Hakimler sahte avukatı 2 yıl boyunca fark edemedi
İstanbul'da başta Pendik, Kartal, Kadıköy ve Eyüp adliyelerinde olmak üzere pek çok duruşmaya girdiği belirlenen bir kişinin sahte avukat olduğu ortaya çıktı. Yıldırım Turan'ın adalet sistemindeki boşluklardan yararlanarak yıllarca avukat sıfatıyla hakim karşısına çıktığı belirlendi. Sahte avukatı tespit eden adliye görevlisi ise Erzurum'a tayin edildi. Girdiği yüzlerce davada hakimden savcıya kadar tüm adliye personeline kendisini avukat olarak tanıtmayı başaran Yıldırım Turan'ın tutuklanmasına kadar geçen olaylar şöyle gelişti: Kurduğu ?Yılpa Danışmanlık AŞ' adındaki şirketle sigorta işleri yapan Turan, daha sonra kendisini avukat olarak tanıtmaya başladı.
Özellikle Anadolu yakasındaki çevresini kullanan Yıldırım Turan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1991'de mezun olduğunu açıklayarak davalar aldı. Turan yüzlerce duruşmaya girdi. İstanbul Barosu ve Türkiye Barolar Birliği'ne kayıtlı olmadığı halde müvekkillerinden vekalet alan sahte avukat, şehir dışında da duruşmalara katıldı.
Yıldırım Turan, sıkça gittiği Pendik Adliyesi'nde sahte avukat olduğunun ilk işaretlerini verdi. Turan, 5 Haziran 2003'te Pendik 3. Asliye Ceza Mahkemesi Kalemi'nde çalışan Yazı İşleri Müdürü Süleyman Karagöz'den 3. Asliye Ceza Hakimi Ali Altıntürk'e havale ettirdiği vekaletnameye istinaden evraktan fotokopi almak istedi. Şüphelenen Karagöz, Turan'a kimlik sordu. Turan kimliğini ibraz edemeyince Karagöz belge suretini vermedi. Karagöz yaptığı araştırmada Turan'ın hukuk fakültesi diplomasının ve baroya kaydının olmadığını belirledi. Karagöz ile bir yemekte tanışan Yıldırım Turan, yazı işleri müdürünü müvekkillerine savcı olarak tanıttı. Karagöz, kendisinin de aynı sahteciliğe çekileceğini anlayınca Turan'ı ihbar etti. Bu arada Turan, hakim Ali Altıntürk'e giderek kalem müdürünün avukatlık görevini engellediği gerekçesiyle şikayet etti.
Hakkındaki şikayetlere rağmen duruşmalara girmeye devam eden zanlı Yıldırım Turan'ın Kadıköy Altıyol'daki bürosuna polis operasyon düzenledi. Bir ruhsatsız silah ele geçirilirken, Turan, tutuklanarak Kartal Cezaevi'ne gönderildi. İstanbul Barosu, Turan'ın avukatlık mesleğine zarar verdiğini belirterek, müdahil olarak katılmak istedi. Kartal'daki duruşmaya baro adına gelen Avukat Evren İşler, mahkemede mesleklerini korumak için müdahil olmak istediklerini söyledi. Mahkeme heyeti talebi oybirliğiyle kabul etti.
Bu arada, sahtekarlığı ortaya çıkartan Süleyman Karagöz, suça katıldığı iddiasıyla yargılanmaya başlayıp görevinden alındı. Önce Adalar Adliyesi'ne yazı işleri müdürü olarak atanan Karagöz daha sonra Erzurum'a tayin edildi. Erzurum'a gitmemek için yürütmeyi durdurma davası açan Karagöz, Turan'ı yakalatmasına rağmen sürgün edildiğini söyledi. Turan'ı vekil tayin eden Halis Ekşioğlu ise Türk adalet sistemine güveninin kalmadığını belirtti.
Ekşioğlu, ?Başka bir avukat tarafından büyük maddi zarara uğradım. Durumu düzeltmek için tuttuğum avukat da sahte çıktı. Yıldırım Turan 13 milyar 600 milyon lira alarak dolandırdı. Kime güveneceğimi şaşırdım. Avukat tutanların önce barodan kimliklerini sorgulaması gerekir. Doğru işler yapan memurun sürgün edilmesi beni daha çok üzdü.? dedi. Temizlik ve güvenlik hizmetleri veren bir şirketin genel müdürü olan Halime Apaydın da, adalet sisteminin ne kadar sorunlu olduğunu gördüğünü söyledi. Apaydın, şunları söyledi: ?Şirketimizin davaları için Yıldırım Turan ile anlaştık. Bir süre sonra bize Süleyman Karagöz adlı bir savcıyı tanıdığını ve yardımcı olacağını belirtti. Süleyman Bey'i arayınca gerçekleri öğrendik. İnsanlar avukat tutarken çok dikkatli olsunlar.?
zaman