylemler kesinlikle satış mantıklıdır? diyen Dr. Mustafa Karataş, sıfıra yakın yağ içerikli diyetle birlikte uygulanan ve düşük frekanslı ultrason dalgalarıyla çalışan 'Ultraliz' yönteminin bölgesel zayıflamada önemli avantajlar sağladığını ve kalp hastalıklarını önlediğini söyledi.
Ultrason dalgalarının cilt atındaki yağ dokuyu harcanabilir hale getirdiğini belirten Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş, "Hasta her seansta kendisinde incelme görür ama sonraki beş günlük programda verdiğimiz yağsız diyete uymalı ve tabİi ki egzersiz yapmalıdır" dedi.
Dr. Karataş, tek seansta 2 ya da 5 cm, 5 seansta tamamlanan 2 aylık süreçte ise 10 ile 25 cm'lik incelme sağlanabildiğini belirtti ve verilen kilonun hastaya bağlı olduğunu anlattı:
"Cerrahi müdahalenin yapılmadığı yöntemler elbette yağ dokusunu direkt alma etkisi yaratmaz. Ama bu yöntemle yağ hücrelerinde parçalanma başlar ve serbest yağ asitlerine dönüşerek hasta tarafından harcanabilir hale gelir. Uygulama sonunda 2 kilo veren de olur, 8 kilo veren de... Nadiren verilen kilo 11'e çıkabilir. Buradaki önemli nokta; kilonun yağdan gitmesidir ve yöntemin mutlaka doktor kontrolünde yapılması gerekir. Hastalarımızı bize metabolizmayı bilen bir hekim yönlendirir."
AYNI KİLODA, AYNI YAŞTA AMA DAHA SIKI
Zayıflamanın yağ hücrelerinde azalma ve dokuda incelmeyle sınırlı olmaması gerektiğini belirten Dr. Karataş, ince bir silüet için cilt elastikiyetinin tekrar kazandırılmasının önemine değindi:
Sizinle aynı kilo, aynı boy ve aynı yaştaki hemcinsinizin sizden daha ince görünmesinin nedeni sıkı bir ciltten başka bir şey değildir. Amacımız cilt elastikiyetini de artırmaktır. Bunun için radyo frekans ile cilt ve cilt altının yüksek ısıya çıkması hedeflenir. Çünkü cildimiz belirli bir yaştan sonra ancak belli uyarıcılarla onarım mekanizmalarını çalıştırır. Radyo dalgalarıyla ciltte yaratılan kontrollü hasar onarım mekanizmalarını, dolayısıyla kolojen ve elastin sentezini artırıp sıkılığı sağlar. Tüm cilt sıkılaşma tedavilerinde amaçlanan budur.
KENDİ YAĞINI YAKMA
Kombinasyon tedavileri ve alternatiflerin geniş tutulmasını, tek sistemin muhteşem sonuçlar vereceği inancından vazgeçilmesini öneren Dr. Karataş, önemli noktanın; doğru sistemle, doğru hastayı buluşturmak olduğunu söyledi, yöntemin avantajını şöyle özetledi:
"Kendi yağınızı yeme, yani yakma fikri önce ürkütücü gelebilir ama tedavinin bize sunduğu en büyük avantaj budur. İstenilen bölgeden incelebilme, gerçekten cazip bir durumdur. Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar, kalp pili ve platin implantlı kişilere kesinlikle önermediğimiz bu yöntem, 18-55 yaş aralığındaki herkese uygulanabilir. Tek yan etkisi uygulama sırasında meydana gelebilecek hafif kulak çınlamasıdır."