Kahraman polis faciayı böyle önledi/ Video
İstanbul Sultangazi'deki polis karakoluna düzenlenen saldırıda 11 yıllık polis Bülent Özkan, fark ettiği canlı bombanın binaya girişini iki el ateş ederek engelledi ancak şehit düştü
İstanbul Sultangazi'deki 75. Yıl Polis Merkezi'ne gelen canlı bomba, üzerindeki basınç etkili, parça tesirli plastik patlayıcıyı patlattı. Terör örgütü DHKP-C'nin gerçekleştirdiği saldırıda, önümüzdeki hafta sonu evlenmeye hazırlanan 1 polis şehit oldu, 4'ü polis 7 kişi yaralandı. Türkiye'nin en uzun direğinin ve en büyük bayrağının asılı olduğu karakol girişinde üzerindeki bombayı patlatan canlı bombanın, 1973-Çorum doğumlu İbrahim Çuhadar olduğu tespit edildi.
'EVRAK ALACAĞIM'
Patlama, 75. Yıl Polis Merkezi'nde dün saat 11.00 sıralarında oldu. İddiaya göre; Çuhadar boynunda asılı bir çanta ve elindeki evraklarla karakolun girişindeki silahlı nöbetçinin yanına yaklaştı. "Karakoldan haber verdiler. Bana ait bir evrak varmış. Alıp çıkacağım" dedi. Nöbetçi, Çuhadar'ı kapıya yönlendirdi.
KARAKOLA SOKMADI
Kapıya varan Çuhadar, X-Ray cihazından geçmek istedi. Ancak nöbetçi olan 11 yıllık polis memuru Bülent Özkan, Çuhadar'ın canlı bomba olduğunu fark etti. Özkan, silahını çekerek Çuhadar'a 2 el ateş etti. Eş zamanlı olarak Çuhadar, önce yanındaki el bombasını nöbetçi polisin bulunduğu yere attı. El bombası patlamadı. Ardından da üzerindeki bomba düzeneğinin pimini çekti. Çuhadar'ı karakola sokmayan Özkan şehit oldu. Karakol amiri ve 4 polis memuru ile karakolda bulunan 3 vatandaş yaralandı. Kapıda nöbet tutan başka bir polis memuru, ifadesinde "İçeri girmesinin hemen ardından iki el silah sesi geldi. Nöbetçi silahını doğrultarak içeriye doğru yöneldiği sırada büyük bir patlama oldu" dedi. Patlamanın şiddetiyle, Çuhadar'ın kopan başı ve vücudunun parçaları yola savruldu. Karakolun giriş kapısı büyük hasar gördü. X-Ray cihazı bahçeye fırladı. İkinci bombaya karşı önlem alındı. Okmeydanı ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Özkan, yolda hayatını kaybetti.
1'İ AĞIR, 7 YARALI
Saldırıda ağır yaralanan polis memuru Murat Yıldırım, Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedaviye alındı. Diğer 3 polisin ise sağlık durumları iyi. Karakolda bulunan vatandaşlar İbrahim Bal, Nuri Yücel ve Süleyman Kütük ise çeşitli hastanelere sevk edildi. Kütük'ün vücudunun yandığı, ambulans helikopterle Kartal Lütfü Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldüğü öğrenildi. Karakolda ifade vermek için bulunan Kütük'ün sağlık durumunun ciddi olduğu belirtildi. Olay yerine giden İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, bir polisi şehit verdikleri patlamada biri karakol amiri olmak üzere 3 polisin yaralandığını, belirterek "Canlı bomba, kendisini fark eden nöbetçi polis memurumuz Bülent Özkan'ın bulunduğu nöbet kulübesine bir el bombası atarak kendisini havaya uçurmuştur" dedi. Şehit polisin babası Ergin Özkan "Üzülerek şerefsizleri sevindirmeyeceğim" dedi.
Hafta sonu düğünü vardı37 yaşındaki şehit polis Bülent Özkan nişanlıydı. 16 Eylül'de Sultan Düğün Salonu'nda Sevinç Öztürk'le hayatını birleştirmeye hazırlanan Özkan, düğün davetiyelerini bile bastırmıştı. Bu nedenle 2 gün sonra izne de çıkacaktı. Kahraman polis, meslekteki başarılı çalışmalarından ötürü de İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'ne tayin edilmişti. Özkan, yeni görev yerine gidip çalışmak için işlemlerin tamamlanmasını bekliyordu. Ama olmadı...
Saldırıyı DHKP-C üstlendi.
Canlı bomba 1973-Çorum doğumlu İbrahim Çuhadar'ın 15 Mayıs 2008'de Beşiktaş'ta yapılan bir eylemde gözaltına alındığı ve 8 ay cezaevinde yattığı ortaya çıktı. DHKP-C, daha önce de canlı bomba eylemi yaptı. Temmuz'da Gaziosmanpaşa'da bir polis memurunu şehit etti, Avcılar'da bir polis memurunu yaraladı. 1999'da Taksim Meydanı'nda canlı bomba saldırısı düzenledi. Aynı yıl Tunceli'de, 23 Nisan kutlamaları sırasında hamile kılığındaki canlı bomba Canan Akgün parçalanarak öldü.
Talimat Selanik'teki 'Zeki Abi'den
Saldırıyı terör örgütü DHKPC üstlendi. İstihbarat birimleri, saldırı talimatının 2004'te Türkiye'den kaçan ve Yunanistan'da Selanik'te yaşayan DHKP-C lideri Hüseyin Fevzi Tekin'den geldiğini belirledi. "Zeki Abi" kod adlı Tekin, Bekaa Vadisi'ndeki kamplarda eğitim gördü. 1999'da Fatih'te 2 kamu binasına yapılan bombalı saldırı sonrası çok sayıda patlayıcıyla yakalandı. Kandıra Cezaevi'nde ölüm orucuna başlayan Tekin daha sonra hastalığı nedeniyle şartlı tahliye edildi.