Tüm Başbakanlık ve Bağlı Kuruluş Personeli 40+80 Mağduru
40+80'e ilişkin düzenleme yapılırken Başbakanlık ve bağlı kuruluşlarındaki personel kapsam dışında tutulmuştur. Bunun nedeni, Başbakanlık personelinin fazla çalışmasının, Maliye Bakanlığı tarafından, seyyanen bir ödeme olarak algılanmasıdır. Bu hususun yanlış olduğu, toplu görüşmelerde, hükümet temsilcilerince de (Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı ve DİE Başkanı) ifade edilmiş olup, bu mağduriyetin bir an önce giderilmesi gerekmektedir.
Başbakanlık ve bağlı kuruluşlarındaki personel, saat 17 yerine saat 18:00'de mesaiyi terk edebilmektedir. Bu saat, bazı kurumlarda 18:30'dur. Bu fazla çalışmadan dolayı da personele fazla çalışma ücreti verilmektedir. Ancak uygulama puantaja göre değilde, tüm personele verildiğinden, Maliye Bakanlığı, ödemeleri seyyanen bir ödeme olarak kabul etmiştir. Yani Maliye Bakanlığına göre bu personel ek ödeme almaktadır. Ancak belirtmiş olduğumuz üzere bu ödemeler bir ek ödeme olmayıp saat 17:00'den saat 18:30'a kadar olan ödemelerin bir karşılığıdır.
Başbakanlık personelinin uğramış olduğu bu haksızlık toplu görüşmelerde DİE Başkanı Ömer Demir ve Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Sayın Mustafa Çetin tarafından da gündeme getirilmiştir.
Ancak, kamu işveren üyelerinin gündeme getirmiş olduğu bu haksızlık ne yazıkki Maliye Müsteşarının, ödemeleri seyyanen bir ödeme olarak algılamaya devam etmesi nedeniyle çözülememiştir. Bir başka deyişle, Başbakanlık ve bağlı kuruluş personelinin uyguladığı haksızlık tümüyle teknik bir detaydan ibarettir.
Bu çerçevede şunu belirtmek istiyoruz. Hükümetin 2006 yılı toplu görüşmelerinde gündeme getirmiş olduğu öneri gereğince 375 sayılı KHK'ya eklenen madde değiştirilecektir. Gerek iktidar partisi gerekse de muhalefet partisi milletvekilerinin tümüyle teknik bir detaydan kaynaklanan bu haksızlığı çözmelerini diliyoruz.
Başbakanlık ve bağlı kuruluş personelinin de, sorunun çözümü içinde
hem kurumlarına Müracaat ve Şikayet Yönetmeliği
hükümleri doğruştusunda başvurmaları hem de taleplerini siyasi kanallara
ulaştırmaları uygun olacaktır.
Bu konuda iktidar partisinden etkin bir vekilin vereceği Kanun teklifi bile
sorunun çözümü için başlangıç olabilecektir.