Uzun süren güvenlik soruşturmaları mağduriyetleri artırıyor!

Bilindiği üzere, 676 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 74 üncü maddesiyle, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinde düzenlenen devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak Genel Şartlara "Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak" da eklenmiştir.

Bu düzenleme geldikten sonra, Güvenlik Soruşturma ve Arşiv Araştırmasının ne olduğunu, nasıl yapıldığını, hangi kurumların yaptığını ve ne kadar sürdüğü hakkında detaylı bir haberi 08 Kasım 2016 tarihinde sizlerle paylaşmıştık.

Söz konusu yazıda, "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği"nin 12 nci maddesi kapsamında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması isteminin ilgili makama ulaşmasından itibaren arşiv araştırması sonuçlarının en geç 30 gün, güvenlik soruşturması sonuçlarının ise en geç 60 gün içinde cevaplandırılması gerektiği, ancak uygulamada bu sürelerin oldukça aşıldığını ve yeniden ele alınması gerektiğini ifade etmiştik.

Ayrıca, 21 Kasım 2016 tarihli haberimizde bu konuya tekrar dikkat çekerek; güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla yetkili emniyet birimlerinin ilgili yönetmelikte belirtilen sürelere riayet etmediğini, yüzlerce kamu kurumunun atama işlemlerinin beklemede olduğunu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığında sekiz ayı geçmesine rağmen hala adayların atama işlemlerinin yapılmadığını, yönetmelikte belirtilen sürelerin cevaplanmaya imkan tanıyacak şekilde uzatılmasını ve konunun bir genelge çerçevesinde ele alınarak sürelere uygun hareket edilmesinin yararlı olacağını ifade etmiştik.

Aradan yaklaşık bir buçuk ay geçmesine rağmen, bu konu ile ilgili gerek İçişleri Bakanlığı veya Başbakanlık tarafından bir çalışma yapıldığına yönelik herhangi bir duyum veya resmi bir açıklama bulunmamaktadır.

Kamuya girmenin özellikle "KADRO SAYISI" olarak gün geçtikçe zorlaştığı şu dönemde, bin bir türlü zorluklarla çeşitli kurumların yaptığı sınavlar veya merkezi KPSS yerleştirmeleri ile atanmaya hak kazanan adaylar, güvenlik soruşturmalarının yönetmelikteki azami sürelerin çok üzerinde bir sürede sonuçlanması nedeniyle hem maddi hem de manevi yönden mağdur olmaktadırlar.

Olaya kamu kurumları açısından baktığımızda da, personel ihtiyacının tüm kurumlarda had safhada olduğu şu dönemlerde güvenlik soruşturmalarının uzun sürmesi nedeniyle atama işlemlerinin askıda kalması, kamu hizmetlerinde de aksamaya ister istemez sebep olmaktadır.

Yukarıda özetlediğimiz durum karşısında, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması ile ilgili işlemlerin etkin, süratli ve hataya meydan vermeden yapılabilmesi açısından bütün yönleriyle Başbakanlık koordinasyonunda yeniden ele alınması gerekmektedir.

İlgili Yönetmelik günümüz şartlarına uygun olarak değiştirilmeli ve teknolojinin imkanlarından yararlanılarak kurumlarla ilgili il emniyet müdürlüklerinin online bu işlemin yapılabilmesine yönelik adımlar atılabilmelidir. Sadece emniyet birimleri ile yapılan yazışmalar bile süreçte belirli bir aşamayı oluşturmaktadır.

Sonuç olarak bu süreçte ne adaylar mağdur edilmeli, ne de kamu kurumlarında personel eksikliği sonucu hizmet sunumu açısından aksaklık yaşanmamalı diye düşünüyoruz.

Yavuz Selim KAPLAN