Anayasa Mahkemesinden İptal Kararı
657 sayılı Kanuna ekli Ek Gösterge cetveli, son olarak 18.5.1994 tarihli 527 sayılı KHK ile düzenlenmiştir. Ancak, 527 sayılı KHK'nin dayanağı olan 3990 sayılı Yetki Yasası 1994 yılında Anayasa Mahkemesince iptal edilmiştir. 527 sayılı KHK'nın dayanağının iptal edilmiş olmasından dolayı da bu konuya ilişkin olarak Anayasa Mahkemesine intikal eden tüm konularda iptal kararları verilmektedir. Son olarak Ek gösterge cetvelinde yer alan Jeomorfolog ünvanı için Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararını görmek için tıklayın.
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2003/14
Karar Sayısı : 2003/6
Karar Günü : 26.2.2003
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Ankara 5. İdare Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 14.7.1965 günlü, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesinin (B) fıkrasına, 18.5.1994 günlü, 527 sayılı KHK'nin 3. maddesiyle eklenen I SAYILI CETVEL'in "II- TEKNİK HİZMETLER SINIFI" başlıklı bölümünün (b) bendinde yer alan "jeomorfolog" sözcüğünün Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 6. ve 91. maddelerine aykırılığı savıyla iptali istemidir.
I- OLAY
Jeomorfolog olarak görev yapan davacının, bitirdiği öğrenim kurumunun niteliğine
göre 527 sayılı KHK'nin 3. maddesiyle 657 sayılı Yasa'nın 43. maddesinin (B)
fıkrasına eklenen I SAYILI CETVEL'in, II- TEKNİK HİZMETLER SINIFI başlıklı bölümün
(a) bendinde yer alan ek göstergeler esas alınarak emekli ikramiyesi ve emekli
maaşının ödenmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle
açtığı davada ileri sürdüğü Anayasa'ya aykırılık savını ciddî bulan Mahkeme,
aynı bölümün (b) bendindeki "Jeomorfolog" sözcüğünün iptali için başvurmuştur.
II- İTİRAZIN
GEREKÇESİ
Mahkeme'nin başvuru kararının gerekçe bölümü şöyledir:
"Anayasa'nın 91. maddesi uyarınca yetki Yasası'na dayalı olarak çıkarılan
KHK'lerin Anayasa'ya uygunluk denetimleri, Anayasa Mahkemesi'nin yerleşik içtihatlarında,
yasaların denetiminden farklı değerlendirilmektedir. Buna göre Anayasa'nın 11.
maddesinin "Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz" buyurucu kuralı nedeniyle,
yasaların denetimi yalnızca Anayasa kurallarına uygun olup olmadığı biçiminde
yapılırken, KHK'lerin ise, konu, amaç, kapsam ve ilkeleri yönünden hem dayandıkları
yetki yasasına hem Anayasa'ya uygunluğu yönlerinden irdelenmektedir.
Anayasa Mahkemesi, KHK'nin Anayasa'ya uygun bir yetki yasasına dayanmadan çıkartılan veya dayandığı yetki yasası iptal edilen bir KHK'nin kuralları, içerikleri yönünden Anayasa'ya aykırılık oluşturmasalar bile, Anayasa'ya uygunluğundan söz edilemeyeceği görüşündedir.
Uyuşmazlığa konu olayda uygulanacak sözcüğü içeren 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname 3990 sayılı Yetki Yasası'na dayanılarak çıkartılmıştır. KHK'nin dayanağını oluşturan 3990 sayılı Yetki Yasası ise Anayasa Mahkemesi'nin 5.7.1994 günlü, E: 1994/50, K: 1994/44-2 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.
