Hedef teftiş kurulları
IMF, Dünya Bankası ve AB, devleti korumakla görevli müfettişlerin yetkisini kaldıran Kamu Yönetimi Temel Yasası'nın Köşk'ten dönmesi üzerine yeni politikaları harekete geçirdi. İddiaya göre, bu 3 kurum, teftiş kurullarını ortadan kaldırmak için Maliye'deki şifre skandalını kullanarak müfettişleri yıpratmaya çalışıyor
Maliye'de yaşanan şifre skandalının arka planında IMF, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye dayattığı devleti güçsüzleştirme ve devleti uluslararası tekellere karşı savunmasız hale getirme politikalarının yattığı iddia edildi. İddiaya göre, IMF ve Dünya Bankası, devleti korumakla görevlendirilmiş teftiş kurullarını yok etmek için Türkiye'ye Kamu Yönetimi Temel Yasası'nı çıkarma baskısı yaptı. Bu çerçevede müfettişleri etkisiz hale getirecek yasanın Meclis'ten geçirilmesi, IMF tarafından 6. gözden geçirmenin ön koşulu olarak Türkiye'ye dayatıldı. IMF, bu yasa çıkmadan Türkiye'ye vereceği kredi dilimini serbest bırakmadı. Yasa Meclis'ten geçti, IMF yeşil ışığı yaktı. Türkiye, bu sayede IMF'nin olumsuz açıklamalarıyla patlak verecek olası bir krizden kurtuldu. Aynı dönemde Avrupa Birliği de aynı yasayı, "AB'ye uyum" için şart koştu.
VETO HESAPLARI BOZDU
Ancak Meclis'ten geçen yasa Köşk'ten veto yiyince uluslararası güçlerin bütün hesapları alt üst oldu. Bunun üzerine IMF, Dünya Bankası ve AB, sistemde kalmayı başaran teftiş kurullarının yıpratılması yönünde politika değişikliğine gitti. Maliye'de patlak veren son şifre skandalının da dış güçlerin yeni politikasının bir parçası olduğu belirtiliyor. İddiaya göre, şifre skandalı kullanılarak müfettişler yıpratılıyor, teftiş kurullarının kaldırılmasına zemin hazırlanıyor. Söz konusu iddiaları "İddiadan öte gerçeğin tam da kendisi" şeklinde ifade eden Devlet Denetim Elemanları Derneği (DENETDE) Başkanı Atılay Ergüven, "Türkiye liberalizasyon sürecine sokuldu. Devleti küçültme benimsendi. Yürütmenin en önemli mekanizmasını yok ederseniz devlet küçülür" diyerek şu çarpıcı açıklamalarda bulundu:
nTeftiş kurulları Anayasa, yasa, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde çalışır. Bu kurulların varlık nedeni devleti iç ve dış güçlere karşı korumaktır. Devleti koruyan, yargının en önemli delil hazırlayan örgütü yok edilmek isteniyor.
n Uluslararası kuruluşlar bu sayede Türkiye'de yasa tanımaz isteklerini yöneticilere rahatlıkla kabul ettirecekler. Bu birimler ortadan kalktığı zaman devlet otoritesi, devlet organizasyonu zaafa uğrayacak. Bu da küresel güçlerin işine geliyor. Çünkü küresel güçler karşılarında güçlü devlet görmek istemez.
n Devletin en önemli savunma mekanizmalarından biri olan teftiş kurulları en son Maliye örneğinde olduğu gibi bu tür olaylarla yıpratılmaya çalışılıyor.
n Teftiş kurulları özlük hakları yönünden geriletilmek suretiyle işlevsiz ve etkisiz hale getirildi. Yetersiz ödenekler verildi.
n Yargı personelinin maaşlarında yüzde 400-500 artış getirilirken, denetim elemanlarının yüzde 80'i yoksulluk sınırının altında maaşlara mahkum edildi. Yazdıkları raporlara karşı sistemli biçimde açılan davalarla tazminat baskısı oluşturuldu.
BU HÜKÜMETİN SUÇU DEĞİL
n Bu süreci sadece bu hükümete yüklemek doğru değil. Devleti zayıflatacak yasa AB'ye uyum sürecinde ve IMF ile yapılan anlaşmaların en başında Türkiye'ye dayatıldı.
n Dayatılan yasayla teftiş kurullarının yerine iç denetçilerin getirilmesi önerildi. İkame etmek istedikleri bu sistemde iç denetçiler devleti korumaktan çok müşavirlik hizmeti göreceklerdi.
n Yaptırım gücü olmayan tavsiye nitelikli raporlar hazırlayacaklardı. Bunlar hükümetlerle gelip hükümetlerle gidecek, devlet de küresel güçler karşısında savunmasız kalacaktı.
iŞTE iLGiNÇ SÜREÇ
n 11 Ekim 1995'de Maliye Bakanlığı ve Dünya Bankası arasında "Kamu Mali Yönetim Projesi"nin "Harcama Yönetimi" sistemini çözümlemeye yönelik bir proje anlaşması imzalandı. Bu proje yardımıyla Türkiye'ye nasıl bir kamu mali yönetimi sistemine sahip olmaları gerektiği dikte edildi.
nKamu Mali Yönetimi ve Denetimi Yasa Tasarısı, 2002'de hayata geçirilmek istendi. Tasarı, Maliye Bakanlığı tarafından "AB ve uluslararası standartlarla uyumlu bir kamu iç kontrol sistemi oluşturulması" amacıyla, 3 Ağustos 2002'de Meclis'e sunuldu. Ancak genel seçimler süreci kesti. Tasarı kadük oldu.
nIMF İcra Direktörleri Kurulu'nun 6. gözden geçirmeyi onaylamak için Kamu Mali Yönetimi ve Denetimi Yasa Tasarısı'nın yasalaştırılmasını ön şart olarak 2003'te Türkiye'nin önüne kondu.
nYasa, uzun tartışmalardan sonra Meclis'ten geçti. Ancak, Cumhurbaşkanlığı yasayı veto etti. Böylece teftiş kurullarını yok edecek süreç rafa kalktı.