Bu sınıfta ders anlatan da dinleyen de öğrenci

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 31 Mayıs 2012 17:07, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Burası Sincan'da maddi imkanları el vermediği için dershaneye gidemeyen öğrencilerin Seviye Belirleme Sınavı (SBS)'na hazırlandığı okuma salonu. Sınıfın birinden geometri anlatan genç bir ses yükseliyor. Kapıyı tıklatıp içeri giriyoruz. 8. sınıf öğrencilerinin dikkati ister istemez davetsiz misafirlere kayıyor. Öğretmenleri ise 11. sınıf öğrencisi Mehmet Ali Canlılar.

Mehmet Ali, kendisinden 3 yaş küçük öğrencilere heyecanla anlattığı derse bir süre ara veriyor. Özel Samanyolu Fen Lisesi'nden bilim olimpiyatlarında madalyalar alan bir grup öğrenci hafta sonları burada Seviye Belirleme Sınavı (SBS)'na hazırlanan öğrencilere matematik, fen bilgisi, geometri ve Türkçe dersi anlatıyor. Ayrıca bol bol soru çözerek konuların iyice anlaşılmasını sağlıyor. Öğrenciler okuma salonunda ağabey kardeş gibi ders çalışıyor. Arada çok fazla yaş farkı bulunmadığı için her iki taraf da rahat. 8. sınıf öğrencileri anlamadıkları konuları çekinmeden sorabiliyor. Proje meyvelerini de vermeye başlamış. Dershaneye gidemeseler de okuma salonu onlar için büyük bir nimet. Okuma salonunda katıldıkları kurs sayesinde denemelerde yaptıkları netlerin sayısı artmış. 11. sınıfa giden olimpiyat şampiyonu ağabeylerinin fedakarlıkla devam ettirdiği kurs sayesinde 8. sınıfların okul derslerinde büyük bir iyileşme yaşanmış.

Gelecek yıl Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)'na girecek olan 11. sınıf öğrencileri bu projenin kendileri için de faydalı olduğunu belirtiyor. Anlattıkları dersler sayesinde hem konu tekrarı yapma imkanı bulmuş oluyorlar hem de hitabet yetenekleri gelişiyor. Okul sonu yorgun argın çantasını sırtlanıp eve yönelmek yerine kalbinin sesine uyup okuma salonlarına koşan bu bir grup yardımsever genç, küçük öğrencilerinin gözlerindeki ışıltının her türlü yorgunluğa değdiğini belirtiyor.

Samanyolu Fen Lisesi öğrencisi Mehmet Ali Canlılar, başkalarına faydalı olabildiği için kendini mutlu hissettiğini anlatıyor. Dershaneye gidemeyenlere ders anlatmayı sorumluk olarak gördüğünü ifade eden Canlılar, "Genelde üç dört kişilik gruplar halinde öğrencileri paylaşıyoruz. Arkadaşlarımız eksikleri olduğu konuları bize söylüyor. Ona göre gerek konu anlatarak gerekse soru çözerek destek oluyoruz. Geçtiğimiz yıl dönem başından beri her haftasonu gelip ders anlattık." diyor.

Ders anlattıkları guruplarla sohbet ederek yakınlık kurduklarını belirten Canlılar, her iki tarafın da öğrenci olmasının avantaj sağladığını şu sözlerle ifade ediyor: "Bize karşı rahat davranıyorlar. Biz de onlara karşı rahat oluyoruz. Bu durum dersin daha faydalı olmasını sağlıyor."

Canlılar, bu projenin kendi sosyalleşmelerine de katkı sağladığını düşünüyor. Hitabetlerinin güçlendiğini, ders anlatma tecrübesi kazandıklarını vurguluyor. Bu işi severek yaptıklarını dile getiren Canlılar, "Hiçbir karşılık beklemiyoruz." ifadesini kullanıyor.

'YORGUNLUĞU UNUTUYORUZ'

Emre Furkan Borak da 11. sınıf öğrencisi. O da genç öğretmenlerden. Ders anlattıkları sınıflarda öğretmen gibi görüldüklerini anlatan Borak, "Onların yaşındayken o sınavlara biz de girdik. Bu nedenle dertlerini anlayabiliyoruz. Aramızdaki yaş farkı fazla olmadığı için takıldıkları noktaları bize sorabiliyorlar. Çok mutlu oluyoruz. Bizleri birer öğretmen gibi görüyorlar ve hafta hafta deneme sonuçlarını da bize veriyorlar. Yaptıkları netler artıyor."

Diğer bir genç öğretmen ise Hasan İsmail Çetin. Haftasonları karşılık beklemeden gelip ders anlattıklarını ifade eden Çetin, "Haftanın yorgunluğunu onlarla birlikte atıyoruz. Burada olduğumuz süre içinde onlara yararlı oldukça hayatın değeri var" yorumunu yapıyor.

'DERSLERİM ÇOK KÖTÜYDÜ, DÜZELDİ'

Derse katılan ilköğretim öğrencisi Serhat Sezen, yaşadığı değişimi şöyle anlatıyor: "Ağabeylerimiz gelip burada herhangi bir ücret almadan ders anlatıyorlar. Sorularımızı çözüyorlar. Okul derslerimize de katkısı oluyor. Fen bilgisi dersim 3'ten 4'e çıktı."

Egemen Ömür, deneme puanlarının yükseldiğini anlatıyor sevinerek. Ağabeylerinin fen bilgisi dersinde çok katkısını görmüş. Ömür, "Onlar gelmeden önce derslerim çok kötüydü. Şimdi düzeldi." diyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber