Milli Eğitim Bakanlığı Harcırah Davasını Kaybetti
Aşağıdaki karar bize göre sağlık özrü için de emsaldir. Ayrıca yönetmeliğinde öğrenim durumundan dolayı nakle imkan tanıyan kurumlarda çalışan memurlar açısından, bu karar, öğrenim durumu özrü için de harcırah istenebileceğini göstermektedir.
T.C.
SİVAS
İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO : 2004/1192
KARAR NO : 2004/1351
DAVACI: ..
DAVALI: MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI
İSTEMİN ÖZETİ: Adana'dan Sivas'a atanan davacı, yazılı isteğiyle atandığı gerekçesiyle kendisine harcırah ödenmediğini, bu uygulamanın hukuka aykırı olduğunu, evliliği sonrasında Sivas'ta görevli Cumhuriyet Savcısı olan eşinin yanına naklen atanmak için dilekçe verdiğini, yürürlükteki düzenlemelere göre harcırah almaya hak kazandığını ileri sürerek, atamanın harcırahsız kısmının iptalini, hesaplanacak tutarın yasal faiziyle birlikte tazminini istemektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacının eş durumuna dayanarak ancak kendi isteğiyle atamasının yapılmasını istediği; 12 8.2003 tarihinde yürüdüğe giren 4969 sayılı Kanun'un Harcırah Kanunu'nda getirdiği yeni düzenlemeye göre kendi yazılı talepleriyle ataması yapılanlara harcırah ödenemeyeceği; dolayısıyla, davacıya harcırah ödenmemesine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı belirtilerek davanın reddinin gerekeceği savunulmuştur.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargı yetkisini kullanan Sivas idare Mahkemesi'nce gereği görüşüldü:
Dava, Adana'dan Sivas'a eş durumundan atanan davacıya, harcırah ödenmemesine ilişkin işlemin İptali ile hesaplanacak tutarın yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
Anayasamız'm 41. maddesinde, "Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar." 49. maddesinde de, "Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatım geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma banşını sağlamak için gerekli tedbirleri alır." hükümlerine yer verilmiş bulunmaktadır.
Bu hükmün kamu çalışma hayatında ifadesini bulan bir başka düzenleme niteliğindeki 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 72. maddesinde ise, "Kurumlarda yer değiştirme suretiyle atanmalar, hizmetlerin gereklerine, özelliklerine, Türkiye'nin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartlan yönünden benzerlik ve yakınlık gösteren iller gruplandmlarak tespit edilen bölgeler arasında adil ve dengeli bir sistem içinde yapılır. Yeniden veya yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda, aile birimini muhafaza etmek bakımından kurumlar arasında gerekli koordinasyon sağlanarak memur olan diğer eşin de isteği halinde ataması, atamaya tabi tutulan memurun atandığı yere 74. ve 76. maddelerde belirtilen esaslar çerçevesinde yapılır..." kuralı getirilmiştir.
Öte yandan; 6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun 3. maddesinde harcırahın, bu kanuna göre ödenmesi gereken yol masrafı, gündelik, aile masrafı ve yer değiştirme masrafından birini, birkaçını veya tamamını ifade ettiği; benzer şekilde 5. maddesinde, ilgilinin bu kanun hükümlenne göre bunlardan birine, birkaçına veya tamamına müstahak olabileceği belirtilmiş, 4969 sayılı Kanun'la değişik 10/1, maddesinde ise, kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere; yurt içinde veya dışındaki daimi bir vazifeye naklen tayin olunanlarla yabancı memleketlerdeki memuriyet merkezi tebdil olunan veyahut bu yerlerden yurt içinde diğer bir daimi vazifeye tayın edilen memur ve hizmetlilere yeni vazife mahallerine kadar yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafı verileceği hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, Adana'da öğretmen olarak görev yapan davacının, Sivas'ta görevli Cumhuriyet Savcısı olan eşinin yanına eş durumu özrü çerçevesinde atanma isteminde bulunduğu; istem doğrultusunda aynı yere atamasının yapıldığı, ancak işlemin ilgilinin kendi isteğinden kaynaklanması gerekçesiyle harcırah ödenmediği anlaşılmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlığın esasını ilgilinin kendi isteğiyle atanma talebinde bulunduğu için harcırah alıp alamayacağı oluşturduğundan, davacının atama işleminin yukarıda aktarılan normlar kapsamında öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kamu hizmetlerinde görev alan memurların çalışma veriminin artırılması, aile düzenlerinin korunması ve bu konuda gerekli tedbirlerin alınması hususu devletin öncelikli görevleri arasında sayıldığına göre, devlet memuru olan eşlerin görev yerlerinin de belirlenmesinde bu unsurların gözetileceği açıktır. Nitekim, yer değiştirme suretiyle atamalarda eş durumu özür nedenleri arasında sayılmakta ve buna göre işlem yapılmaktadır. Hal böyle olunca, eşi başka bir yere atanan kişilerin, aynı yere atanma isteminin illiyet bağını aile birliğinin devamı amacı oluşturmaktadır. Dolayısıyla, bu özre bağlı başvuruların soyut biçimde ele alınamayacağı ve 6245 sayılı Kanun'un 10/1. maddesindeki istisna kapsamında değerlendirilmesine hukuken olanak bulunmadığı; bu fıkrada yer verilen koşulun herhangi bir kanuni özre veya idarece belirlenmiş görev sürelerine bağlı olmayan atama isteklerini içerdiği düşünülmektedir.
Varılan bu sonuca göre, davacıya harcırahın unsurları ve eşinin durumu da gözetilerek harcırah ödenmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının atama işleminin harçırahsız yapılmasına ilişkin kısmının İPTALİNE, hesaplanacak harcırah tutarının dava tarihi olan 21.9.2004'ten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, aşağıda dökümü yapılan 37.950.000,-lira yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta avansının istem halinde davacıya iadesine, tebliği izleyen 30 gün içinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 30.11.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kararı Gönderen: Devran<