2. Kredi kartı depremi kapıda
2. KREDİ KARTI KRİZİ KAPIDA
Kredi kartlarının asıl mağdurunun, bu kartları mecburiyetten
kullanan memur, işçi ve emeklilerin olduğunu söyleyen Memur-Sen Genel Başkanı
Dr. Ahmet Aksu, BDKK tarafından hazırlanan Kredi Kartları Kanun Taslağı'nın
bu haliyle yasalaşması halinde yüz binlerce ifade edilen mağdur sayısının milyonları
aşacağını belirtti.
Kredi kartı sorununun
akut bir sosyal problem haline dönüştüğünü vurgulayan Aksu, kredi kartlarının
faizlerinin düşürülmesi ile ilgili herhangi bir düzenleme yapılmaması halinde
çok yakında 2. kredi kartı krizinin yaşanacağı uyarısında bulundu.
100 binlerce kredi kartı mağdurunun merakla beklediği ve Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu tarafından hazırlanan yasa tasarısının olumlu ancak eksik olduğunu söyleyen Memur-Sen Genel Başkanı Dr. Ahmet Aksu, tasarının kamuoyuna merhem gibi sunulduğunu, ancak faize sınır getirilmemesi sebebiyle taslak ile bankacıların kollandığını belirtti.
Taslağın bu haliyle çıkması halinde yüz binlerce ifade edilen mağdur sayısının milyonları aşacağını vurgulayan Aksu, ?Kredi kartı sorunu akut bir sosyal problem haline dönüştü. Tasarı olumlu ancak eksik. Yasa çıktığında, geriye doğru işletilemeyeceği için şu anda, ödeme güçlüğü çeken, temerrüde düşmüş kredi kartı kullanıcılarının sorunlarına çözüm getirmiyor? şeklinde konuştu.
?Ödeyemeyeceksen kredi kartı alma kardeşim, serbest piyasa koşullarında faizin yüksek olması diye bir şey olmaz efendim, Beğenmiyorsanız almazsınız? şeklindeki yaklaşımların çözüm getirmeyeceğini dile getiren Aksu, ?faizlerin serbest rekabet şartları içerisinde belirlenmesi gerekiyor tabi. Ancak dünyanın hangi ülkesinde faizler, bankalar arasında yüzde 100 oranında değişiyor?? diye sordu. Bankalar işporta tezgahı açar gibi, sokaklarda çerez misali önlerine gelene akıldışı faizlerle kredi kartı veriyor? diyen Aksu, tüketicinin de ertelediği ihtiyaçlarını bu kartlarla karşılaması sonucunda sorunun akut bir sosyal problem haline dönüştüğünü kaydetti.
Kredi kartlarının özüne karşı olmadıklarını ancak bankacılık uygulamalarına yönelik eleştirilerinin olduğunu hatırlatan Aksu, bu eleştirileri şu şekilde özetledi: Eleştirilerimizin temel noktası, bankaların uyguladıkları yüksek faiz, ödeme gücü üzerinde limit ve ödeme gücü olmayanlara birden fazla kart verilmesidir. Tüketiciler keyfi uygulamalardan rahatsızlar ve kredi kartlarına çeki düzen verecek bir yasa istiyorlar. Mali sistemin taşlarını yerinden oynatmadan kredi kartlarına çeki düzen verilmesi tüketicinin de bankaların da yararınadır?
9 milyonu
asgari tutarı ödeyebiliyor, 110 bin kişi hiç ödeme yapmıyor
Aksu
sözlerine şöyle devam etti: ?Memur-Sen Ar-Ge Merkezi tarafından yapılan araştırmaya
göre; 2001 yılında borcunu ödeyemeyen 151 bin
kişi bulunurken, 2004 yılında bu sayı 110 bin oldu.
Kişisel tüketici kredisi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin
sayısı 2001 yılındaki ekonomik krizden bu yana ilk kez 100 bini geçti. Merkez
Bankası verilerine göre, kredi borcunu ödeyemeyenlerin sayısı 2002'de 50 bin
iken, 2003'te 54 bine, 2004'te ise iki kattan fazla aratarak 110 bin kişiye
ulaştı. Ödenemeyen borçların büyük kısmının kredi kartlarından kaynaklandığı
belirlenirken, kart borcunu ödeyemeyenlerin sayısı bir yıl içinde iki kat artarak
2003'te 48 binden, 2004'te 97 bin 387 kişiye çıktı.
27
milyon kredi kartı borçlusundan 9 milyon kişinin sadece asgari tutarı ödeyebiliyor,
110 bin kişi ise hiç ödeme yapamıyor.
Hükümet bu sorunu çözsün
Ahmet
Aksu, bu konudaki çözüm önerilerini şöyle açıkladı: ?Kamu bankaları yüzde 2
ile tüketici kredisi veriyor. Ancak temerrüde düşmüş kartzede bu imkandan yararlanamıyor.
Hükümet bu sorunu çözebilir. Daha önce nema uygulamasında olduğu gibi, kredi
kartı mağdurlarına kamu bankalarından tüketici kredisi kullandırılmalı. Böylece
kart mağduru, diğer bankalara olan borçlarını kapatabilir.?
Aksu,
önerilerini şöyle sıraladı:
- Kredi
faizlerine ilişkin düzenleme yapılsın.Genelde bankalar yıllık mevduata yüzde
17 faiz veriyor. Kredi kartı sözleşmesine de yüzde 34 faiz uygulasınlar.
- Düşük
faizli (yüzde 4-6) kredi kartı veren Vakıflar Bankası ve Halk Bankası gibi
bankalar daha etkili pazarlama yöntemiyle kamuoyuna kredi kartı dağıtılmalı.
Ziraat Bankası nema uygulamasında olduğu gibi tüketici kredisi faizi üzerinden
kredi açılmalı, tüketici yüksek faizden düşük faize terfi ettirilmelidir.
- Özel
bankalar yüzde 7-12 oranında uyguladıkları gecikme faizi oranları ile yüksek
sözleşme oranlarını makul seviyeye acilen çekmeliler.
- Kimlik
zorunluluğu olmasın. Dünyada kredi kartı kullanımında sadece imza kontrolü
yeterli sayılıyor.
- Taksitlendirmeyle ilgili düzenleme yapılsın. Cazip taksit sayılarına aldanan tüketici, önündeki 24 ayı ipotek altına alıyor.