AK Parti 5 kentteki yöneticilerini görevlendirdi

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, terörle mücadele operasyonları nedeniyle sokağa çıkma yasağının olduğu Sur, Cizre ve Silopi'deki sivil vatandaşların acil ihtiyaçlarının giderilmesi için 5 kentteki yöneticilerini görevlendirdiklerini ve bu kentlerden battaniye, mutfak eşyası, elektrikli soba, çocuk maması ve bezi ile kuru bakliyatlar gibi malzeme talebinde bulunduklarını söyledi.

Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler biriminden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen hafta Diyarbakır'a giderek, bölge insanıyla bir araya geldiklerini söyledi.

Diyarbakır'da 3 ilçe hariç diğerlerinde yaşamın devam ettiğini anlatan Özdağ, sorun yaşanan ilçelerde halkın nabzını tuttuklarını belirterek, vatandaşların bir an önce PKK zulmünden kurtulmak istediğini aktardı.

Bölge halkının, "1990'lı yıllarda PKK terör örgütü kötüydü ama devleti yönetenler de kötüydü. Zulüm vardı, karşılıklı zulüm vardı, taraflar birbiriyle zalimlikte yarışıyordu" söylemlerini içeren serzenişlerde bulunduğuna dikkati çeken Özdağ, AK Parti iktidarındaysa vatandaşın sosyal devlet ve yatırımlarla tanıştığını vurguladı.

Halkta AK Parti'nin bölgeye sunduğu hizmetlerinden memnuniyet gözlemlediklerini dile getiren Özdağ, "Bölge halkı 'AK Parti yatırım yapıyor ama PKK engelliyor, barajımızı engelliyor, yolumuzu engelliyor. Hastanemizi yakıyor, imamızı, öğretmenimizi öldürüyor, Allah PKK'nın belasını versin' diyor. HDP'ye de oy verdiğini söyleyen vatandaş, 'Ben bundan sonra HDP'ye oy vermem, HDP'nin gerçek yüzü bu. PKK eşittir HDP' diyor" ifadelerini kullandı.

Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, Çözüm Süreci'nde PKK'nın samimi olmadığını vatandaşın çok iyi anlayarak gözlemlediğini kaydetti.

HDP'li belediyelerin bölgelerine yatırım yapmak yerine, belediye bütçesini PKK militanlarına, yandaşlarına aktardığına işaret eden Özdağ, belediyelerin yöneticilerinin ise kendileriyle aynı düşüncede olmayan vatandaşa yardımcı olmadığını, hizmet vermediğini anlatı. Özdağ, bölgede uzun süredir çöplerin toplanmadığını, su ihtiyacının karşılanmadığını, hizmet götürmek yerine cadde ve sokakların çukurlara ve hendeklere büründüğüne şahit olduklarının altını çizdi.

- Operasyonların sonunda kentsel dönüşüm başlayacak

Kazılan hendekler ve terör saldırıları nedeniyle ilçelerde binaların, yerleşim yerlerinin zarar gördüğünü belirten Özdağ, bu durumdan vatandaşın son derece rahatsız olduğuna dikkati çekti.

Özdağ, buralarda vatandaşın mağdur edilmeyeceğini ve operasyonlar sonunda kentsel dönüşüm çalışmalarıyla tarihi binaların restore edileceğini, yerleşim alanlarında düzenleme yapılacağını söyledi.

Bölge halkının artık devletin Türk-Kürt ayrımı yapmadığını çok iyi anladığını ifade eden Selçuk Özdağ, "Vatandaş 'PKK olmasaydı bu kadar kişi ölmezdi. Bu olaylar neden Diyarbakır'da oluyor, Manisa'da olmuyor. Oralarda da Kürtler yaşıyor. Devlet zalimse oradaki insanlara niye yapmıyor, Manisa'daki Kürt ile buradaki Kürt farklı mı, çünkü burada PKK var, burada silahlar var' kavramını çok iyi anladı" diye konuştu.