Buna göre, Mahkememizce bakılmakta olan davada uygulanacak olan 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 3. maddesiyle 657 sayılı Yasa'nın 43. maddesinin (B) fıkrasına eklenen I sayılı Cetvelin II- Teknik Hizmetler Sınıfı (b) bendinde yer alan "...Jeomorfolog..." sözcüğü, dayanağı olan yetki yasasının iptal edilmesiyle Anayasal dayanaktan yoksun kaldığı bu nedenle Anayasa'nın Başlangıç, 2., 6. ve 91. maddelerine aykırı bulunduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; Anayasa'nın 152. maddesinin birinci, 2949 sayılı Yasa'nın 28. maddesinin ikinci fıkraları uyarınca, bir davaya bakmakta olan Mahkeme'nin, taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa, tarafların bu konudaki iddia ve savunmalarını ve kendisini bu kanıya götüren görüşünü açıklayan kararı ile Anayasa Mahkemesi'ne itirazen başvurması öngörüldüğünden, 527 sayılı KHK'nin 3. maddesiyle 657 sayılı Yasa'nın 43. maddesinin (B) fıkrasına eklenen I SAYILI CETVEL'in, II- TEKNİK HİZMETLER SINIFI (b) bendinde yer alan "...Jeomorfolog..." sözcüğü yönünden iptali için itirazen Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasına, konu ile ilgili belgelerin onaylı örneklerinin, karar ile birlikte Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na gönderilmesine ve Anayasa Mahkemesi'nin bu konuda vereceği karara kadar davanın geri bırakılmasına, 22.11.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi."
III- YASA METİNLERİ
A- İptali İstenilen Kural
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesinin (B) fıkrasına 527 sayılı
KHK'nin 3. maddesiyle eklenen I-SAYILI CETVEL'in "II-TEKNİK HİZMETLER SINIFI"
başlıklı bölümünün (b) bendi şöyledir:
"b) Kadroları bu sınıfa dahil olup, en az 4 yıl süreli yükseköğretim veren
fakülte ve yüksekokullardan mezun olarak yürürlükteki hükümlere göre, Şehir
Plancısı, Bölge Plancısı, Jeolog, Hidrojeolog, Hidrolog, Jeomorfolog, Jeofizikçi,
Yöneylemci (hareket araştırmacısı), Matematiksel İktisatçı, Ekonomici ve unvanını
almış olanlarla".
B- Dayanılan
Anayasa Kuralları
İtiraz başvurusunda dayanılan Anayasa kuralları şunlardır :
1- Başlangıç
Anayasa'nın Başlangıç'ının ilgili bölümü şöyledir:
"Millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk
Milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir
kişi ve kuruluşun, bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla
belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı;"
2- "MADDE 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve
adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı,
başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir
hukuk Devletidir."
3- "MADDE 6.- Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir.
Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organları
eliyle kullanır.
Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa
bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet
yetkisi kullanamaz."
4- "MADDE 91.- Türkiye Büyük Millet Meclisi, Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde
kararname çıkarma yetkisi verebilir. Ancak sıkıyönetim ve olağanüstü haller
saklı kalmak üzere, Anayasanın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde
yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile dördüncü bölümünde yer alan
siyasî haklar ve ödevler kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemez.
Yetki kanunu, çıkarılacak kanun hükmünde kararnamenin, amacını, kapsamını, ilkelerini,
kullanma süresini ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp çıkarılamayacağını
gösterir.
Bakanlar Kurulunun
istifası, düşürülmesi veya yasama döneminin bitmesi, belli süre için verilmiş
olan yetkinin sona ermesine sebep olmaz.
Kanun hükmünde kararnamenin, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından süre bitiminden
önce onaylanması sırasında, yetkinin son bulduğu veya süre bitimine kadar devam
ettiği de belirtilir.
Sıkıyönetim ve
olağanüstü hallerde, Cumhurbaşkanının Başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunun
kanun hükmünde kararname çıkarmasına ilişkin hükümler saklıdır.
Kanun hükmünde kararnameler, Resmî Gazetede yayımlandıkları gün yürürlüğe girerler.
Ancak, kararnamede yürürlük tarihi olarak daha sonraki bir tarih de gösterilebilir.
Kararnameler, Resmî Gazetede yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur.
