'Mevcut eğitim sistemi ile Asım'ın Nesli'nin yetiştiremez'

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevin, mevcut eğitim sistemi ile Asım'ın Nesli'nin yetiştirilemeyeceğini, ülkeyi talan etmeye kalkışan Gezi Nesli'nin yetişebileceğini söyledi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 05 Aralık 2015 17:31, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Mevcut eğitim sistemi ile Asım'ın Nesli'nin yetiştiremez'

Eğitim-Bir-Sen Antalya Şubesi tarafından düzenlenen 1. Teşkilat Eğitim Programı, Manavgat-Gündoğdu Mahallesinde yapılıyor. Antalya Merkez ve 19 ilçenin başkan, yönetim kurulu ve kadınlar komisyonunun bulunduğu programa, Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevin de katıldı. Bütün üye ve çalışanları ile her türlü yasal platformlarda, özlük ve mesleki kazanımları adına mücadele ettiklerini belirten Sevin, "Demokratik, hukuk devleti anlayışının tam anlamıyla yerleşerek, ülkemizin ne aç hürlerin ne de tok esirlerin ülkesi olması yerine karnı tok sırtı pek, özgürlüklerin doya doya yaşandığı, sosyal ve sendikal hakların vücut bulduğu büyük bir Türkiye idealimizden bir an bile geri durmadık. Çalışma hayatının lokomotif kadrosu, eğitim alanının geleceği ve ümidi olan bir kadroyuz. Eğitim ve çalışma hayatının geleceği, birlikte ortaya koyacağımız performansla doğrudan ilgilidir. Dünü bugüne, bugünü yarınlara taşıyacak geleceğimiz olan çocuklarımızı ve gençlerimizi yetiştirecek olan bizler, sizler hep birlikte ülkemizin her şeyi olan çocuklarımızı daha huzurlu, daha adil, yaşanabilir bir ortama kavuşturmak için sorumluluk yüklenen, gençleri yetiştirecek olan mimar kadroyuz" dedi.

Konuşmasında özeleştirilerde de bulunan Sevin, "Ülkeyi imar ederken nesli ihya etmeyi ihmal ederseniz, ihmal ettiğiniz nesil imar ettiğiniz Ülkeyi tahrip eder. Binlerce cana mal olan terör olayları, Gezi ayaklanması bunun neticesidir. Eğitimciler olarak yetişen bu neslin maalesef mimarları da biziz. Bu eğitim sistemi ile 'Asımın nesli' milli bir nesil yetiştirmek de imkansız. Bu nedenle eğitim sisteminde köklü değişikliklerin yapılması zorunludur. Bunun için, Milli Eğitim Müfredatının değiştirilmesi, ders kitaplarının yeniden yazılması, öğretmen yetiştirme sisteminin gözden geçirilmesi, vb. çalışmaların yapılmasına ihtiyaç vardır. Eğitim Bir Sen olarak bu konuda bize düşen ne varsa taşın altına elimizi koymaya hazırız" dedi.

YETİME SAHİP ÇIKALIM

Eğitim-Bir -Sen olarak 'Her sınıfın bir yetim kardeşi var' isimli projenin ortağı olduklarına dikkat çeken Sevin, "Yüreğinden kopup gelen derin bir şevkat duygusuyla bir yetimi kucaklayıp bağrına basan, yanaklarına öpücükler konduran, ona yalnızlığını ve yetimliğini unutturmaya çalışan bir kimse, ilahi rahmet sağanağı altında yıkanmış ve günahlarından arınmış olmaktadır. Bir yetim gülüyorsa, başına şefkat eli değdiği içindir. Bir yetim gülüyorsa, bütün bir toplum gülüyor demektir. Bu açıdan proje ortağı olduğumuz "her sınıfın bir yetim kardeşi var" projemize her üyemizin sahip çıkmasını ve destek olmasını bekliyor ve istiyoruz" diye konuştu.

KIYAFET DAYATMASINA BOYUN EĞMEYECEĞİZ

Kravatın Hırvatlar tarafından icat edildiğini belirten Sevin, "Hırvatlar bile bu kadar zulme ve dayatmaya yol açacağını bilselerdi kravatı icat etmezlerdi. Darbe döneminin tortusu, askeri mantıkla insan benliğini hiçe sayarak zapturapt altına almak için dizayn edilmiş, özgürlüklere boyunduruk takan, eğitim çalışanlarını 'ne giyeceğine karar veremeyen bir birey gören çağ dışı yönetmelik değiştirilinceye kadar serbest kıyafet eylemine devam edeceğiz. 'Öğrenciye serbest kıyafet hakkının verildiği, öğrenciyi eğiten kişiye ise 'sen ne zaman ne giymen gerektiğine karar veremezsin' muamelesinin yapıldığı bir sistem sorunlu ve çelişkilidir. Mayıs sıcağının hatırının öğretmenin hatırından daha fazla sayıldığı sistem öğretmene kıymet vermeyen bir sistemdir. Atölye dersinde öğretmeni kravata mahküm edip, sınıf öğretmenini beden eğitimi dersinde iskarpine mecbur eden anlayış derslerin doğasına aykırı, eğitimin verimliliğinin önüne şekilselliği geçiren bir anlayıştır. Yaklaşık dört yıldır devam ettirdiğimiz eylemlilik sürecinde hiçbir olumsuzluk yaşanmamışken, bunu görmezden gelmek işi savsaklamak; eski Türkiye mantığıyla yöneticilik yapan bazı vali ve kaymakamlara eğitimcileri arkadaşlarının ve öğrencilerinin gözünün önde azarlatmak, okul ziyaretlerinde okulun eksiklikleri ve eğitimin niteliği yerine kıyafet avcılığına yönlendirmektir. Tüm bunlar, eğitimcilerin enerjisini derslerine vererek verimlilik üretmek yerine boyun bağıyla onları oyalamaktır. Bu açıdan; "Kılık-kıyafet yönetmeliğine uymayanlar değil, çağ dışı yönetmeliği uygulamaya çalışanlar sorunludur" dedi.

2 gün sürecek olan eğitim programında Genel Merkez'den Hıdır Yıldırım ve Mehmet Baki Öztürk gibi eğitimciler konuşmacı olarak oturuma katılacak.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber