Türkiye'deki sosyologların durumuna ilişkin aforizmalar
El elin eşeğini türkü çağırarak ararmış
?Türkiye'deki Sosyologların Durumuna İlişkin Aforizmalar?
Bugün kamuda görev yapan sosyologların durumu resmen içler acısı .Hele SHÇEK de çalışan sosyologların durumu daha da bir vahim durumda.Adalet bakanlığı 2006-2007-2008 ve 2009 da sosyologların özlük haklarının düzenlenmesi için maliyeye talep de bulunmasına rağmen SHÇEK Genel Müdürlüğü 2008 de Sosyologların ek ders ücretinden faydalanmaları yönünde talepte bulunmasına rağmen (Adalet Bakanlığı gibi gerekli baskıları kurmamış veya kuramamış olmasının doğal bir sonucu olarak ) maalesef Maliye Bakanlığı hala sosyologların kaybolan eşeklerini türkü söyleyerek dahi arama zahmetinde bulunmuş değil.Avrupa;bir ülkenin personelinin nasıl yüz üstü süründürüldüğünü görmek istiyorsa; bir yönetimin türkü çağırarak dahi personelinin eşeğini aramak zahmetinde bulunmadığı örneğine rastlamak istiyorsa ülkemize şöyle bir göz atması yeterli olacaktır.
Hele Sosyologların hizmet sınıfı sorunları daha da vahim bir konu.YÖK;DPB den bu konu ile ilgili görüş talep etmiş durumda..Ekonomist,İstatistikçi Antropolog Etnolog Filolog,Türkolog ve sosyologların yaptıkları işin sadece bir kolu olan kültür araştırması işini yapma görevini yürüten halkbilimci dahi THS de istihdam ediliyorken hangi gerekçe ile sosyologların GİH sınıfında değerlendiriliyor olduğu yıllardan beridir merak konusu olmaya devam edegelmektedir.
Hele bir seçimler gelsin bizde bizi bu durumlara getirenlerin sandıklarını türkü çağırarak aramayı çok iyi biliriz.Bizim de bu aşamada yapacağımız tek şey bu kalıyor.
O zaman atasözü değişecek
El adaletsizin sandığını türkü çağırarak ararmış.
Sosyologların Kısa Hikayesi
Yıl 2005 sonları?
Kamu ilk defa sosyolog ünvanıyla tanışıyor.Bu,bilimsel bakışın kamusal olaylara katılması anlamında çok önemli bir gelişme?
Sosyologlar artık kamuda görev almaya başladılar.Adalet Bakanlığı'na bağlı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi kurumunda diğer mesai arkadaşlarıyla birlikte (Sosyal Çalışmacı,Psikolog ve Öğretmen)bir ekip oluşacaktı.Oluştu da..
Yıl 2007 Ağustos ayı.
Sosyolog alımına SHÇEK de dahil oldu.SHÇEK ilk kez o yıl sosyolog alımına başladı.Sosyal hizmetlere sosyolojik bakış geç de olsa kazandırılacaktı.Ülke adına olumlu gelişmelerdi bunlar?Zaten gelişmiş dünya ülkeleri sosyal konularda sosyolog istihdam eder.Biz de sosyolog istihdamına geç de olsa başladık.
Sosyologların kamuda göreve başladıklarından bu yana yaklaşık 4 yıl geçti.
Peki göreve başlayan sosyologlar ne durumdalar acaba?
Sosyologlar mesleklerini icra edebiliyorlar mı? Özlük hakları diğer mesai arkadaşlarıyla aynı düzeyde mi?Kısacası sosyologlar mutlular mı?
Bu soruların cevabı ne yazık ki HAYIR?
Sosyologlar sorunlarını 4 yıldır üniversitelerdeki sosyoloji bölümü öğretim üyelerine, Sosyoloji Derneği'ne, TBMM üyeleri ve Bakanlıklara, Gazete köşe yazarlarına yazdılar, anlattılar..
Peki sonuç ne?
Sonuç çıkmadı maalesef.Bugün kamuda çalışan sosyologlar düz memur sınıfında ve en düşük memur maaşıyla çalışmaktadırlar.Tabi bu durum,zaten iş barışını çok olumsuz etkiliyor.Sosyologlar sosyal sorunların çözümüyle uğraşmak yerine ,ne yazık ki ve doğal olarak kendi özlük sorunlarıyla uğraşmaktadırlar..
Peki sosyologlar ne istiyor?
Çok şey istemiyorlar aslında.İstedikleri sadece mesai arkadaşlarıyla aynı özlük haklarına sahip olmak.Bu da çok şey olmazsa gerek.Ama çok görünecek ki 4 yıldır bu istekleri yerine getirilmedi.Getirileceğine dair herhangi bir işaret de yok.
Türkiye'de meydana gelen sosyal olaylar ve sorunlar sosyolog istihdamını haykırırken,sınırlı sayıda istihdam edilen sosyologlar özlük haklarını haykırıyor?
Yazık oluyor gerçekten,hem sosyologlara hem de çözümler bekleyen Türkiye toplumuna?