AYM kararı sonrasında, yeni yasal düzenleme nasıl yapılmalı?
Anayasa Mahkemesinin, güvenlik soruşturmalarına dair verdiği iptal kararı sonrasında, yasama organı yeni kanuni düzenlemede nelere dikkat etmelidir?
Anayasa Mahkemesince güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasını öngören düzenlemenin iptali kararı, uygulamada birçok sorun yaratan güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması işlemleri ile ilgili aksaklıkların ve uygulama farklılıklarının önüne geçmek için önemli bir imkan getirmektedir. Memurlar.net'in iptale dair haber yazısı için tıklayınız.
Konuyu muhakkak kanun düzeyinde tekrar düzenleyecek olan yasakoyucu, Anayasa Mahkemesinde işaret edilen kapsam ve güvencelere uygun ayrıntılı düzenlemeler getirirken, uygulamada hukuka aykırı idari işlemleri engelleyecek ve uygulamada birliği sağlayacak düzenlemeleri de mutlaka öngörmelidir.
Bu çerçevede bilhassa;
1- Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırmasının hangi kriterler ele alınarak ve hangi kişisel veriler toplanıp işlenerek yapılacağı konusunu kanunda ayrıntılı olarak düzenlenmelidir.
2- Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırmasının icrasını her bir kamu idaresinin kendi bünyesinde oluşturacağı komisyonlara bırakmak yerine, kamuya yapılan tüm alımlarda tek bir elden soruşturma ve araştırmanın yapılarak kişinin bu şartı sağlayıp sağlamadığına karar verilmelidir. Bu bağlamda mülga Devlet Personel Başkanlığında oluşturulacak bir kurul vasıtasıyla bu işlemler yürütülebilir.
3- Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı (HAGB) olanlar hakkında, -5 yıllık denetim süresinin bitmiş olması ve davanın düşmüş olması şartı aranmaksızın- salt bu karar nedeniyle güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandırılamayacağı düzenleme altına alınmalıdır.
4- Salt istihbari verilerle güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandırılamayacağı düzenleme altına alınmalıdır.
5- Akrabalık bağları nedeniyle güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması engeli, her şeyden önce cezanın şahsiliği ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Bu konunun da yasal düzenleme çerçevesinde aydınlatılmasının gerektiğini düşünmekteyim.
Av. Çağrı ÜNSAL
Ankara Barosu