5 kez sürgün edildi şimdi rektör adayı
MÜJGAN HALİS
15 yıl önce İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü'nde doçentken sürgün edilen ve "Kapıcı bile olsam bu üniversiteyi bırakmayacağım" diyen Prof. Dr. İbrahim Keleş, rektör adayı oldu
28 Şubat döneminde İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji bölümünde doçentken; 5 kez sürgün edilen Prof. Dr. İbrahim Keleş, kasım ayında yapılacak İstanbul Üniversitesi rektörlük seçimlerine adaylığını açıkladı. 15 yıl önce mesleği bırakması için tehdit edilen, kardiyoloji uzmanıyken Avcılar Kampusu, Beyazıt Mediko Sosyal, Orman Fakültesi, Sapanca Su Ürünleri Fakültesi ve Çapa Acil Dahiliye'ye sürülen Prof. Dr. Keleş, bütün bu baskılara rağmen üniversitesini terk etmemiş ender isimlerden. Bunu da şöyle ifade ediyor: "Bu üniversitede kapıcı bile olsam burayı bırakmayacağım, demiştim. Şimdi rektör adayıyım."
'SLOGAN DA ATabİLİRLER'
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji bölümünde hocalık yapan ve aynı zamanda Yeşilay Genel Sekreterliği'ni yürüten Keleş, o günleri şöyle anlatıyor: "Orman fakültesinde 'ağaçların yapraklarını', su ürünleri fakültesinde de 'balıkların kalbini incele' diye, 1997'den 2002'ye kadar oradan oraya sürükleyip durdular. Doçent olduğum halde yıllarca bana kadro vermediler. Profesör olmaya hak kazandığımda dosyamı iki kez çevirdiler. Bana oda vermediler, laboratuvara sokmadılar, öğrencileri eğitmem gerekiyordu, ders vermediler. Dolabımı parçaladılar, eşyalarımı odamdan çıkarttılar, beni yıldırmak için akla hayale gelmeyen yollar denediler." Baskılara rağmen üniversitesine dava açmayı kendisine yediremeyen Keleş, üniversite için çok farklı projeler geliştirmiş. En önemli projesi ise öğrenci gençlik eylemleriyle tanınan İstanbul Üniversitesi'nde öğrenciler için açacağı Londra'nın Hyde Park'ındaki serbest kürsüye benzer kürsü. Bu kürsüde öğrencilerin istediği sloganı atacağını, istediği pankartı açacağını kaydeden Keleş, öğrencilerin haklı eylemlerinde de yanlarında olacağını söylüyor.
3. TIP FAKÜLTESİNİ AÇACAK
İstanbul Üniversitesi'nin potansiyelinin yeterince kullanılmadığını düşünen Keleş, Türkiye'nin en eski ve en büyük üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi'nin amiral gemi olması gerektiğini söylüyor. Rektör adaylığına hazırlanırken "İstanbul Üniversitesi hepimizindir" sloganıyla yola çıkan Keleş, ayrıca projelerinin arasına üniversite çalışanlarını ilgilendiren maddeler de koymuş. Bunlardan en önemlisi Beyazıt ve Avcılar kampuslarında yapılacak, üniversite çalışanlarının çocuklarının gideceği iki ilkokul ve dört kreş. Göreve gelirse üniversite ve sanayi işbirliği için çalışmaların hemen başlayacağını da anlatan Keleş, ayrıca İstanbul Üniversitesi'ne Avcılar kampusunda üçüncü bir tıp fakültesini açmayı hedefliyor.