Başbuğ: Terör insanlık dışıdır

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Mart 2010 11:21, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

- Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, terörizmin küreselleşmesinin, sınır aşan niteliğinin ülkelerin işbirliğini zorunlu kıldığını belirterek, "Terörizm kaynağı, hedefi, amacı her ne olursa olsun hiçbir şekilde meşruluğu olmayan, insanlık dışı eylemlerin bütünüdür. Evet, terör insanlık dışıdır. Terör acımasızdır" dedi.

Bilkent Otel'de gerçekleştirilen Küresel Terörizm ve Uluslararası İşbirliği Sempozyumu Orgeneral Başbuğ'un açılış konuşmasıyla başladı.

Özellikle iki kutuplu dünya düzeninin yıkılmasından sonra güvenlik sorunu olarak değerlendirilen risk ve tehditlerin simetrikten asimetriğe doğru kaydığından söz edilebileceğini ifade eden Orgeneral Başbuğ, bugün karşı karşıya kalınan en büyük riskin ardında radikal düşünceler barındıran şiddet ve terörün bulunduğunu söyledi.

Terörizmin, yüzyıllar süren çabalar ve fedakarlıkların birer ürünü olan yaşama hakkı dahil insan haklarını, ortak insan değerlerini, demokrasi ve özgürlükleri tehdit ettiğini kaydeden Orgeneral Başbuğ, şöyle devam etti:

"Terör örgütleri bugün herhangi bir zamanda, dünyanın herhangi bir yerinde terör eylemlerini başlatabilecek varlığa ve kapasiteye ulaşmışlardır. Bu bakımdan günümüz dünyasında güvenlik de küreselleşmiştir. Mevcut güvenlik anlayışlarının sorgulanması ise yeni güvenlik anlayışının doğmasına zemin hazırlamıştır. Yeni güvenlik denildiğinde çoğunlukla güvenlik anlayışının daha geniş bir tehdit yelpazesini içerecek şekilde genişletilmesi anlaşılmaktadır. Bu yeni tehditler terör ve askeri tehditlerin yanı sıra ekonomik eşitsizlik, adaletsizlik, çevre kirliliği ve doğal kaynakların yok olması, etnik anlaşmazlıklar, uluslararası göç, uyuşturucu ticareti ve kaçakçılık ve enerji hatlarının güvenliği gibi sorunları da içermektedir."

"GÜVENLİK BİR BÜTÜNDÜR"

Orgeneral Başbuğ, yeni güvenliğin sadece gündemin genişletilmesinden ibaret olmadığına işaret etti.

Güvenliğe yaklaşımdaki bu dönüşümün güvenliğin askeri ve diğer tüm boyutlarını içeren daha bütüncül bir anlayışın benimsenmesi anlamına geldiğini kaydeden Orgeneral Başbuğ, ancak insan güvenliğini merkeze almayı öneren yeni güvenlik anlayışının devlet güvenliğini geri plana attığının da söylenemeyeceğini ifade etti. Orgeneral Başbuğ, şöyle konuştu:

"Bugün özellikle terörün yeşerdiği ve barındığı ve buradan diğer ülkelere tehdit oluşturduğu ülkelere bakarsak buralarda devletin bütün kurumları ile başarılı ve etkin olmadığı yönetimlerin bulunduğunu da görebiliriz.

Terörizmin küreselleşmesi, sınır aşan niteliği ülkelerin işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Terörizm kaynağı, hedefi, amacı her ne olursa olsun hiçbir şekilde meşruluğu olmayan, insanlık dışı eylemlerin bütünüdür. Evet, terör insanlık dışıdır. Terör acımasızdır.

Bugün burada aramızda dost ve kardeş Pakistan'ın Peşaver'deki 11. Kolordu Komutanı Korgeneral Muhammed Mesut da var. Korgeneral Mesut maalesef tek oğlunu 4 Aralık 2009 tarihinde bir terör saldırısı esnasında kaybetti. Amacım burada bu acıyı kendisine tekrar hatırlatmak değil ama hepinizin huzurunda yaşadıkları bu büyük acıyı bir defa daha kendisiyle paylaşmaktır. Ancak terör karşısında boyun eğmemeliyiz. Acımızı yüreğimize gömmeli, mücadelemize kararlılıkla devam etmeliyiz. Korgeneral Mesut'un bugün burada bizimle beraber olması işte bunun bunun güzel bir örneğidir.

Demokrasi, haklar, özgürlükler ve sorumluluklar sistemidir. Demokrasinin sunduğu fırsat alanlarını kullananlar bireylerin en temel hakkı olan yaşam hakkını hedef alan terörizm faaliyetlerini hiçbir nedenle hoş göremez. Terör ve terörizm desteklenemez, görmezlikten gelinemez. Yeri gelmişken Semavi bir din olan İslamı, terörle özdeşleştirmenin de küresel terörizmin politik amacına hizmet edeceğini hatırlatmak isterim."