Yetki kanunları ve bunlara dayanan kanun hükmünde kararnameler, Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonları ve Genel Kurulunda öncelikle ve ivedilikle görüşülür.
Yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmayan kararnameler bu tarihte, Türkiye Büyük Millet Meclisince reddedilen kararnameler bu kararın Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte, yürürlükten kalkar. Değiştirilerek kabul edilen kararnamelerin değiştirilmiş hükümleri, bu değişikliklerin Resmî Gazetede yayımlandığı gün yürürlüğe girer."
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi uyarınca Mustafa BUMİN, Haşim KILIÇ,
Samia AKBULUT, Yalçın ACARGÜN, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Fulya KANTARCIOĞLU, Ertuğrul
ERSOY, Tülay TUĞCU, Ahmet AKYALÇIN ve Mehmet ERTEN'in katılmalarıyla 26.2.2003
günü yapılan ilk inceleme toplantısında dosyada eksiklik bulunmadığından işin
esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verildi.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu sözcüğü
de içeren Kanun Hükmünde Kararname kuralı, dayanılan Anayasa kuralları ile bunların
gerekçeleri ve öteki yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp
düşünüldü:
A- Anayasa'ya Aykırılık Sorunu
1- KHK'nin Yargısal Denetimi Hakkında Genel Açıklama
Anayasa'da KHK'lerin siyasal denetimi yanında yargısal denetimi de öngörülmüştür.
KHK'lerin, işlevsel yönden yasama işlemi niteliğinde olmaları nedeniyle bunların
yargısal denetimlerinin yapılması görev ve yetkisi de Anayasa Mahkemesi'ne verilmiştir.
Yargısal denetimde KHK'nin, öncelikle yetki yasasına sonra da Anayasa'ya uygunluğu
sorunlarının çözümlenmesi gerekir. Her ne kadar, Anayasa'nın 148. maddesinde
KHK'lerin yetki yasalarına uygunluğunun denetlemesinden değil, yalnızca Anayasa'ya
biçim ve esas bakımlarından uygunluğunun denetlenmesinden söz edilmekte ise
de, Anayasa'ya uygunluk denetimi öncelikle KHK'nin yetki yasasına uygunluğunun
denetimini gerektirir. Çünkü, Anayasa'da, Bakanlar Kurulu'na ancak yetki yasasında
belirtilen sınırlar içerisinde KHK çıkarma yetkisi verilmesi öngörülmüştür.
Yetkinin dışına çıkılması, KHK'yi Anayasa'ya aykırı duruma getirir. Bu durumda,
KHK'nin yetki yasasına aykırı olması Anayasa'ya aykırı olması ile özdeşleşir.
Olağanüstü Hal KHK'leri dayanaklarını doğrudan Anayasa'nın 121. maddesinden aldıklarından, bir yetki yasasına dayanmaları gerekli değildir. Olağan dönemlerdeki KHK'lerin ise bir yetki yasasına dayanması zorunludur. Bu nedenle, KHK'ler ile dayandıkları yetki yasası arasında çok sıkı bir bağ vardır.
KHK'nin yetki yasası ile olan bağı, KHK'yi aynı ya da değiştirerek kabul eden yasa ile kesilir. KHK'nin Anayasa'ya uygun bir yetki yasasına dayanması, geçerliliğinin ön koşuludur. Bir yetki yasasına dayanmadan çıkartılan veya yetki yasasının kapsamı dışında kalan ya da dayandığı yetki yasası iptal edilen KHK'lerin anayasal konumları birbirlerinden farksızdır. Böyle durumlarda, KHK'ler anayasal dayanaktan yoksun bulunduklarından içerikleri Anayasa'ya aykırı bulunmasa bile dava açıldığında iptalleri gerekir.
