'Acil tıbbın tek sorunu özlük hakları değil'
Acil Tıp Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cander: - "Sağlıkta şiddete karşı toplum bilinçlenmeli. Nasıl bir hakime, avukata, savcıya el kaldırmıyorsa doktora da el kaldırmaması gerektiğini anlamalıdır. Çünkü orada hayatını kurtarmaya çalışan bir ekip var"
Acil Tıp Uzmanları Derneği (ATUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Başar Cander, bir hakime, avukata, savcıya el kaldırılmıyorsa, doktora da şiddet uygulanamayacağının anlaşılması gerektiğini söyledi.
ATUDER tarafından bu yıl üçüncüsü organize edilen "Bolu Acil Buluşması"nın bir otelde açılışı yapıldı. İki gün sürecek etkinlik kapsamında acil tıp ile ilgili güncel konular ve sorunlar görüşülerek çözüm önerileri tespit edilecek. Program kapsamında alanında uzman çok sayıda akademisyen katılımcılara sunum yapacak.
Etkinlik, TV sunucusu Ali İhsan Varol'un "Kelime oyunu" isimli yarışmasıyla başladı. Yarışmanın ardından açılış konuşması yapan ATUDER Genel Başkanı Cander, derneğin çalışma sistemi ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Cander, konuşmasının ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bolu buluşmalarının kendileri için önemli olduğunu ifade ederek, ATUDER'in çalışanları, uzmanları, üyeleri ile yakın bir ortam kurduklarını ve acil tıbbın sorunlarını paylaşma imkanı bulduklarını belirtti.
Türkiye'deki en önemli problemin acil servislerdeki şiddet olayları olduğuna vurgu yapan Cander, buna karşı getirilen uygulamaların yeterli olmadığını savundu.
Cander, "Sağlıkta şiddete karşı toplum bilinçlenmeli. Nasıl bir hakime, avukata, savcıya el kaldırmıyorsa doktora da el kaldırmaması gerektiğini anlamalıdır. Çünkü orada hayatını kurtarmaya çalışan bir ekip var" dedi.
Sağlık Bakanlığının çok doğru bir adım atarak sağlık hizmetleri ile acil sağlık hizmetleri gibi iki ayrı bölüm açtığını anlatan Cander, şöyle dedi:
"Ancak bu acil sağlık hizmetleri bizim beklediğimiz şekilde oluşturulmadı. Acil sağlık hizmetlerinin acil servisleri de içerecek şekilde bir global bakış açısına ihtiyacı var. Bunun bütün diğer hizmetler arasında da bambaşka bir yerinin olması gerekiyor. 100 milyondan fazla insanın başvurduğu, birçok kişinin hayatını kaybettiği ve bir çok kişi için unutulmaz bir yer olan acil servisler ülke gündeminde çok daha ön plana çıkmalı. Acil tıp çalışanları ve onların sorunlarının mutlaka acil eylem planı içinde ilk aşamada gündeme getirilmesi gerekiyor."
Cander, acil tıp çalışanlarının teşvik edilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Acil tıp uzmanlığı bütün iyileştirme çabalarına rağmen istediğimiz kadar tercih edilen bir branş değil. Avrupa'daki ve Amerika'daki ülkelerle kıyasladığımızda ülkemizde daha az tercih ediliyor" ifadesini kullandı.
Acil çalışanlarının çok ciddi sıkıntıları bulunduğunu aktaran Cander, bunların ortadan kaldırılması için çalışma içinde olduklarını dile getirdi.
Güneydoğu'da yaşanan terör olayları nedeniyle çok sayıda acil tıp çalışanının bölgeye geçici görevle gittiğini anımsatan Cander, "Bunlar çok kolay şeyler değil. Acil tıbbın tek sorunu özlük hakları değil şiddet ve çalışma güvenliği de çok önemli. Çalıştığımız ortamlar da önemli. Bunun bir parçası olarak hizmet verirken kendimizi korumada çok dikkatli olamayabiliyoruz. Kendimizi daha iyi korumamız gerekiyor. Müdahalenin, ilk yardımın, acil müdahalenin ilk kuralı kendi güvenliğinin sağlanmasıdır" değerlendirmesinde bulundu.