Şakacı savcı kaçmak isterken yakalandı

Kaynak : Star Gazetesi
Haber Giriş : 07 Kasım 2015 09:34, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Şakacı savcı kaçmak isterken yakalandı

Dönemin Başbakanı Erdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidanı dinlemekle suçlanan Selam-Tevhid Terör Örgütü savcısı açıklama yapmış.

İddiaların külliyen yalan olduğunu söylüyor...

Başbakanı ve Fidanı dinletmemiş.

Ne olmuş?

İran ajanlarının (İran ajanlarından biri de AK Parti Milletvekili Faruk Koca oluyor. Pişkinliği görüyor musunuz?) izini sürerken, ikilinin konuşmalarına istemeden muttali olmuş. Yani, Erdoğan ve Fidan dinlemeye takılmış...

Bu ayrımı kendisi koyuyor: Dinlemeye takılmakla, dinlemeye alınmak farklı şeyler...

Kendisi anlatsın: Bir internet sitesinde Sayın Başbakanın danışmanının telefonuyla yaptığı görüşmenin dinlendiği belirtilmiş. Eğer haber doğruysa burada olay bellidir. Demek ki ilgili danışman hakkında dinleme kararı alınmış. Sayın Başbakan da bu telefonu kullanınca görüşme dosyaya girmiştir. Sayın Başbakan, bakanlar ve MİT Müsteşarı mahkeme kararıyla dinlenmemiştir. Varsa çıkarın belgeleri, hodri meydan... Karşınızda paçavradan hukukçular yok. Dinlemeye takılmayı, bize dinleme diye yutturamazsınız...

Savcı, meydan okuyuşunun hemen arkasından, Bir suç varsa... diye ekliyor ve sorumluluğu, kendisinden sonra dosyayı yürüten savcıya yüklüyor.

Şöyle diyor: Burada suç oluşturacak tek eylem, suç unsuru içermeyen dinleme kayıtlarının imha edilmeyip dosyada bırakılmasıdır.

Demek istiyor ki, Ben yapmadım, öteki savcı yaptı...

Kim yaptıysa yaptı...

İmha edilmesi gerekli mahut dinleme kayıtları internet mecralarında dolaştırıldı mı, dolaştırılmadı mı? (Bir de sızdırma suçu işlendi.)

Bu kayıtlar üzerinden bir algı operasyonu yürütüldü mü, yürütülmedi mi?

Başta Erdoğan ve Fidan olmak üzere, birçok bakan ve milletvekili İran ajanı ilan edildi mi edilmedi mi?

Elde edilen içerikler, cemaate yakın yayın organları tarafından tepe tepe kullanıldı mı, kullanılmadı mı?

Maksat hasıl olduktan sonra, kayıtlar imha edilse ne olur, imha edilmese ne olur?

Savcımız şakacı biri olmalı...

Mütemadiyen Acem tehlikesinden söz ediyor.

Bunlar (yani Acem uşakları) ülkemizde çok etkiliymişler. Her tarafı kuşatmışlar. Başbakanı bile etkisi altına almışlar. Hatta istihbarat teşkilatını bile ele geçirmişler.

Savcımız, dosyadan el çektirilmesini bu etkiye bağlıyor:

Tam İran ajanlarını kuyruğundan yakalayacakken, hükümet Emniyete operasyon başlatmış. Ajanlar da sırra kadem basmışlar.

İçimizdeki ajanlar öyle böyle ajanlar değilmiş. Çok tehlikeliymişler. Muammer Aksoyu, Bahriye Üçoku, Uğur Mumcuyu, Ahmet Taner Kışlalıyı öldürmüşler. Devletin gizli bilgilerini kaçırmışlar... Suikastler hazırlamışlar... Kim bilir bundan sonrası için ne melanet tezgahlıyorlardı!

Bu şakacı savcıya şunları söylemek isterim:

İran ajanlarının Osmanlı devletinin son yıllarından başlayarak sistematik bir biçimde içimize sızdıklarını ileri sürüyorsunuz.

Önce bir İran haritası edinin. Sonra, herhangi bir ansiklopedide, karşılaştırmalı olarak İran ve Türkiye maddelerini okuyun. Mezhepler bahsine bir göz atın... İki tarafta da, mezhep asabiyetinin ne kadar belirleyici olduğunu ve karşılıklı etkileşimin asla söz konusu olamayacağını görün.

Sonra da sonuçtan yola çıkarak, İran ajanı dediklerinizin durumunu gözden geçirin... Acem kuşatmasının aktörleri olarak suçladığınız Erdoğan, Davutoğlu ve Fidan döneminde ilişkiler daha da kötüye gitmiş... İranla düşman olmuşuz.

Demek ki bu ajanlar, İrana değil, Türkiyeye çalışıyorlarmış...

Bundan da en çok güneydeki sevilen ülke istifade ediyormuş.

Bir şey daha:

Doğru dürüst bir soruşturma yapmak istiyorsanız, 28 Şubatın argümanlarını bırakın, gerçekler üzerinden hareket edin. Çevik Birin başaramadığını siz mi başaracaksınız!

NOT: Bu yazı, 6 Ağustos 2014 tarihinde bu köşede intişar etti. Yazıda geçen şakacı savcının ismi Adnan Çimen... İran ajanı oldukları gerekçesiyle binlerce kişiyi (bu arada Erdoğan ve Fidanı) dinleyen Çimen, önceki gün, Almanyaya kaçmak isterken Atatürk Havalimanında yakalandı.

Ahmet Kekeç

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber