Türk Eğitim Sen'in yönetici atama yönetmeliğine ilişkin açtığı davanın dilekçesi

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 17 Nisan 2007 20:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Türk Eğitim Sen'in açtığı davanın dilekçesini görmek için tıklayınız.

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI'NA

* Yürütmenin Durdurulması İstemlidir

(Davalı İdareden Savunma Beklenmeden ve

Tebliğ İşlemlerinin Memur Eliyle Yapılaması İstemlidir.)

DAVACI : Türk Eğitim Sen

(Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası)

VEKİLİ : Av. Ömer SARPDAĞ & Av. Hatice AKALAN

Tel & Faks : 0312-309 76 45-44 Anafartalar Cad. Yüce İşhanı K: 4 No:78/65 Ulus/ANKARA

DAVALI : T.C.Milli Eğitim Bakanlığı / Bakanlıklar / ANKARA

T.KONUSU : Davalı idare tarafından yayımlanan 13 Nisan 2007 tarih ve 26492 sayılı resmi gazete de Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliğinin Madde-10, Madde-12, Madde-17/ c bendinin ve Madde-17/(2) hükmünün YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve devamında İPTALİ dileklerimizin sunulmasından ibarettir.

T.TARİHİ : 13 / 04 / 2007 tarih, ( gece vakti )

İZAHAT :

Davalı idare, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim okul ve kurum yöneticiliklerine atanacaklara ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği'nin ilgili maddeleri hukuka aykırı olup, iptali hak ve adalet gereğidir. Şöyle ki;

1) Son 4,5 yılda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan 3 ayrı MEB kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliğine yargı tarafından yürütmeyi durdurma ve iptal kararı verilmiştir.( Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği Yayımlandığı Resmi Gazete Tarih : 11/01/2004 Sayı:25343, Değişikliğin Yayımlandığı Resmi Gazete Tarih : 02/12/2004 Sayı:25658, Değişikliğin Yayımlandığı Resmi Gazete Tarih:04/03/2006 Sayı: 26098) Bu yönetmeliklerde ilgili yargı kararlarında, yönetici seçme ve atamada objektif kriterlere uygunluk olmadığı tespit edilmiştir

Bu anlamda Müvekkil Türk Eğitim Sen'in açmış olduğu davalara örnek olarak Danıştay 12.Dairesinin 2006/3322 Esas Sayılı dosyasında vermiş olduğu karar kısaca ? Valiliklere herhangi bir kriter bildirilmeksizin değerlendirme yapma yetkisi tanınması; nesnelliği ortadan kaldırmakta, hangi okulların yöneticilerinin boş ilan edilip edilmeyeceğini subjektif değerlendirmelere bırakmakta, idari belirliliği ve şeffaflığı ortadan kaldırmakta olup bu durum bireyler arası eşitliği ortadan kaldırabilecek olması ve idare karşısında bireylerin hukuki güvenliği ortadan kaldırması yönüyle hukuka aykırılık oluşturmaktadır.? Denilerek Müvekkil Türk Eğitim Sen'i haklı bulmuştur.

Yargının yürütmeyi durdurma ve iptal kararlarına rağmen dava konusu yönetmelik objektif kriterlerden daha uzak olarak çıkarılmıştır. Yargı kararlarını ve iptal gerekçelerini asla dikkate almayan Milli Eğitim Bakanlığı siyasi yandaşlarını atamaya yönelik dava konusu yönetmeliği 13 Nisan 2007 tarih 26492 sayılı Resmi Gazete de yayımlamış, 2007/32 Sayılı genelge ile de acil işlemler yapılması istenmiştir.

Şuan da, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarında geçici olarak görevlendirilen 20 bine yakın yöneticinin varlığı düşünüldüğünde, bu 20 bin geçici yöneticinin asaleten atanması Milli Eğitim Bakanlığının geleceği için çok önemlidir. Bu sebeple, siyasi kaygılar taşıyan Milli Eğitim Bakanlığı 2007 yılının seçim yılı olması sebebiyle 13 Nisan 2007 tarih ve 26492 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumu Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği ile siyasi yandaşlarını asaleten atamayı hedeflemektedir. Yönetmeliğin bütün olarak değerlendirilmesi halinde KURALSIZLIĞIN KURAL haline getirildiği görülecektir. Bu nedenle aşağıdaki maddelerin iptali hukuk, insan hakları ve kazanılmış haklar gereğidir.

Durum gereği Okul müdürünün öneride bulunması ve önerilecek adayın sayısının belirli olmaması, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin teklif sunması ve valilik ve/veya bakanlığın atama yapması MAKSATLIDIR.

Dava konusu yönetmelikle, el altından, yargı denetimini güçleştiren ve hatta ortadan kaldıran işlemlerin önü açılmıştır. Siyasi Yandaşlar hukuka aykırı olarak kadrolara atanmaktadır.

