Aile hekimlerine, aile yardımı ödeneği verilmez
Aile hekimi ve aile sağlık elemanlarına aile yardımı ödeneği verilir mi?
Aile hekimleri ve aile sağlık elemanlarının, aile yardımı ödeneği alması için idare mahkemelerinde davalar açılmaktadır.
Bu davalar zaman zaman da kazanılmaktadır. Bu konudaki; Konya'da açılan ve kazanılan dava sonucunu görmek için buraya, Bartın'da açılan ve kazanılan dava sonucunu görmek için buraya tıklayınız.
İdare mahkemelerindeki davalar temyiz edilince Danıştay'da görüşülmektedir. Danıştay, aile hekimleri ve aile sağlık elemanlarının aile yardımı ödeneğine alamayacağına karar vermiştir. Mahkeme bu yönde kendisine gelen dosyada, idare mahkemesinin kararını bozmuştur.
Danıştay, özetle, 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 8. madde hükmünün, aile hekimleri ve aile sağlık elemanlarının kapsamadığına karar vermiştir.
İŞTE MAHKEME KARARI
T.C.
DANIŞTAY
Beşinci Daire
Esas No : 2012/9051 Karar No : 2013/975
Anahtar Kelimeler: Aile Sağlığı Elemanı, Aile Yardımı Ödeneği, Parasal Hak
Özeti: Konuya ilişkin mevzuatla getirilen düzenlemeler karşısında, aile hekimleri ile aile sağlığı elemanlarının, Devlet memurlarına verilen aile yardımı ödeneğinden yararlandırılmalarına olanak bulunmadığı hakkında.
Temyiz Eden (Davalı) : Bartın Valiliği
Vekili : Av....
Karşı Taraf(Davacı) : ... adına Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları
Sendikası
Vekili : Av. ...
İsteğin Özeti : Zonguldak İdare Mahkemesi'nce verilen 26/03/2012 günlü, E:2011/1037, K:2012/336 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır..
Danıştay Tetkik Hakimi : Nurettin Yunus Uysal
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, Bartın İli, Kızılelma Aile Sağlığı Merkezinde sözleşmeli aile sağlığı elemanı olarak görev yapan davacının, aile yardımı ödeneğinden yararlanmak için yaptığı başvurunun reddine ilişkin Bartın İl Sağlık Müdürlüğü'nün 22.03.2011 tarih ve 3253 sayılı işleminin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.
Zonguldak İdare Mahkemesi'nce verilen 26/03/2012 günlü, E:2011/1037, K:2012/336 sayılı kararla; davalı idare bünyesinde sözleşmeli aile sağlığı elemanı olarak görev yapan ve aile yardımı ödeneğinden veya bir başka adla yapılan herhangi bir ödemeden yararlanmayan davacının, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 6111 sayılı Kanun'la eklenen ek 8. madde uyarınca Devlet memurlarına verilen aile yardımı ödeneğinden yararlanmasına engel bir durumun olmadığı, bu ödenekten faydalandırılmaması yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğunu öne sürmekte ve İdare
Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu'nun 2. maddesinde, aile sağlığı elemanı; aile
hekimi ile birlikte hizmet veren hemşire, ebe, sağlık memuru gibi sağlık elemanı
olarak tanımlanmış, "Personelin Statüsü ve Mali Hakları" başlıklı
3. maddesinde, Sağlık Bakanlığının; Bakanlık veya diğer kamu kurum veya kuruluşları
personeli olan uzman tabip, tabip ve aile sağlığı elemanı olarak çalıştırılacak
sağlık personelini, kendilerinin talebi ve kurumlarının veya Bakanlığın muvafakati
üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile diğer kanunların sözleşmeli
personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın, sözleşmeli
olarak çalıştırmaya veya bu nitelikteki Bakanlık personelini aile hekimliği
uygulamaları için görevlendirmeye veya aile hekimliği uzmanlık eğitimi veren
kurumlarla sözleşme yapmaya yetkili olduğu belirtilmiştir. Anılan Kanuna dayanılarak
çıkarılan 30.12.2010 gün ve 27801 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe
giren Aile Hekimliği Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan
Personele Yapılacak Ödemeler ile Sözleşme Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin
19. maddesinde, aile sağlığı elemanlarına yapılacak ödemeler düzenlenmiş, maddenin
5. fıkrasında sözleşmeyle çalıştırılan aile sağlığı elemanlarına bu Yönetmelikte
belirlenen ödemelerin dışında, Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğinin 17. maddesinin
ikinci fıkrasında belirtilen eğitimlere katılmaları halinde, 6245 sayılı Harcırah
Kanunu kapsamında ödenecek geçici görev yolluğu hariç olmak üzere, herhangi
bir ad altında başkaca bir ödeme yapılamayacağı belirtildikten sonra, bu statüde
çalışanlara, her ne şekilde olursa olsun, sözleşmelerinin sona ermesi veya erdirilmesi
durumunda, sosyal güvenlik mevzuatı gereği ödenenler hariç herhangi bir ödeme
yapılmayacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 25.2.2011 günlü Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan 6111 sayılı Kanunun 118. maddesiyle eklenen ek 8. maddede; "Ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışan sözleşmeli personel hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatları ile döner sermaye işletmelerinde sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilenlerden aile yardımı ödeneğinden veya başka bir ad altında da olsa aynı amaçla yapılan herhangi bir ödemeden yararlanamayanlara, Devlet memurlarına verilen aile yardımı ödeneği, herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın aynı usul ve esaslar çerçevesinde ödenir." hükmü getirilmiştir.
Davacı, değinilen Ek 8. maddede yer alan düzenlemeden yararlandırılması gerektiğini ileri sürmekte ise de; Kanun'un yalnızca kamu kurum ve kuruluşları teşkilatları ile döner sermaye işletmelerinde çalışan sözleşmeli personeli kapsadığı, maddede aile hekimleri ile aile sağlığı elemanlarına yer verilmediği, Aile Hekimliği Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler ile Sözleşme Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelikte ise aile sağlığı elemanlarına hesaplanma usulü belirlenen ücretin dışında başka bir ödeme yapılamayacağının vurgulandığı ve aile sağlığı elemanlarına aile yardımı ödenmesine olanak sağlayan herhangi bir kurala yer verilmediği anlaşıldığından, davacının aile yardımından faydalandırılmaması yönünde tesis edilen işlemde hukuka aykırılık, anılan işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, Zonguldak İdare Mahkemesi'nce verilen 26/03/2012 günlü, E:2011/1037, K:2012/336 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin l/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 13/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.