Şüphelinin ifadesini almayan müfettişler

Eski İstihbarat Dairesi Başkanı Sabri Uzun, bu hafta başında piyasaya çıkan "İN" adlı kitabında ilginç detaylara yer verdi.

Sabri Uzun, İN adlı kitabında paralel örgütün kendisine ve arkadaşlarına kurduğu tuzakları detaylıca anlatmakta... Aşağıda 2 örneğe yer veriyoruz.

İlki 4. sınıf emniyet müdürü Mustafa Aral'a ilişkin.... 17 Şubat 2011 tarihinde Mustafa Aral'ın odasında iki adet ortam dinleme cihazı bulunmuştur. Basında haberler çıkınca, Teftiş Kurulu Başkanlığı Başmüfettiş İrfan Ö.'yi görevlendirir. Ancak İrfan Ö., tüm ısrarlara rağmen Aral'ın müşteki olarak ifadesini almaz sadece tanık olarak ifadesini alır. Bu iki arasında önemli bir fark var. 22 Şubat'ta görevlendirilen İrfan Ö., dosyayı 31 Mart'ta Cumhuriyet Savcısı Abdullah B.'ne iletir. Savcı dört gün içinde "kovuşturmaya gerek yok" kararı verir. Kovuşturmaya yok kararına Emniyet itiraz etmez, Aral da müşteki olamadığı için o da itiraz edemez ve dosya kapanır.

İsmi geçen Mustafa Aral, daha sonra Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Aslan ve dönem arkadaşı Murat Nemutlu ile birlikte 2009 yılında tutuklanır. Tutuklama gerekçesi olarak kaçakçılarla işbirliği gösterilir. 9 ay cezaevinde alan bu 3 emniyetçi, çıktıktan sonra aynı adli ve idari suçtan dolayı idari soruşturma geçirir ve 3'ü de meslekten çıkarılır. Mesleten çıkarma sırasında bile ayrım yapılır. Murat Nemutlu'ya maaş farkını ödemesi için tebligatta bulunulur ve Nemutlu ödemesini yapar. Ancak Aral'a böyle bir duyuru yapılmaz. Aral, ödemesi gereken maaş farkını zamanında ödemediği için 1500 liralık maaş farkını faizi ve cezasıyla birlikte 3 bin lira olarak öder.

Murat Nemutlu'nun cezası 1,5 yıl, Emin Aslan ise 2 yıl sonra iptal edilir. Ancak Aral hala mahkemelerde sürünmektedir.

Eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, paralel örgütün aynı arkadaşlara ceza uygularken dahi mezhep ayrımı yaptığından şüphelendiğini belirtmekte ve Aral'ın Alevi kimliğine dikkat çekmektedir.

Uzun, Mustafa Aral'la ilgili şu tespiti yapmaktadır: "Mustafa, annesindne babasından ve evindeki yedi yaşındaki kızından gerçekleri saklamış; ha bugün ha yarın adalet gerçekleşir, mesleğime geri dönerim diye beklemiş; halen de bekliyor"

İkinci anektod Sabri Uzun'un kendisine ilişkin... Uzun hakkında 2006 yılında Başbakanlığa kendisiyle ilgili bir ihbar mektubu gönderilir. Mektupta, Uzun'un çok fazla gayrimenkul ve para sahip olduğu iddia edilir. Sabri Uzun bankadaki 110 bin lira olan parasının 365 lira olarak gösterildiğini belirten ihbar mektubuyla ilgili olarak görevlendirilen Mülkiye Müfettişi Mehmet Ali Ö. kendisinin ifadesine başvurmadan rapor yazdığını belirtmketedir. Uzun, rapora itiraz eder hesap listelerini İçişleri Bakanlığına sunar. Uzun'un sunduğu belgeler sonrasında Mülkiye Müfettişi Mehmet Ali Ö. ikinci bir rapor yazar ve "Sabri Uzun'un öne sürdüğü rakamlara itibar edilmesi uygundur" der.

Sabri Uzun yaşadığı bu süreçle ilgili olarak kitapta şunları yazmaktadır: Tanıdığınız müfettiş varsa, lütfen, "Siz meslek hayatınız boyunca hiç, şüphelinin ifadesi alınmadan rapor hazırladınız mı? Şüphelinin beyan ettiği mal varlığına itibar edin, benim hazırladığım rapora itibar etmeyin diye yazan müfettiş gördünüz mü? Böyle bir müfettişin Devlet Denetleme Kurulu'nda terfien görevlendirilmesi mümkün mü" diye sorun