Başbuğ: Gerekirse O Köyün İhtiyacı Karşılanacak

- Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, "Devletimizin ulaşamadığı yerlerde evet Silahlı Kuvvetler gerekirse o köyün ihtiyacını karşılayacak, o köyle beraber olacak. Evet, biz bunu yapıyoruz. Bununla da iftihar ediyoruz, önemli bir görev olduğunu da sanıyoruz" dedi.

Başbuğ, Bilkent Otel'de düzenlenen, Küresel Terörizm ve Uluslararası İşbirliği Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 30 yılı aşkın bir süredir PKK terörü ile mücadele ettiğini söyledi.

Türkiye'nin bu süre zarfında çok acı kayıplar yaşadığını, önemli bedeller ödediğini ifade eden Orgeneral Başbuğ, "Ancak unutulmamalıdır ki devletler ve milletler gereken durumlarda bedel ödemeye de hazır olmalıdır. Terörizmle mücadelede uluslararası işbirliği güç birliğinin önemini biz yine acı tecrübelerimiz sonunda öğrendik" diye konuştu.

TERÖRLE MÜCADELE İÇİN YAPILMASI GEREKENLER

Terörle mücadelenin ana hedefinin, "Terör örgütünün ve destekleyicilerinin başarı umutlarının yok edilerek, terörle bir yere varılamayacağının gösterilmesi olması gerektiğini" ifade eden Başbuğ, şunları kaydetti:

"Bunun yapılabilmesi, terör örgütünün elemine edilmesi, etkisiz hale getirilmesiyle olur. Terörle mücadele, insan odaklı olarak yürütülmeli, mücadele insanların kalbine ve beynine hitap etmelidir. Bunun yapılabilmesi için şunlar gereklidir;

Birincisi, terörle mücadele, mutlaka ve mutlaka yasalar çerçevesinde yürütülmelidir. Terörün olduğu bölgelerde bölge halkının güvenliğinin sağlanması öncelikli önemli bir noktadır. Elbette, teröristle masum bölge halkının karıştırılmaması ise vazgeçilmez bir husustur. Ayrıca, teröristle teröristlere yardım edenler, teşvik edenler ve onlara değişik nedenlerle sempati duyanlar iyi ayırt edilebilmeli ve her birine karşı da farklı davranış biçimleri mutlaka geliştirilmelidir. Terörle mücadelede bölge halkının desteği ve güvenlik kuvvetlerinin yanında yer alması mutlaka sağlanmalıdır."

"SABIRLI OLMALISINIZ"

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, bir diğer önemli hususun ise sabır olduğunu vurgulayarak, "Hiç bir zaman unutmayalım ki terörle mücadele çok uzun soluklu bir süreç. Terör karşısında sabırlı olmalısınız, azimli olmalısınız" dedi.

İlker Başbuğ, şöyle devam etti:

"Elbette bu terörle mücadelenin zorluğunun ve sabırlı davranılması gerektiğinin yalnız güvenlik kuvvetleri tarafından değil, siyasi karar alıcılar, medya ve kamuoyu tarafından da doğru algılanması zorunludur ve önemlidir. Terör örgütleri, mücadelenin uzamasını ve toplumsal sabrın tükenmesini ister. Bu nedenle, stratejilerini toplumsal sabrın üzerine kurmaya çalışır. İşte bu nedenle terörizmle mücadelede toplumsal ve yönetsel sabrın gösterilmesi gerekir.

Diğer önemli husus da topluma gerçekçi olmayan beklentiler verilmesinden kaçınılmalıdır."

YENİ BİR KAVRAM "EKOSİSTEM"

Orgeneral Başbuğ, sempozyumda yaptığı konuşmada, yeni bir kavram olarak "ekosistem" konusuna da değindi.

Terörizmin, kendini üreten, yaşatan ve kuşatan ekosistemin bir parçası olduğunu ve onunla birlikte var olduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, şunları kaydetti:

"Ekosistem nedir, diye sorulabilir? Ekosistem deyince, çok genel anlamıyla içinde bulunulan çevre ve düzeni anlıyoruz. O bölgedeki, tüm bitkiler, tüm canlılar, hayvanlar, insanlar var. İşte ekosistem, bunların birbirleriyle ve çevreleriyle olan ilişkileri anlamıdır. Bütün terör olaylarına baktığımızda görüyoruz ki terör örgütleri içerisinde bulundukları bu ekosisteme şekil vermeye çalışıyorlar."

Terörizmle ilgili ekosistemlerin çok karmaşık olduğuna dikkati çeken Orgeneral Başbuğ, özellikle Türkiye açısından bakıldığı zaman bu işin karmaşıklığının nedeninin modern, postmodern ve geleneksel ağlar olduğunu söyledi. Bunun yanında terör örgütlerinin sınır aşan suç örgütleriyle de uyuşturucu, insan ve silah kaçakçılığı yaptığını anlatan Orgeneral Başbuğ, "Terör örgütünü besleyen ekosistemin terör örgütlerinin ömrünü kısaltacak bir şekle dönüştürülmesi esas alınmalıdır. Terörle mücadele eden güvenlik güçleri bölgedeki ekosistemle bütünleşmelidir" dedi.

