Sanat tarihçileri, eylem yaptı
Sanat Tarihçisi İstihdam Platformu, 2 Mayısta, Kültür ve Turizm Bakanlığı önünde eylem yaptı. İşte eylemde yapılan basın açıklaması
Ülkemiz kültür varlıkları açısından çok zengin bir birikime sahiptir. Kültür varlıklarını korumak ve gelecek kuşaklara aktarmak görevi yasa ile Kültür ve Turizm Bakanlığı'na verilmiştir. Kültür varlıklarına sahip çıkmada diğer disiplinlerin yanı sıra Sanat Tarihçilerine de önemli görevler düşmektedir.
Kültür varlıklarının ortaya çıkarılmasında, korunmasında ve gelecek nesillere taşınmasında görevi yadsınamaz olan biz SANAT TARİHÇİLER, istihdam söz konusu olunca üvey evlat muamelesi ile karşı karşıya kalmaktayız. Özel sektörde, kendi alanımızla ilgili iş imkanlarının yok denecek kadar az olduğu bir durumda, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na 2008-2013 yılları arasında KPSS ile merkezi atamalarda atanan SANAT TARİHÇİ sayısı sadece 29 dur ( 2011/2 02 Aralık 2011=10 Sanat Tarihçi, 2012/2 30 Kasım 2012=9 Sanat Tarihçi, 2013/1 HAZİRAN 2013=10 Sanat Tarihçi).
2013 yılı içerisinde kamu kurumlarına yapılan on binlerce alımın dışında 105 bin sözleşmeli memurun da kadroya alındığı düşünüldüğünde, bizlere ne kadar az istihdam yaratıldığını daha rahat kıyaslayabiliriz.
Günümüzde, 26 devlet üniversitesinde toplam 35 Sanat Tarihi kürsüsü bulunmaktadır (26 Örgün Öğretim, 9 İkinci Öğretim). Bölümümüz her yıl 1500 civarında mezun vermektedir. Her yıl işsizler ordusuna katılan sanat tarihçisi sayısı katlanarak artmaktadır. Sanat Tarihi bölüm mezunları istihdam konusunda ciddi sorunlar yaşamaktadır.
Sanat Tarihçisi İstihdam Platformu ve Anadolu Sanat Tarihçileri Derneği (ASTAD) olarak mesleğimizin daha iyi yapılabilmesi için aşağıdaki konuların dikkate alınması önem arz etmektedir.
Devlet Personel başkanlığına 2013 yılında gönderilen ve geri çevrilen, şu an Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığı'nda onaya sunulan Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 15.01.2014 tarihli ve 10600 sayılı yazısı ile talep ettiği 234 sözleşmeli müze araştırmacısı alımının ivedilikle onaylanmasını istiyoruz.
Görüşmelerimiz sonucunda Devlet Personel Başkanlığının sözleşmeli alımların yapılmadığı ve başbakan onayına bağlı olduğunu bildirmesine rağmen binlerce sözleşmeli alım yapıldığını görüyoruz. Sayın başbakanımızın ve Kültür ve Turizm Bakanımızın, Devlet Personel Başkanlığına ve Maliye Bakanlığı'na bu talebin onaylanması yönünde girişimde bulunmasını talep ediyoruz.
Tekrar bildirmek isteriz ki bu alım talebi Sanat Tarihçiler için son derece hayati ve ertelenemez bir konudur.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 23.06.2014-02.07.2014 tarihleri arasında yapılacak KPSS-Haziran 2014/1: Kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve yerleştirme işlemlerinde daha çok Sanat Tarihçisi talep etmesini istiyoruz.
2014 yılı açıktan atama ve nakil yolu ile personel alımı sayılarına göre Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın payına düşen (27.01.2014) 30 ve (17.04.2014) 160 toplamda 190 kadronun büyük bölümünün Sanat Tarihçi alımı için kullanılmasını ve konunun takipçisi olacağımızı bilmenizi istiyoruz. Bu bağlamda adil kadro dağılımı yapmanız sarsılan adalet duygumuzu bir nebze olsun onaracaktır.
Sanat Tarihçilerinin Devlet Personel Başkanlığı'nda mesleki tanımı yoktur. Bizler, "Müze Araştırmacısı" olarak kabul edilmekteyiz. Dünyanın birçok ülkesinde saygın bir meslek olarak kabul edilen sanat tarihçiliği, başka kurumların yanı sıra müzelerde görev yapıyor da olsalar, müze araştırmacısı değil sanat tarihçisiolarak tanımlanmalıdırlar. ASTAD (Anadolu Sanat Tarihçileri Derneği) olarak bu konuda girişimler yapmaktayız. Bakanlığın bu konuda Devlet Personel Başkanlığı ile yazışarak ilgilenmesi ve sorunun çözülmesini istiyoruz.
Liselerde Sanat Tarihi dersinin zorunlu olması; hem kültür varlıklarına sahip çıktığımızın bir göstergesi hem de Sanat Tarihçiler adına istihdam sorununun çözülmesi için önemli bir adım olacaktır.
Sanat tarihçilerinin istihdam edilecekleri alanlar, Sanat Tarihi öğretmenliğinin yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı müzeler ve Belediyelere bağlı KUDEP'ler şeklinde sıralanabilir. Vakıflar Genel Müdürlüğü ve bölge müdürlükleri ile bağlı müzelerde sanat tarihçilerinin daha fazla görev alması gerekmektedir. Bu alanlardaki görevlendirmeler, sıradan bir atama olmaktan öte taşınır/taşınmaz kültür varlıklarının korunması için zorunlu bir durumdur.
Atamalardaki eşitsizliklerin giderilmesi yalnızca istihdam sorununu çözmeyecektir. Ekonomik gelişmişlik açısından ne kadar ileri olursak olalım, kendi uygarlıklarımıza sahip çıkmıyorsak, tarihi eserlerimizi tanıtmak ve korumak için Sanat Tarihçilerini göreve davet etmiyorsak ülke olarak kör bir karanlığın içinde bocalamaya devam edeceğiz. Farklı dönem uygarlık eserlerini topraklarında barındıran ülkemiz ne yazık ki bu şansını değerlendiremiyor. Bunun için de daha çok Sanat Tarihçisinin görevi başına atanması bir zorunluluktur.
On yıllardır süren duyarsızlığın ortadan kalkması için devlet ve hükümet yetkililerini sorumluluğa, Sanat Tarihçilerini ise birliğe davet ediyoruz.
Burada bulunan basın çalışanlarına ve arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.
2 Mayıs 2014
Sanat Tarihçisi İstihdam Platformu
Anadolu Sanat Tarihçileri Derneği