e-reçete kağıt reçete verilmeyeceği anlamına gelmiyor

ANKARA - Selma Bıyıklı Adabaş

Sağlık Bakanlığı yetkililerine göre, hekimlerin sisteme şifreyle girdikleri reçetede ıslak imza olması gerekiyor.

*E-reçete sistemi çalışmazsa manuel reçeteler kullanılacak

Hekimlerin sisteme şifreyle girdikleri reçetede ıslak imza olması gerektiği uyarısında bulunan Bakanlık yetkililerine göre, şifre kullanan hekimler reçete çıktısını imzaladıktan sonra, e-imza alanlar ise imzalamadan hastalarına verecek.

Sağlık Bakanlığı Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürü Hakkı Öztürk, 15 Ocak'tan itibaren belirli şartlar dışında, elle yazılan reçetelerin artık SGK tarafından kabul edilmediğini, e-reçetenin zorunlu olduğunu anımsattı.

Hekimlerin e-reçetenin yazıldığı SGK'nın Medula sistemine şifre ya da e-imza ile girebildiğini anlatan Öztürk, SGK tarafından hekimlere verilen şifrenin, ıslak imza ve kaşe ile eşdeğer olmadığını bildirdi.

Hekim-hasta ilişkisi gereği, hastaların tedavileriyle ilgili mutlaka kağıt reçeteye sahip olmaları gerektiğini ifade eden Öztürk, şu bilgileri verdi:

''Kağıt reçete hasta ile hekim arasında bir iletişim şekli. Hastalarımızın hekimlerinden kağıt reçete isteme hakkı var. Hekimlerimizden, hasta-hekim ilişkisi bakımından hastalarına reçete vermeye devam etmelerini istiyoruz. Bu nedenle sağlık kurumlarımızda gerekli yerlerle hızlı çıktı alınabilen yazıcılar koyduk. Hekimlerimiz, hastalarının ilaçlarını SGK'nın sisteminden e-reçete ile girecek, ancak bunların çıktısını alıp hastasına verecek. Eğer sisteme şifreyle girmişlerse bunları mutlaka imzalayıp kaşelemeleri gerekiyor. Sisteme e-imza ile girenlerin ise ıslak imza zorunluluğu yok. Zaten e-imza hukuki açıdan ıslak imzaya eşdeğer. e-imza ile sisteme girildiğinde çıktının altında bu ibare görülebiliyor.''

-''Kağıt reçete şüpheleri gideriyor''-

Hastanın reçetesini eline almasıyla hekimin yazdığı ilaçlarla ilgili bilgi sahibi olabildiğine dikkati çeken Öztürk, ''Reçeteyi görünce hastaların kafasında hiçbir soru işareti kalmıyor. Aksi takdirde güven sorunu yaşıyor. Hastanın elinde reçete olması bütün bu şüpheleri ortadan kaldırıyor'' şeklinde konuştu.

Hastalara verilen e-reçete numarasında benzer harf ve rakamların kullanılmasının karışıklığa neden olduğu iddialarının kendilerine de ulaştığını ifade eden Öztürk, ''Bu konuyu SGK yetkilileriyle görüştük. Tedbiren bu karıştırılan harf ve rakamlar aynı numarada kullanılmayacak. Zaten çıktı alınırsa bu tür karışıklıklar da yaşanmayacaktır'' dedi.

Şimdiye kadar 70 bin hekimden yüzde 60'ının e-imza almak için müracaat ettiğini bildiren Öztürk, TÜBİTAK'ın 10 bin e-imza ürettiğini, şubat sonuna kadar bütün hekimlerin e-imza almasının planlandığını bildirdi.