- 3 ilçe halkına insani yardım kampanyası

Özdağ, bölgedeki sivil halk için devletin gereken tüm imkanları seferber ettiğini anlattı. Terör saldırılarından etkilenen halkın ihtiyaçlarının giderildiğini vurgulayan Özdağ, 5 ilin önderliğinde bölge halkı için insani yardım kampanyası başlattıklarını bildirdi.

Bölgede hendek siyaseti güden, vatandaşı mağdur edenlere karşı Anadolu insanının ise sivil halka sahip çıktığını ifade eden Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde 13 ilçede sokağa çıkma yasağı var ve özellikle 3 ilçede yasak sürüyor. Sur, Cizre ve Silopi'de, buraya 5 şehrimizi görevlendirdik. Kocaeli, Konya, Manisa, Kayseri ve Gaziantep, bu şehirlerin il başkanlarıyla, belediye başkanlarıyla görüştük. Arkadaşlarımızdan çarşamba gününe kadar battaniye, mutfak eşyası, elektrikli soba, çocuk maması, çocuk bezi ve kuru bakliyat gibi ihtiyaçlar konusunda istekte bulunduk. Onlar bir kaç tır hazırlayacaklar ve bu ilçelerimizdeki mağdur vatandaşlarımıza ulaştıracaklar. Devletimiz güçlü ama biz de kardeşlik hukukumuzu gösterelim istiyoruz. Oradaki çeşitli evlere sığınmış olan kişilere, koliler halinde Manisa'dan, Kocaeli'den, Kayseri'den, Gaziantep'ten, Konya'dan yardım taşımak istiyoruz."

Özdağ, bölge insanına yapılan nakdi yardım miktarının da 500 liradan bin liraya çıkarıldığını aktardı.

Diğer 10 ilçeye yönelik de bir hafta sonra İstanbul'un ilçelerini görevlendirmeyi planladıklarını söyleyen Özdağ, bununla ilgili il başkanları ve belediye başkanları ile görüşmelerin devam ettiğini bildirdi.

- "Yakılan kütüphanelerde Kürtçe yayınlar da vardı"

Terörün en çok bölgede yaşayan halka zarar verdiğini, ilçelerdeki kütüphanelerin yakıldığını, okulların ise bombalandığını belirten Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, "Tarihin ortak değerlerinin muhafaza edildiği kütüphaneler, bizim yüzyıllardır birlikteliğimizin göstergesi olmuştur. Kürtçe, Türkçe, Arapça ve Osmanlıca yayınların buluştuğu bu kütüphaneler acımasızca yıkıldı" dedi.

AK Parti Gençlik Kollarının da bölgenin çocukları için harekete geçtiğini dile getiren Özdağ, "Gençlik kollarımız yakılan kütüphaneler için kitap toplama kampanyası başlattı. Kitap düşmanlarına inat 81 vilayette, 960 ilçede, kitap kampanyası yapacak. Hedefimiz iki milyon kitabı oradaki çocuklarımızla buluşturmak'' ifadesini kullandı.

Çeşitli köylere de kütüphaneler yapacaklarını, bölge halkının ihtiyaçlarına göre çalışmalar yürüteceklerinin altını çizen Özdağ, çalışmalara katkıda bulunanlara teşekkür etti.

- "Bildiri yayınlayan aydınlar hakkında suç duyurusunda bulunulmalı"

Teröre karşı topyekün aynı tepkinin gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Selçuk Özdağ, bölgedeki operasyonlar dolayısıyla devleti suçlayan aydınları ise "vatan haini" olarak niteledi. "Vatan hainlerinden aydın olmaz. Aydın gümrük memuru gibidir, iyiyi alır, kötüyü dışarıda bırakır, bunlar bize terörü kutsamaya çalışıyorlar, kendi ülkelerinde kendi insanına, kendi değerlerine gerçeklere yabancılaşmış kişiler bunlar" değerlendirmesini yapan Özdağ, aydınlara yönelik vatandaşların, hukukçuların suç duyurusunda bulunması ve bildiriye imza atanların hakkettikleri cezayı çekmeleri gerektiğini söyledi. Özdağ, aydınların bağlı bulundukları üniversitelerde de rektörlerin gereğini yapmasını istedi.