1) Yönetmelik Madde 10- (1) ?Eğitim kurumu müdür yardımcılıklarına, bu Yönetmeliğin 5 inci maddesinde yer alan temel ilkeler esas alınarak bu Yönetmeliğin 7 inci ve 8 inci maddelerinde belirtilen şartları taşımaları kaydıyla; öncelikle o eğitim kurumunda görev yapan öğretmenler arasından eğitim kurumu müdürünün görüşlerini de belirterek önereceği bir aday ilçe milli eğitim müdürünün teklifi ve il milli eğitim müdürünün uygun görüşü üzerine vali tarafından atanır. Eğitim kurumunun doğrudan il milli eğitim müdürüne bağlı olması halinde eğitim kurumu müdürünün görüşlerini de belirterek önereceği aday il milli eğitim müdürünün teklifi üzerine vali tarafından atanır.? Denilmektedir. Yapılan bu düzenleme normlar hiyerarşisine ve hukuka aykırıdır.

Her şeyden önce, öncelikle o eğitim kurumunda görev yapan öğretmenler arasından seçim yapılması hak ve adaletle bağdaşmamakla birlikte, önerilecek adayın tek bir seçenekten oluşması, duyuru yapılmaması, değerlendirme formu olmaması hukuka aykırıdır.

Söz konusu düzenleme herhangi bir nesnel değerlendirmeye dayanmaması sebebiyle iptal edilmelidir. Böyle bir uygulama okullarımızda oligarşik bir yapı meydana getirecektir. Okul müdürünün sadece bir müdür yardımcısı adayını hangi kriterlere bağlı olarak seçeceği belli değildir. Bu durumda bilgi, liyakat, kabiliyet ve kariyerin hiçbir önemi kalmamaktadır. 10.maddenin iptali hak ve adalet gereğidir.

Dava konusu yönetmelikle adeta okullarda kadrolaşma oluşturulmakta, bir başka eğitim çalışanına hak tanınmamaktadır.

2) Yönetmelik Madde 12- (1) Eğitim kurumu müdürlüklerine, bu yönetmeliğin 5 inci maddesinde yer alan temel ilkeler esas alınarak bu yönetmeğin 7 inci ve 8 inci maddelerinde belirtilen şartları taşımaları kaydıyla, yöneticiler arasından; atama yetkisi valiliklerde bulunanlar için ilçe milli eğitim müdürünün teklifi, il milli eğitim müdürünün uygun görmesi üzerine vali tarafından atama yapılır. Eğitim kurumunun doğrudan il milli eğitim müdürüne bağlı olması halinde il milli eğitim müdürünün teklifi üzerine vali tarafından atanır. Atama yetkisi Bakanlığa ait olanlar bakımından ise ilgili valiliğin teklifi üzerine Bakanlıkça atama yapılır.? Hükmü normlar hiyerarşisine aykırı olup, iptali hak ve adalet gereğidir.

Bu madde ile hiçbir kritere bağlı olmaksızın okul müdürü ataması yapılmak istenmektedir. Maddenin bu şekilde uygulanması ilçe milli eğitim, il milli eğitim, bazı durumlarda da valileri tek seçici hale getirmektedir. Demokratik ülkelerin en belirgin vasfı işlerin kurallara bağlı olarak yürütülmesidir. Aksi bir uygulama oligarşik bir devlet anlayışının yapılanması ve parti devleti zihniyetinin yerleşmesi anlamına gelmektedir. Hak eden insanların bu hukuksuz uygulamalarla bir yöneticilik makamına gelmesi imkansız hale gelecek ve her yönetici olmak isteyen mevcut iktidar partisine yakın durmaktan başka bir yol bulamayacaktır. Böylesine uygulama ve anlayışların hukuk devletinde yeri yoktur. İptali hak ve adalet gereğidir.

Dava konusu yönetmelikle il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine verilen yetkiler hukuka aykırıdır.

Bu anlamda, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin teklif yetkisi bulunmadığı halde dava konusu yönetmeliğin ilgili maddesi normlar hiyerarşisine ve hukuka aykırıdır.

Bu anlamda, dava konusu yönetmeliğin ilgili maddesi hukuka aykırıdır.

5) Yönetmelik Madde 17/c ?25/6/2001 tarihli ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalar Kanununun 18 inci maddesi kapsamında aylıksız izne ayrılanların yöneticilikleri sona erer. ? ibaresinin iptali hak ve adalet gereğidir. Söz konusu bu düzenleme normlar hiyerarşisine aykırıdır. Kanunla verilen hak ve yetkiler yönetmelikle ortan kaldırılmaktadır.