KHK'lerin Anayasa'ya uygunluk denetimleri, yasaların denetimlerinden farklıdır. Anayasa'nın 11. maddesinde, "kanunlar Anayasaya aykırı olamaz" denilmektedir. Bu nedenle, yasaların denetiminde, onların yalnızca Anayasa kurallarına uygun olup olmadıkları saptanır. KHK'ler ise konu, amaç, kapsam ve ilkeleri yönünden hem dayandıkları yetki yasasına hem de Anayasa'ya uygun olmak zorundadırlar.
2- İtiraz Konusu
Yapılan Sözcüğün Anayasa'ya Aykırılığı Sorunu
Başvuru kararında itiraz konusu "Jeomorfolog" sözcüğünün Anayasa'nın
Başlangıç'ı ile 2., 6. ve 91. maddelerine aykırılığı savıyla iptaline karar
verilmesi istenilmiştir.
İtiraz konusu sözcüğü içeren 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, 18.5.1994 günlü, 3990 sayılı Yetki Yasası'na dayanılarak çıkartılmıştır. KHK'nin dayandığı 3990 sayılı Yetki Yasası Anayasa Mahkemesi'nin 5.7.1994 günlü, Esas 1994/50, Karar 1994/44-2 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Böylece, 527 sayılı KHK anayasal dayanaktan yoksun kalmıştır.
Bu nedenle, Anayasa'ya aykırı görülerek iptal edilen 3990 sayılı Yetki Yasası'na dayanılarak çıkarılmış bulunan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesinin (B) fıkrasına, 527 sayılı KHK'nin 3. maddesiyle eklenen I SAYILI CETVEL'in II- TEKNİK HİZMETLER SINIFI başlıklı bölümünün (b) bendinde yer alan "Jeomorfolog" sözcüğü, Anayasa'nın "hiç bir kişi ve kuruluşun, bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı,"nı öngören Başlangıç'ına "Hukuk devleti" ilkesinin yer aldığı 2. maddesine, "Hiç kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz." denilen 6. maddesine ve KHK çıkarma yetkisi verilmesine ilişkin 91. maddesine aykırıdır. İptali gerekir.
B- İptal Kararının
Yürürlüğe Gireceği Gün Sorunu
Anayasa'nın 153. maddesinin üçüncü fıkrasında, "Kanun, kanun hükmünde kararname
veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının
Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa
Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir.
Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez"
denilmekte, Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Yasa'nın
53. maddesinin dördüncü fıkrasında da bu kural tekrarlanmaktadır. Maddenin beşinci
fıkrasında ise, Anayasa Mahkemesi'nin, iptal halinde meydana gelecek hukuksal
boşluğu kamu düzenini tehdit veya kamu yararını ihlâl edici mahiyette görmesi
halinde yukarıdaki fıkra hükmünü uygulayacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesinin (B) fıkrasına, 527 sayılı KHK'nin 3. maddesiyle eklenen I SAYILI CETVEL'in II- TEKNİK HİZMETLER sınıfı başlıklı bölümünün (b) bendinde yer alan itiraz konusu "Jeomorfolog" sözcüğünün iptaline karar verilmesinin doğuracağı hukuksal boşluk kamu düzeni ve kamu yararını bozucu nitelikte olduğundan gerekli düzenlemelerin yapılması amacıyla iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesi uygun görülmüştür.
VI- SONUÇ
A- 18.5.1994 günlü, 527 sayılı "Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri ile
İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Hükmünde Kararname"nin, 3. maddesiyle 657 sayılı Devlet Memurları
Kanunu'na eklenen I SAYILI CETVEL'in "II-TEKNİK HİZMETLER SINIFI"
başlıklı bölümünün (b) bendinde yer alan "...Jeomorfolog..." sözcüğünün
Anayasa'ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
B- İptal edilen sözcüğün doğuracağı hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edici nitelikte görüldüğünden, Anayasa'nın 153. maddesinin üçüncü fıkrasıyla 2949 sayılı Yasa'nın 53. maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları gereğince İPTAL HÜKMÜNÜN, KARARIN RESMİ GAZETE'DE YAYIMLANMASINDAN BAŞLAYARAK BİR YIL SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNE, 26.2.2003 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.