Bilinçsiz spor kalbi yoruyor
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümünden Uzman Doktor Hakan Hasdemir, yaklaşan yaz ayı nedeniyle forma girme hevesi, spor yaparken aşırıya kaçılmasının en fazla kalp sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi.
Havaların ısınmaya başladığı bahar aylarında, kışın alınan kilolardan kurtulma ve yıl boyunca ertelenen fiziksel aktivitelere sağlıklı bir geri dönüş yapabilme düşüncesi spora başlama isteğini artırıyor. Kısa sürede forma girme hevesi, spor yaparken aşırıya kaçılmasına neden olurken bu durum en fazla kalp sağlığını olumsuz etkiliyor. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre; haftada dört gün en az yarım saat yapılan egzersiz kalp sağlığı için faydalı olurken; bu sınırları aşmanın bedeli de kalp sağlığı açısından ağır
olabiliyor.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Uz.Dr. Hakan Hasdemir, vücudu hazırlamadan, aşırı spor yapmanın kalp sağlığına olumsuz etkileri olduğunu söyledi.
Düzenli spor yapıyor olmanın, kalp sağlığı açısından gerekliliği kabul görmüş bir gerekçe olduğunu belirten Hasdemir, şöyle konuştu: "Ancak, kimi zaman hiçbir sağlık sorunu olmadığı düşünülen kişiler, spor yaptıkları sırada ani şekilde rahatsızlanıp hayatlarını kaybedebilmektedir. Genellikle kalp krizlerine bağlı olarak yaşanan bu ölümler, kadın erkek farkı gözetmeksizin her yaştaki sporcu açısından tehlike oluşturmaktadır. Kalp sağlığını koruduğu için uzmanların önerileri arasında yer alan sporun,
bilinçli yapılması; insan hayatı üzerinde oluşturabileceği riskleri de en aza indirmektedir."
KALBİN TEMPOLU SPORA HAZIRLIKLI OLMASI GEREKİYOR
Hayatın her alanında, bir işe başlamadan önce yapılması gereken hazırlık ve kontroller gibi, spor yapmadan önce de kişinin kendini hazırlaması ve gerekli sağlık kontrollerinden geçmesinin gerektiğini ifade eden Uz. Dr. Hakan Hasdemir, "tüm vücut fonksiyonlarında değişiklikler yaratan egzersiz, kişinin oksijen ihtiyacını 12 katına kadar çıkarmaktadır. Bu ihtiyaç doğrudan kalbin daha fazla kan pompalaması gerektiği anlamına gelir. Bu sırada, daha hızlı atan kalp, tüm ihtiyacı karşılamak için daha fazla
çalışmakta ve efor sarf etmektedir" dedi.
İş yükü artan kalbin kasları, tıpkı profesyonel spor yapan kişilerde olduğu gibi zamanla güçlenmekte ve gerekli efor için 'antrenmanlı' hale geldiğini anlatan Hasdemir, şöyle konuştu: "Dolayısıyla, kişinin kalbinin spor için uygun hale gelmesi, düzenli egzersizle sağlanabilen bir durumdur. Spora hazırlanmış kalbin sol karıncığında hacim ve kas artışı gözlenmektedir. Böylelikle kalp, yüksek tempoda yapılan fiziksel aktiviteyi zorlanmadan devam ettirebilme gücüne de sahip olacak şekilde hazırlanmış olur."
ISINMADAN YAPILAN SPOR KALBİ YORUYOR
Uz.Dr. Hasdemir, spor yapılmadan önce ısınmadan aşırı aktivitede bulunmanın kalbi yorduğunu, kalp krizi riskini artırdığını söyledi. "Ani efor harcamak, kalbe yük bindirmek, kalp duvarlarının kalınlaşmasına yol açmakta ve kalbi besleyen damarların sıkışmasına neden olmaktadır" diyen Hasdemir, kalpte ritm bozukluklarına zemin hazırlayan, hatta ölümcül olabilen bu durumun özellikle genetik yatkınlığı olan veya doğuştan bazı kalp rahatsızlıkları olan kişiler için daha büyük risk oluşturduğunu söyledi.
Hasdemir, kalbinde ritm bozukluğu olan kişilerin de gerekli önlemleri almadan, hazırlıkları yapmadan, kalbi yoracak seviyelerde spor yapmalarının sakıncalı olduğunu anlattı. Bu kişilerin ani kalp krizi ve tehlikeli aritmi riskiyle karşı karşıya kalmakta, beklenmedik bir şekilde hayatlarını kaybedebilmekte olduğunu belirten Hasdemir, sözlerini şöyle tamamladı: "Spor yapmaya başlamadan önce kalp sağlığının spor yapmak uygun olup olmadığının bilinmesi önem taşımaktadır. Aktif bir spor yaşantısı içerisine
girmeden önce, uzman doktorun gerekli gördüğü bazı incelemelerin ve testlerin yaptırılmasına özen gösterilmelidir. Sıklığı ve süresi kontrollü şekilde artırılan egzersizle kalbi spora hazır hale getirmek kalp sağlığını korumaya yardımcı olacaktır."