Görüş yazısı, idari dava konusu olabilir mi?
YÖK Kararını İçeren Görüş İdari Davaya Konu Olabilir Mi?
Görüş, mütalaa da denilen, herhangi bir kamu kurumunun konu ile ilgili detaylı değerlendirmelerini, yorumlarını içeren metindir.
Sıklıkla Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı gibi kurumların verdiği görüşler idari davaya konu olabilir mi?
Bilindiği gibi, idari davaya konu olan idari işlemlerin bir unsuru da icrailiktir. Yani, idari işlemin kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olması gerekmektedir.
Ankara 14.İdare Mahkemesi YÖK kararını içeren bir görüşe ilişkin iptal isteminin reddine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmını sizinle paylaşıyoruz.
"Karar veren Ankara 14. İdare Mahkemesi'nce; dava dosyası, 2577 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü;
Dava; Kafkas Üniversitesi Laboratuar Programı mezunu olan davacının, kendisine merkezi yerleştirmelerde Tıbbi Laboratuar programı mezunlarının başvurabildiği kadrolara
tercih hakkı verilmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin 27.12.2013 tarih ve 23083 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesinin 3. fıkrasının (d) bendinde; dava dilekçelerinin dava konusu işlemin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği belirtilmiş, 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde de; kesin ve yürütülmesi zorunlu olmayan işleme karşı
açılan davalarda davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
Bu hükümlerden anlaşılacağı üzere, idari yargıda, dava konusu oluşturma açısından, idari işlemlerin kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte bulunması gerekmektedir.
Buradaki kesinlik kavramı işlemin uygulanmaya hazır, tamam, yani nihai bir işlem niteliğinde olduğunu, bir başka makamın onayına tabi olmadan doğrudan uygulanabilirliğini
göstermektedir. Yürütülmesinin zorunlu olması yani icrailik vasfı ile de, kamu gücü ve kudretinin üçüncü kişiler üzerinde, doğrudan doğruya çeşitli hukuki sonuçlar doğurmak suretiyle etkisini göstermesi olarak ifade edilmektedir.
Bir idari işlemde, idari davaya konu olması bakımından aranılan bu özellikleri taşımayan hazırlık niteliğindeki çalışmaların, idarenin iç yapısı ve işleyişiyle ilgili işlemlerin, tavsiye, mütalaa, teklif, düşünce gibi bilgi verici veya hazırlığa esas işlemlerin ve üçüncü kişilerin henüz hukukunu etkilemeyen yani menfaatlerini ihlal etmeyen işlemlerin dava konusu olamayacağı açıktır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Kafkas Üniversitesi Laboratuar Programı mezunu
olan davacının, kendisine merkezi yerleştirmelerde Tıbbi Laboratuar programı mezunlarının
başvurabildiği kadrolara tercih hakkı verilmesi için yaptığı başvurunun; Yüksek Öğretim Kurulunun 20.01.2009 tarih ve 1932 sayılı kararında Laboratuar programı mezunlarının her
hangi bir sağlık kurum yada kuruluşunda Tıbbi Laboratuar programı mezunların yaptıkları
iş ve işlemleri yapamayacakları ifade edilmesi üzerine yeniden düzenlenen Nitelik Kod Kılavuzunda "Laboratuar" ile "Tıbbi Laboratuar" programlan için farklı nitelik kodları belirlendiğinin davacıya bildirilmesi üzerine, bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; davacının Tıbbi Laboratuar mezunlarının tercih yapabildiği alanlarda tercih yapamamasının 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'nun 43. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile verilen yetki doğrultusunda tesis edilen Yüksek Öğretim Kurulu'nun 20.01.2009 tarih ve 1932 sayılı kararı uyarınca Nitelik Kod Kılavuzu'nun yeniden düzenlenmesinden kaynaklandığı, ancak bu işlemin dava konusu edilmediği, dava konusu edilen 27.12.2013 tarih ve 23083 sayılı davalı idare işleminin, yalnızca bu durumu bildirir mahiyette bir işlem
olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davacının, kendisine merkezi yerleştirmelerde Tıbbi Laboratuar programı mezunlarının başvurabildiği kadrolara tercih hakkı verilmesi için yaptığı başvuru üzerine tesis edilen dava konusu işlemin idari davaya konu olabilecek nitelikte icrai bir işlem olmadığı sonucuna varılmıştır..."