Kadınlar neden polisliği seçiyor?
İstanbul’un 5 kadın emniyet amiri VATAN’a konuştu. Neden bu yolu seçtiler?
Bahar PAMİR / VATAN İSTİHBARATKimisi şehit polis babasından aldığı bayrağı taşımak için kimisi çocuklara olan sevgisinden polisliği seçmiş.
İstanbul’da asayiş kadınlardan soruluyor. Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü, Güngören İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Büro Amirliği, Yabancılar Şube Müdürlüğü, Havacılık Şube Müdürlüğü ve Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nde görev yapan kadın emniyet amirleri erkeklerin yoğun olduğu polis mesleğini kadınların gözünden anlattı.
Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü Amiri Özlem Temür, iki çocuk annesi. 1999’da mesleğe başlamış. Temur, çocukları dünyaya gelmeden önce kurduğu empati ile şimdi kurduğu empatinin çok farklı olduğunu söylüyor. Temür, polislik mesleği ile kadının bağdaştırılamadığını ifade ederek, “Güç ve kadını yan yana getirilemiyor. Ama kadınlar şu an her yerde. Beyin gücü çok önemli. Eve gidiyorsunuz annesiniz, eşsiniz aynı zamanda evlatsınız, işe geliyorsunuz amirsiniz” diyor.
Şehit babanın izinde
Güngören İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Büro Amiri Özlem Erkan, Bakırköy’de Emniyet Amiri iken 1991 yılında yasadışı sol bir örgüt tarafından şehit edilen babasının mesleğini seçmiş. Erkan’ın ağabeyi de Narkotik Şube’de emniyet amiri. 2000 yılında mesleğe başlayan Özlem Erkan, 13 yıldır olay yeri incelemede: “Branş eğitiminde iki kadındık. Olay yerlerinde genelde cesetler olur. Herkes ne zaman kusacağız diye gözümüzün içine bakıyordu. Kadın olduğumuz için tiksineceğimizi ve bu işi başaramayacağımızı düşünüyorlardı. Eğitimde biz iki kadın değil ama tiksinip kusan erkekler vardı.”
Hemcinslerin ilgisi
Erkan, kadın olduğum için çok eğlendiğim zamanlar da olduğunu anlatıyor: “Şenlikköy Karakol Amirliği yaptım. Kadınlar karakola değil sanki güne geliyorlardı. Kadının hoşuna gidiyor, hemcinsim karakol amiri diyor. Kadın karakola elinde kocaman bir tepsiyle ‘Ben amir hanımı görmeye geldim’ diyor, bizim arkadaşların suratına hemen bir ‘börek geldi’ gülümsemesi yerleşiyor.”
Yabancılar Şube Emniyet amiri Özay Yıldırım da İzmir’de 1979 yılında şehit edilen babası Salih Başkent’ten aldığı bayrağı ileriye taşımak için polisliği seçmiş. Güngören’de, 2008 yılında 18 kişinin öldüğü patlamada karakol amiri olan Yıldırım, “O zaman 6 aylık hamileydim” diyor. Yıldırım, o haliyle olay yerine gidince bomba imha uzmanları şaşkınlık yaşamış.
‘Eskinin polisi yok, artık güleryüzlüyüz’
Havacılık Şube Müdürlüğü’nde görev yapan Emniyet Amiri Esma Zeyrek Şirin de polis babasını rol model almış. Şirin şunları söylüyor: “Polis teşkilatımızın yüzü değişti. Artık çok güler yüzlüyüz. Eskinin polisi yok artık. Hepimiz aynı eğitimi alıyoruz, bize öğretilen şey vatandaşa hizmet ve güleryüz. Yani kadın veya erkek fark etmiyor diye düşünüyorum.”
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Emniyet Amiri Tülay Işık da, “Kadın polislerin artması teşkilat için iyi olur. Resmi kıyafete dışarıdan ciddiyeti, otoriteyi gösteriyor. Ama içinde bir kadın figürü olunca estetiklik, sıcaklık ve nezaket katıyor” diye konuşuyor.