Güvenlik güçlerinin coğrafya ile bütünleşmesi gerektiğine işaret eden Orgeneral Başbuğ, "Coğrafyaya ancak ayağınızı basa basa hakim olabilirsiniz. Onun için diyoruz ki güvenlik kuvvetlerine sizin de ekosistem içinde bir aktör olmanız gerekiyor. Nasıl bir aktörlük? Yedi gün 24 saat kesintisiz" diye konuştu.

Orgeneral Başbuğ, bunu başaranların terörle mücadelede başarılı olacağını, olamayanların ise başarıya ulaşmalarının zor olduğunu kaydetti.

MÜSTAKİL ÜNİTELER

Güvenlik kuvvetleri denilince Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri, polis, jandarma hepsini kastettiğini ifade eden Orgeneral Başbuğ, Türkiye'de güvenlik kuvvetlerinin gitmediği, adım atmadığı, adım basmadığı hiçbir nokta olmadığına işaret etti. Orgeneral Başbuğ, "Terörle mücadele yapılan bölgede binlerin üzerinde bizim müstakil ünitelerimiz orada görev yapmaktadır. Bu biraz önce anlatmaya çalıştığım ekosistemin bir parçasıdır" dedi.

"ÜLKEMİZ GERÇEKTEN BÜYÜK"

Silahlı Kuvvetler olarak üzerinde durdukları bir başka konunun toplumla beraber olmak olduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, toplumsal geliştirme programları yürüttüklerini hatırlattı. Orgeneral Başbuğ, bu konuya ilişkin "Efendim Silahlı Kuvvetlerin görevi mi?" sorusunun sorulabileceğini belirterek, şöyle devam etti:

"Evet, görevi. Çünkü ülkemiz gerçekten büyük, yerleşim alanları çok fazla. Devletimiz her yere ulaşamıyor, imkanlarımız kısıtlı. Devletimizin ulaşamadığı yerlerde evet Silahlı Kuvvetler gerekirse o köyün ihtiyacını karşılayacak, o köyle beraber olacak. Evet, biz bunu yapıyoruz. Bununla da iftihar ediyoruz, önemli bir görev olduğunu da sanıyoruz."

Başbuğ'dan Gazetecilere: Zaman Sorunu Var

- Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, bir birlik çatışmayla uğraşırken gazetecilere bilgi vermeye kalkmasının çok zor olduğunu ifade ederek, "Karşılıklı kabul etmek lazım bazen maalesef olmuyor. Bazı olaylarda zaman sorunu var" dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, sempozyuma verilen ara sırasında gazetecilerle bir süre sohbet etti.

Gazetecilerin, "Genelkurmay Başkanlığı tarafından zamanında bilgilendirilme konusunda sıkıntı yaşadıklarını" ifade etmeleri üzerine, Orgeneral Başbuğ, 'Doğru haber verin deniyor. Tabii doğru haber vermeniz için bilginin zamanında gelmesi lazım. Biz bunu tabi yapabiliyor muyuz? yapamıyoruz, çok iyi yapıyoruz diyemeyiz" diye konuştu.

Orgeneral Başbuğ, dün de bir olay olduğunu hatırlatarak, bilgilerin ilk olarak saat 14.00 sularında geldiğini söyledi. O anda olayı yaşayanın bile olayın nasıl olduğunu, ne olduğunu anlayamadığını ifade eden Orgeneral Başbuğ, "Birlik kendi çatışmayla uğraşırken size bilgi vermeye kalkması çok zor. 'Sonuçta birlikleri rahat bırakalım' diye düşünüyoruz birincisi bu. Dolayısıyla zaman alıyor, dolayısıyla sizin zamanlama talebinizi karşılayamıyoruz" dedi.

İlk bilgilerle, zaman geçtikten sonra gelen bilgilerin değişebildiğini de ifade eden Orgeneral Başbuğ, bazen, kısa sürede, meydana gelen olay konusunda net bilgi elde edemediklerini söyledi.

GAZETELERDEKİ SÖYLEŞİLER

Genelkurmay Başkanı'nın iki gündür bazı gazetelerde söyleşilerin yer aldığını hatırlatması ve "okudunuz mu?" diye sorması üzerine bir gazeteci, "okuduk efendim" dedi.

Orgeneral Başbuğ, bunun üzerine, her zaman medya ile ilişkilerinin daha iyi olması gerektiğini belirterek, "Karşılıklı kabul etmek lazım bazen maalesef olmuyor. Bazı olaylarda zaman sorunu var" diye konuştu.

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, verilen ara sırasında İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Gabi Aşkenazi ile de bir süre sohbet etti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber