Akademik barış

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 28 Eylül 2007 00:19, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Cumhurbaşkanı, 'Olup bitene sessiz kalmayın' çıkışını, İstanbul'da 'Üniversiteler hem sorunları tanımlamalı, hem de çözüm önermeli' sözleriyle sürdürdü. Gül'e, Hacettepe'den teşekkür geldi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hacettepe Üniversitesi'nin ardından, İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi akademik yılı açılışında da üniversitelere "Konuşun" mesajı verdi. Gül, sözlerine, "bir üniversitenin görevinin, öğrencilerine yalnızca teorik bilgileri aktarmaktan ibaret olmadığını" vurgulayarak başladı. Üniversitelere, sağlıktan sanayiye ve tarıma tüm sektörlerin ve toplumun tüm kesimlerinin ihtiyacı olduğunu belirten Gül, şöyle dedi:

'TOPLUMA ÖNDERLİK EDİN...'

"Üniversiteler, toplumun ve ülkenin gerçeklerinden kopuk yaşayamaz. Üniversiteler, ülke sorunları, sıkıntılar ve güncel tartışmalar konusunda ortaya koyacağı görüşlerle topluma önderlik etmelidir. Bu, sorunun tanımından çözümüne kadar çok boyutlu bir süreci içermektedir." Toplumu aydınlatma, toplumun sesinin duyurulmasına aracılık etme ve kamuoyu oluşturmanın üniversitelerin temel görevlerinden olduğunu söyleyen Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: Üniversitelerin, değerlendirmelerini demokrasinin, çoğulculuğun, sağduyunun, aklın ve bilimin rehberliğinde ortaya koymaları, toplumun ortak paydada buluşturulmasına ve sorunların aşılmasına en önemli katkıyı sağlar.

Takvim

?Üniversiteler ülke gerceğine bakar'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, önceki gün YÖK'e verdiği desteği sürdürerek, üniversitelerin yalnızca yükseköğretim veren kurumlar olmadığını belirtti. Gül, ?Üniversiteler ülke sorunları ve güncel tartışmalar konusunda ortaya koyacağı görüşlerle topluma önderlik etmelidir. Bu sorunun tanımından çözümüne kadar çok boyutlu bir süreci içermektedir. Toplumu aydınlatmak, toplumun sesinin duyurulmasına aracılık etme ve kamuoyu oluşturma, üniversitelerin temel görevlerinden biridir? dedi.

Bahçeşehir Üniversitesi'nin 2007-08 akademik yılı açılış törenine katılan Gül, alana gelişinde öğrenciler ve öğretim görevlileri tarafından uzun süre ayakta alkışlandı. Gül konuşmasında, ?Özgür düşüncenin filizlendiği üniversiteler, geçmişimizi bilerek, bu günlerin sağlam temeller üzerine kurulmasına hizmet ederken, uzun vadeli projeksiyonlarla ülkemizin geleceğin dünyasında hak ettiği yeri almasına katkıda bulunmak durumundadır? diye konuştu.

GERÇEKLERDEN KOPUK YAŞANMAZ

Cumhurbaşkanı Gül şöyle devam etti: ?Bir üniversitenin görevi öğrencilerine yalnızca teorik bilgileri aktarmaktan ibaret değildir. Üniversitelerin başarısı yalnızca bilimsel yayın sayısına değil aynı zamanda hizmetlerini toplumla bütünleşerek gerçekleştirme seviyesine de bağlıdır. Çünkü üniversiteler toplum ve ülkenin gerçeklerinden kopuk yaşayamaz.?

CONRAD'I TERCİH ETTİ

İstanbul'a önceki gece gelen Cumhurbaşkanı Gül, geceyi Conrad Oteli'nde geçirdi. Gül'ün Huber Köşkü yerine burada kalmasının köşkte devam eden hazırlıklar ve programının Beşiktaş çevresinde olması gösterildi. Gül'ün Conrad Oteli'nde kalarak İstanbul trafiğine ekstra bir yük getirmemeyi amaçladığı da belirtildi.

İlk olarak Dolmabahçe Sarayı'nda 75. Yıl Dil Bayramı Açılış Töreni'ne katılan Gül, konuşmasında Türkçe'nin tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar geniş bir coğrafyada kullanılmasının Türkçe'nin gücünü gösterdiğini belirtti.

Gül, Dolmabahçe Sarayı'nda daha sonra Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Hanis Sloydic'i de kabul ederek bir süre görüştü. Gül, İstanbul programında son olarak Vali Muammer Güler'i makamında ziyaret etti. Valilik girişinde polis mangası tarafından karşılanan Gül, Sadrazam Cevat Paşa'nın tarihi masasında şeref defterini imzaladı

Rektör Prof. Arıboğan: Susmazsak bedel öderiz

BAHÇEŞEHİR Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan ise konuşmasında üniversiteler üzerindeki baskıya değinerek, ?Baskı üniversiteler için sıradan bir durumdur. Siyasetin, dogmaların, rejimlerin, yasaların, ideolojilerin baskısı üniversitelerin ilk ortaya çıktıkları dönemlerden bu yana vardır. Bilim susmaz, herkesin dünyanın dönmediğine inandığı bir dönemde dünyanın döndüğünü savunur ve bedelini öder. Tarih ise yalnızca bedeli ödeyenleri yazar? dedi.

Arıboğan şöyle devam etti: ?Üniversiteler, siyasetin gereklerine uygun fikirleri üretmek değil, hakikati aramakla yükümlüdürler. Hiç birimiz hükümetle, rejimle, siyasi bir partiyle, ideolojiyle ya da bir dini inanca bağlı olarak fikir üretmek zorunda değiliz. Tek zorunlulğumuz hakikat bildiğimizi ifade etmek ve ifade edenlerin özgürlüklerine sahip çıkmaktır. Üniversite bir konuda tartışmasız taraftır, o da akademik özgürlüklerin korunmasıdır.?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber