Bürokrasinin yıldızları

Kaynak : Hürriyet
Haber Giriş : 15 Ekim 2009 09:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Şükrü Küçükşahin'in yazısı

HER yeni hükümetle beraber, bürokrasinin tepe noktalarının değiştirilmesi sorun olur; yeni iktidar, ?Kendi kadromla çalışmalıyım? gerekçesini öne çıkararak bürokraside tepeden tırnağa değişiklik ister.

Bu savunmaya kim ne kadar hak verir bilemem; ama Ankaralı bir gazeteci olarak diyebilirim ki değişiklikler teamül, bilgi, birikim, kariyer, etik kural da göz ardı edilerek, çoğunlukla bakanların tercihine göre yapılıyor.

Bu iktidar döneminde üç kez bakan değişikliği yaşanan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan örnekle gideyim, isterseniz.

Ali Coşkun ve Zafer Çağlayan'ın ardından, AKP iktidarının 7'nci yılı da olsa yeni Bakan Nihat Ergün bürokraside önemli düzenlemelere gitti.

KENDİ KENDİNİ DENETLEYEBİLEN BÜROKRAT

Ergün, operasyonu en etkili şekilde yapmak için ?iyi personelci' seçti; Başbakanlık Personel Genel Müdürlüğü de yapmış olan Hüsnü Tekin'i, Müsteşar Yardımcılığı'na getirmek için Başbakan'dan izni kopardı.

Dışarıdan bakarsak, ?Bunda ne var' diyebiliriz; ama biraz detaya inelim.

İki yıl önce TSE Yönetim Kurulu üyesi de yapılan Tekin, şubatta Personel Genel Müdürlüğü'nden Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) üyeliğine atandı.

YDK üyeliği, çok özel bir görev, yasası başka bir yerden ücret almayı yasaklar, o nedenle 7 bin 600 ek göstergenin olduğu ender makamlardan biridir; ama Tekin'in TSE Yönetim Kurulu üyeliği sürüyor, oturum başına 500 TL alıyor.

Üstelik bildiğim kadarıyla TSE, Ruslarla ortak bir şirkete de sahip ve bu şirketin yüzde 51'i kamuya ait olduğu için YDK denetiminde.

TSE'nin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca denetlendiğini yazmaya ise gerek yok.

Yine yasa, YDK üyeleri için, ?Başbakanca verilecek başka görevler? ibaresini kullanır, (Örneğimizde talep sahibi Bakan Ergün); ama bu bir teamül değil.

YDK tarihinin ilk örneği, DSP-MHP-ANAP hükümetinde birkaç ay Gümrük Müsteşarlığı'na atanan mevcut üyelerden Mustafa Kılıç'tır, ikincisi ise Tekin.

BERABER YÜRÜYELİM BİRADER

Bilemiyorum, illa böylesi örnekleri bulup çıkarmak mı doğrusu; ama Tekin üzerinden etik olarak sorgulanabilecek başka noktalar da söz konusu.

TSE Yönetim Kurulu üyeliğini sürdüren Tekin'in kardeşi Ahmet Tekin de bu yıla kadar TSE Denetim Kurulu üyesiydi; (etik mi bilmem) ancak iki birader 2008-2009 arasında ?denetleyen?, ?denetlenen? pozisyonunda çalıştı.

Ahmet Tekin şimdi de yine ağabeyi ile beraber aynı bakanlıkta Başmüfettiş.

YDK üyesi Tekin'in bu durumunu Bakan Ergün'e sordum, ?Sakıncası yok? dedi; çünkü, Bakanlıkta YDK'nın denetlediği KİT kalmamış; ne diyebilirim?

Ancak fazla isim vermeyeyim, bakanlıkta epey koltuk sahip değiştiriyor. Örneğin, YİMPAŞ Yönetim Kurulu üyeliğinden Yenimahalle Belediyesi Kültür İşleri Müdür Yardımcılığı'na getirilen Ergün'ün arkadaşı Hakan İlyas Erdoğan, belediye CHP'ye geçince mayısta şube müdürü olarak bakanlığa geldi, kısa zamanda Genel Müdür Yardımcılığı'na yükseltildi.

Teşkilatlandırma Genel Müdürü, TSE ve Şeker Üst Kurulu üyesi Mehmet Vehbi Günan, hemen TSE'den mesai arkadaşı Tekin'le aynı düzeye, vekil müsteşar yardımcısı oldu, üç ay sonra, eylülde de asaleten atandı; böylece bir koltukta üç karpuz taşıyan ?altın bürokrat' sıfatında da Tekin'i yakaladı.

Alt düzeyde kalan bazı atamalarda ise mezhepsel iddialar dahi söz konusu; ama bunu Bakan Ergün şiddetle yalanladı, ben de yakıştıramam doğrusu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber