Yüksek yargı eski üyelerinin yargılamasına devam edildi
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında meslekten ihraç edilen ve tutuklanan yüksek yargı üyelerinin yargılanmasına devam edildi
- Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden sonra meslekten ihraç edilen ve tutuklanan eski Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Danıştay üyesi Mehmet Çelik savunma yaptı. Duruşmaya, sanık Çelik, yakınları ve avukatı katıldı.
Sanık hakkındaki iddianamede, örgütün içinde olduğu ve toplantılarına katıldığı, dost ve menfi tespitler yaptığı, FETÖ'nün talimatıyla Danıştay üyesi seçildiği, teftişte görevliyken hakim ve savcılara baskıda bulunduğu, Danıştayda bazı kararlara muhalif kalan üyelerle tartıştığı, baktığı bazı dosyalarda örgüt talimatıyla karar verdiği, ByLock kullandığı iddia edildi.
Savunma için söz verilen Mehmet Çelik, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Sanık Çelik, 25 yıllık meslek hayatında idari yargı hakimliğinin ardından 1997'de Danıştay tetkik hakimi görevine getirildiğini, 2004'te Teftiş Kuruluna atandığını, 2011'de de Danıştay üyesi seçildiğini anlattı.
Örgüt talimatıyla üye seçildiği iddiasını kabul etmeyen Çelik, üye seçilmek için gereken şartları taşıdığını ve seçilmesinde yasal engel bulunmadığını ileri sürdü.
Kendi merakı ve isteğiyle Fransızca öğrenmeye çalıştığını, 3 yıl kendi imkanlarıyla Fransız Kültürde kurs gördüğünü savunan Çelik, 2009'da TÖMER'in yaptığı sınavla Paris'e eğitime gittiğini belirtti. Çelik, bunun dışında yurt dışına gitmediğini ve örgüt tarafından gönderilmediğini iddia etti.
Sanık Çelik, "Bu dava, siyasal iklimin yarattığı bir davadır. Bana eli kanlı silahlı örgüt üyesi derken hangi delil gösterilmektedir? Şu anda mağdurum ama bu siyasal süreçler yarın yargılamayı yapanları da mağdur eder. Eli kanlı silahlı terör örgütü üyesi olduğum iddiasını şiddetle reddediyorum. Şahsıma yönelik somut bir iddia yoktur." diye konuştu.
Çelik, "2 gün eğitime gelmediği" gerekçesiyle görevine son verilen hakim adayı Gülay Tezcan'ın açtığı davanın örgütün talimatıyla Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca reddedildiği iddiasını da yanıtladı. Kimseden emir ve talimat almadığını öne süren Çelik, "Kimsenin bana talimat vermesine gerek yok. Bir hakim adayı 2 gün göreve gelmemişse, sonradan gidip sahte rapor almaya kalktıysa ben buna bugün de aynı yönde karar verirdim. Bunu yapandan hakim olmaz. Bugün de aynı kanıdayım." savunmasını yaptı.
Hakkındaki ifadelere değinen Çelik, ifade verenlerin kendilerini kurtarma gayesinde olduklarını savundu. Çelik, "İnsanlar cezaevinden çıkamayacakları söylenerek itirafçı yapıldı. Bu teklif bana da geldi." iddiasında bulundu.
ByLock kullandığı tespitini de reddeden Çelik, "Devletin bir yüksek yargıcı terör örgütü üyesi olamaz. ByLock yüklemedim, kullanmadım. İçerik yok, mesaj yok, bilgi yok. Bu koşullarda tahliye de talep etmiyorum." dedi.
Sanık Çelik'in avukatı ise müvekkili tahliye istememesine karşın tutuklu bulunduğu süre göz önüne alınarak tahliyesini talep etti.
Verilen molanın ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı. Buna göre, tahliye talebi reddedilerek sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Sanık hakkında ifade veren eski Danıştay üyeleri Vahit Bektaş ve Hamza Eyidemir'in tanık olarak dinlenmesi, duruşmanın da 6 Haziran'a bırakılması kararlaştırıldı.