İmamoğlu: Bizim soyadımızı nüfus memuru koymuş

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk'te Veyis Ateş'in sunduğu 'Akılda Kalan' programında soruları yanıtladı.

CANLI YAYIN İÇİN TIKLAYIN!

Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları:

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI OLMAK KİM İSTEMEZ?

En güzeli istenilme. İstemek tabii ki insan bir yol yürüyorsa, İstanbul'un ilçesinde yapıyorsa, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmayı kim istemez? Ama istenilmek çok güzel.

"ÇOK ÇALIŞKAN BİR ANNEYLE YAŞADIM BEN"

Daha çok anne ile hayat geçirdim. Babam tüccardı, işle uğraşıyordu. Annem tarımla uğraşıyordu. Bizde tütün vardı. Pek bilinmez, Trabzon Akçaabat'ta tütün yetiştirildi. Tütünü hem topladık, hem dizdik. Aslında imece kültürü. Trabzon'da tütün birkaç yüzyıllık bir tarım. Çok çalışkan bir anneyle yaşadım ben. Sabah'ın 5'inden gecenin 12'sine kadar mesai, bir de beni büyüttü.

"BÜYÜK DEDEM ÖLÜNCE BEN DEDEME KALMIŞIM"

Mevlüt dedem uzun yıllar savaşmış. 6-7 yılı cephede geçmiş. 4 kardeş birlikte dağılıyorlar. En küçüğü benim dedem. Rahmetli vefat edince ben dedeme kalıyorum. Büyük dedem çok sahiplenmiş, ilk torun çocuğuyum. Ben dizinin dibinde savaşı dinliyorum, var olmayı dinliyorum. İki kardeşinin şehit olduğunu biliyor. Dönersem Trakya'da hayat kurarım, diye düşünüyor. Köyde evde kimse yok. Büyük nine var, nine var. Dedem var, üç dul eş var. Dedem II. Dünya Savaşı'nda savaştan korunmayı çok önemserdi. Dedem Demokrat Partili'ydi.

"BİZİM SOYADIMIZI NÜFUS MEMURU 'MÜDAFA' DİYE KOYMUŞ..."

Bizim soyadımız İmamoğlu. Aile kökümüz İmamoğlu. Bizim Osmanlı tapularımız var, orada İmamzade diye yazar. Soyadı Kanunu çıkınca hiçbir aile 'oğlu' soyadı alamamış. Daha sonra yasa değişiyor ve alıyorlar. Dedem gidiyor İmamoğlu soyadını istiyor, 'olmaz' diyorlar. Bizim soyadımızı nüfus memuru koydu biliyor musunuz? Dedem kendini savundu diye 'Müdafa' soyadını koyuyor, 'Gıcık' diye de koyabilirdi. Karadeniz'de özellikle Köprübaşı ilçesi bunun kökenidir, oradan dağılmadır. Akçaabat'tan dağılmışız. Türkiye'nin pek çok yerinde vardır.

"KURAN'I ÖĞRENDİM İNANCIMI KENDİ İÇİMDE YAŞAYAN BİRİSİYİM"

Ben iyi bir Kuran eğitimi aldım. İlkokula gitmeden Kuran okuyordum. 5 yaşında başladım. İlk dayağımı da orada yemiştim, çok garibime gitmişti, yadırgamıştım. Sonra daha keyifli gelmişti bana. Dindar, inançlı bir ailemiz var. İlmihali ciddi anlamda ezbere sunabilen, hafız gibi okuyabiliyordum. İnancımı kendi içimde yaşayan birisiyim. Bir tek şu var, benim yadırgadığım şey, Kuran'ı bize Türkçe öğretmediler. Tabii ki Arapça okuyalım ama anlamını da öğretselerdi. Ben belediye başkanlığımda binlerce meal dağıtmış birisiyim.