Zira 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalar Kanunu başlık ? Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi? Madde-18 ? Kamu görevlileri, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde sendika veya konfederasyonların bu Kanunda belirtilen faaliyetlerine katılmalarından dolayı farklı bir işleme tabi tutulamaz ve görevlerine son verilemez.

Kamu işvereni kamu görevlileri arasında sendika üyesi olmaları veya olmamaları nedeniyle bir ayrım yapamaz.

Sendika ve Konfederasyon yönetim kurullarına seçilenler, seçildikleri tarihten başlayarak bu görevlerinde kaldıkları sürece kurumlarından aylıksız izinli sayılırlar???..Aylıksız izinli sayılanlardan herhangi bir nedenle sendika ve konfederasyon organlarındaki görevlerinden ayrılanlar, görevlerinin son bulması tarihinden itibaren bir ay içinde ayrıldıkları kurum ve kuruluşa yazılı müracaat etmeleri durumunda, kamu işvereni bu kimseleri bir ay içinde eski görevlerine yada uygun diğer bir göreve atamak zorundadır???.. ? denilmektedir.

Diğer taraftan 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu Madde 22 ? Devlet memurları, Anayasada ve özel kanunlarında belirtilen hükümler uyarınca sendikalar ve üst kuruluşlar kurabilir ve bunlara üye olabilir ve bunlara üye olabilirler. Aynı yasa Madde 23 ? Devlet memurları, bu kanunda gösterilen süre ve şartlarla izin hakkına sahiptir.? Denilmektedir. Bu anlamda Anayasamız tarafından da güvence altına alınan temel hak ve özgürlükler dava konusu yönetmelikle ortadan kaldırılmaktadır.

Bu durumda sendikal faaliyet sebebiyle aylıksız izne ayrılanların yöneticilik görevi sona erdirilmek istenmektedir. Yapılan düzenleme ile sendikal faaliyete katılım kısıtlanmak istenmektedir. Bu kısıtlamalar ülkemizde sivil toplum örgütlerinin güçlenmesini önlemeye yöneliktir. Katılımcı demokrasinin ülkemizde yerleşmesi sivil toplum örgütlerinin güçlenmesi ve desteklenmesi ile mümkün olacaktır. Sendikal faaliyet sebebiyle aylıksız izne ayrılanların hangi süreyle bu faaliyetleri yapacağı belli değildir.

3) Yönetmelik Madde 17 (2 ) ?İlgili mevzuatında belirtilen yöneticilik normuna esas ölçütler çerçevesinde yöneticilik norm kadrolarının tamamı yada bir kısmı kaldırılan eğitim kurumlarında görevli yöneticilerin yöneticilikleri iki öğretim yılı daha devam eder. Bu sürenin sonunda yapılan norm kadro belirlemelerinde durumlarında herhangi bir değişiklik olmayan eğitim kurumlarında görevli yöneticilerin yöneticilikleri sona erer.? İbaresinin iptali hak ve adalet gereğidir.

Zira Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul ve Kurumların Yönetici ve Öğretmenlerinin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmelik gereği, davalı idarenin her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumları ile diğer eğitim kurumlarının, öğretmen ve yönetici norm kadro sayılarına ilişkin esas ve usuller belirlenmiştir.

Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul ve Kurumların Yönetici e Öğretmenlerinin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmelik Madde 18- ( 30/11/2003 tarih ve 25302 S.R.G.'de yayımlanan Yönetmelikle değişik) ? Okul ve kurumların norm kadro sayılarının bu yönetmelikte yer alan norm kadro kriterleri çerçevesinde değişmesi halinde bu değişikliğe konu olan okul ve kurumların norm kadro sayıları Eylül ayında 16 ve 17 inci maddeler doğrulturunda yeniden belirlenir. Yeni okul ve kurum veya derslik açılması halinde, bu okul ve kurumların norm kadroları Eylül ayı beklenmeksizin belirlenir.

Ancak, bu Yönetmelikte belirtilen kriterler çerçevesinde herhangi bir şekilde okul ve kurumların mevcut yönetici ve öğretmen norm kadro sayılarının azalması halinde aşağıdaki işlemler yapılır??? denilerek hukuki düzenleme gösterilmiştir. Ancak dava konusu yönetmelik madde 17 / (2) ile normlar hiyerarşisine aykırı yönetmelik yayımlanmıştır.

Maddenin bu şekilde uygulanması halinde müdür başyardımcıları veya müdür yardımcıları norm kadro fazlası öğretmen durumuna düşürülmekte ve başka bir okula tayin edilmektedir. Halbuki bu durumda olan idarecilerin kendi branşları ile ilgili olarak görev yaptıkları okulda norm kadro ile ilişkilendirilinceye kadar görev yapması norm kadro yönetmeliği gereğidir. Dolayısıyla Madde 17/ (2) paragrafının iptali hak ve adalet gereğidir.

