Fakültede dekan evde ressam
Kayseri'de evinin bir odasını resim atölyesine çeviren Erciyes Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adnan Öztürk, 20 yıldır yağlı boya resim yapıyor.
Kayseri'de evinin bir odasını resim atölyesine çeviren Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adnan Öztürk, 20 yıldır yağlı boya resim yapıyor.
Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde dekan olarak görev yaptığı 2000 yılında hobi olarak resim kursuna gitmeye başlayan ve burada 4,5 yıl akademik düzeyde ders alan Öztürk'ün, resme olan ilgisi zamanla tutkuya dönüştü.
Mesleğinden arta kalan zamanlarında, bir odasını atölyeye çevirdiği evinde yağlı boya resim yapmaya başlayan ve bugüne kadar bazıları yurt dışında olmak üzere 35 sergi açma başarısı gösteren Öztürk, tanınır bir ressam olmayı hedefliyor.
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, resim, müzik, edebiyat, tarım ve hayvan sevgisi gibi uğraşların insana çok şey kattığını söyledi.
Konya'da görev yaptığı dönemde, ailesi de yanında olmadığı için can sıkıntısından resme başladığını anlatan Öztürk, şunları söyledi:
"Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde dekanlık yaptığım dönemde, 'görev bekarı'ydım. 7,5 yıl yalnız yaşadım. Mesai bittikten sonra can sıkıntısından resim yapmaya başladım. Daha sonra içimdeki resim aşkı gittikçe depreşti. Atölyede dekan gibi değil acemi bir öğrenci gibi davrandım. 4,5 sene ders aldım. Yurt içinde ve dışında 35 sergi açtım. Genelde izlenimci tarzda resim yapıyorum. Resimlerimde daha çok manzara ve hayvanlar var. İnsan sevdiği işte başarılı oluyor. Ben de herhangi güzel bir şey karşısında, iyi bir at, kangal veya güvercin resmi yaparken gerçekten kendimi kaybediyorum. Olağanüstü bir coşku ile çalışıyorum. Tabii o zaman da netice iyi oluyor."
"6 at resmim beğenildi ve Azerbaycan'a gitti"
Güne saat 05.00-05.30 gibi başladığını ve mesaisinin ardından eğer keyfi yerindeyse yaklaşık 1,5 saat resim yaptığını anlatan Öztürk, bugüne kadar aralarında Ankara, İstanbul, Kayseri, Konya, Kosova, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Küba'nın da yer aldığı birçok yerde 35 civarında resim sergisi açtığını anlattı.
Resimlerine yoğun bir talep olduğunu vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:
"Sosyal medya hesabımdan bana ulaşan İstanbul ve İzmir'deki galeri sahipleri, sergi açmamı istiyorlar. Fakat benim birinci işim diş hekimliği ve idarecilik olduğu için yetişemiyorum. Dünya Hayvanları Koruma Günü'nde, Erciyes Üniversitesinde resim sergim vardı. Kasım ayında da Antalya'da kişisel sergim olacak. Resimlerin ilgi görmesi beni mutlu ediyor. Bundan iki ay önce İstanbul'da bir sergim vardı. 6 at resmim beğenildi ve Azerbaycan'a gitti. Bu bana ayrı bir gurur kaynağı oldu. Çünkü Azerbaycan edebiyatta ve sanatta dünyanın en ileri ülkelerinden birisi."
Devlet büyüklerinin de aralarında bulunduğu birçok isme resimlerinden hediye ettiğini kaydeden Öztürk, "Hediye ettiğin resimlerle ev sahibi olurdun" diye kendisine takılanlar olduğunu söyledi.
Resim yapmanın insanın iç dünyasına da çok katkısı olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Adnan Öztürk, "Bu da her şeye yansıyor. Yani evliliğinize, mutluluğunuza, çevrenizle olan ilişkilerinize yansıyor. Resim yaptıktan sonra biraz daha hassas ve yumuşak olduğumu düşünüyorum. İlişkilerde daha sevgi dolu olduğumu düşünüyorum. Zaten bizim mesleğimiz diş hekimliği, aslında güzel sanatların bir dalıdır. Güzel sanatların pek çok dalını içermektedir. Diş hekimi aynı zamanda iyi bir heykeltıraş ve iyi bir ressamdır." şeklinde konuştu.
En büyük idealini, "tüm dünyada tanınan bir ressam olmak" diye açıklayan Öztürk, bu yolda emin adımlarla yürüdüğünü ve yaptığı eserlerin yabancılar tarafından da takdir toplayarak satın alındığını sözlerine ekledi.