Eğitim Sen'den MEB'e dava
Eğitim Sen, Milli Eğitim Bakanlığınca 1 Eylül 2006 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ders Kitapları ve Eğitim Araçları Yönetmeliğinde değişiklik öngören yönetmeliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştayda dava açtı.
Eğitim Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, Danıştayın önünde yaptığı açıklamada, dava açma gerekçelerine ilişkin bilgi verdi.
MEB'in, söz konusu yönetmelikle Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının görevlerinden biri olan ders kitaplarını inceleme işini, ilköğretim, ortaöğretim ve mesleki ve teknik öğretim genel müdürlüklerine devretmek istediğini kaydeden Dinçer, bu genel müdürlüklerde inceleme kriterlerinin ve komisyon elemanlarının niteliklerinin nasıl olacağı konusunda kuşku duyulduğunu söyledi.
Hazırlanan yönetmeliğin hem hukuksal açıdan hem de ?arkasında taşıdığı niyet açısından kabul edilemeyeceğini? söyleyen Dinçer, Talim ve Terbiye Kurulunun yetkisinin genel müdürlüklere devredilmesinin yasaya aykırı olduğunu savundu.
Dinçer, bu nedenle yönetmeliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştayda dava açtıklarını bildirdi.
Dava dilekçesinde, ders kitapları ve eğitim araçlarının, yasalara göre incelenmesi, değerlendirilmesi, satın alınması gibi Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının veya başkanlığa bağlı birimlerin görevlerinin başka birimlere devredildiği belirtildi.
Dilekçede şöyle denildi:
?Kurulun içinde ilgili birim ve komisyonlar mevcut iken ve komisyon görevlileri alanlarında uzman kişilerden oluşmuşken, yeni birimler ve komisyonlar oluşturmaya, kurulun inceleme ve denetleme yetkisini her alanda bertaraf etmeye yol açmış olan bu değişikliklerin, eğitimin temelini özel sektöre devretmeye hizmet ettiği açıktır. Hazırlanan bu yönetmelikle yetişmiş personelin işlevsiz hale getirilmesinin planlandığı da gözden kaçırılmamalıdır.
Davalı bakanlığın 2003 yılından bu yana laik, demokratik bilimsel eğitim anlayışından uzaklaşan bir eğitim modeli oluşturmaya çalıştığı, kadrolaşmak için temel yasa ve ilkeleri hiçe saydığı, düzenlediği önceki yönetmelik ve yasa değişikliklerinde de görülmüştür. Davalı bakanlık 1737 sayılı yasanın 55. maddesinde 2003 yılında yaptığı değişiklikle Talim ve Terbiye Kurulunun yardımcı eğitim araçlarının uygunluk onayını zorunlu olmaktan çıkarmış, okullara denetimsiz girmesine yol açmıştır. Bu sonuçlar bu günlerde kamuoyunun gündemini oluşturmaktadır.
Bir ülkenin geleceğinin garantisi olan eğitimin, yasalarla yetkili kılınmış olan kurulun denetim ve incelemesinden, onayından uzaklaştırılmaya çalışıldığı bu değişikliklerin açıkça yasalara aykırı olması ve yürütülmesi halinde telafisi imkansız zararlara yol açacağı kanısındayız.?