4) Dava konusu yönetmelik gereği, daha önceki tesis edilen işlemler dikkate alındığında görülecektir ki, 20 bin vekaletle görev yapan yönetici asaleten atanması için il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri gayret içindedir.

Dolayısıyla dava konusu yönetmeliğin bu şekilde uygulanması bu yönetmeliğe dayalı olarak yapılan atamaların da hukuksuz olduğunun ve atamaların usul ve yasaya aykırı olduğu açık olup, söz konusu atamalarında sakat olduğu, kriterlere uygun olmaya kişilerin görev başına getirildiği göz önüne alındığında, yapılan atamaların da iptali gerekeceği hukukun üstünlüğünün ve prensibinin gereğidir.

5) Davalı T.C.Milli Eğitim Bakanlığı yangından mal kaçırırcasına işlem yapmaktadır. İlgili yönetmeliğin gece vakti yayımlanması ve akabinde 13/04/2007 tarih 2007/32 sayılı ?Yönetici Atama? konulu Genelgeyi yayımlaması bu hususun açık kanıtıdır.

İlgili yönetmelik ve genelge gereği ülke genelinde yöneticiler atanmaya başlanmıştır. Bu anlamda hukuk kurallarının zamana göre değişkenlik arz etmesi kaçınılmazdır. Ancak eğitim çalışanları üzerinde dava konusu yönetmelik sürekli olarak değiştirilmiştir. En nihayetinde önceki yönetmelikler ilgili madde 21 ile ortadan kaldırılmıştır. Bu durum hukuka güveni zedelemekte, eğitim çalışanlarının huzuru bozulmakta ve tereddüt içinde bırakılmaktadırlar. Bu durum eğitim-öğretimi olumsuz etkilemekle birlikte SİYASİ KAYGILARLA, hileli yollardan kadrolaşmanın yolunu açmaktadır.

Eğitim çalışanları üzerinde bu derece hukuksuz ve kabul edilemez yönetmeliklerin çıkarılması hak ve adaletle bağdaşmaz. Zira hiçbir bakanlıkta bu derece yönetmelik değişikliğine gidilmediği halde davalı Milli Eğitim Bakanlığının eğitim çalışanlarının haklarını gasp eden dava konusu yönetmeliğin ilgili maddeleri hukuka aykırıdır.

Diğer taraftan iş bu davanın açıldığı gün, bir çok il ve ilçede atamalar başlatılmış olup, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu Madde 27'de bulunan şartlar birlikte gerçekleşmiştir. Bu sebeple Yürütmenin Durdurulmasına dair kararın idareden savunma beklenmeden ve tebliğ işlemlerinin memur eliyle yapılarak karar verilmesi hak ve adalet gereğidir.

Takdir Yüce Mahkemenize ait olmak üzere iş bu dava açılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER : Anayasa , 657 Sayılı DMK,1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, 3797 Sayılı Yasa, v.b mevzuat

DELİLLER :

1) Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği (13 Nisan 2007 Cuma , 26492 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan

2) 13 / 04 / 2007 tarih ve 2007/32 Sayılı ? Yönetici Atama? konulu GENELGE

3) Danıştay 2.Dairesi'nin 2005/3715 Esas Sayılı Dosyası (ASO'larla ilgili)

4) Danıştay 2.Dairesinin 2006/493 Esas Sayılı Dosyası ( Yönetici Atamaları İle İlgili)

5) Danıştay 12.Dairesi 2006/3322 Esas Sayılı Dosya (Yönetici Atamaları İle ilgili)

NETİCE-İ TALEP :

Yukarıda arz ve izah edilen ve re'sen araştırılacak hususlarda dikkate alınarak ;

1) Davalı idare tarafından yayımlanan 13 Nisan 2007 tarih ve 26492 sayılı resmi gazete de Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliğinin Madde-10, Madde-12, Madde-17/ c bendinin ve Madde-17/(2) hükmünün YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve devamında İPTALİNE,

2)Yargılama harç-masraf ve ücreti vekaletin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar

verilmesini, bilvekale; saygılarımla arz ve talep ederim.

17 / 04 / 2007

Davacı (Türk Eğitim Sen) Vekili

Av. Ömer SARPDAĞ

EKİ :- Onanmış Vekaletname Örneği (Baro Pullu-Harçlı)

- Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama Yönetmeliği

- 13 / 04 / 2007 tarih ve 2007/32 Sayılı ? Yönetici Atama? konulu GENELGE

- Danıştay 2.Dairesi'nin 2005/3715 Esas Sayılı Dosyası (ASO'larla ilgili)

- Danıştay 2.Dairesinin 2006/493 Esas Sayılı Dosyası ( Yönetici Atamaları İle İlgili)

- Danıştay 12.Dairesi 2006/3322 Esas Sayılı Dosya (Yönetici Atamaları İle ilgili)

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber