Emniyet müdüründen 'Terör ve Algı Yönetimi' kitabı
İzmir İl Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın:- "Günümüzde önemli olan sosyal medyada doğru bilginin hem kamu kurumları hem de güvenilirliği olan basın kuruluşları tarafından anında duyurulmasıdır. Hatta gerçeğin nasıl manipüle edildiğini, başka bir noktaya getirildiğini de göstermek lazım"
Terör ve teröristler konusunda saha tecrübesinin yanı sıra doktora yaptığı "Bölücü Terörle Mücadelede Algı Yönetimi" konusundaki tezini tamamlayan İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, hazırladığı "Terör ve Algı Yönetimi" kitabını yayımladı.
Mesleğe başladığı 1990 yılından itibaren birçok terör olayına tanıklık eden Aşkın, 2009 yılında İzmir Rüştü Ünsal Polis Meslek Yüksekokulunda düzenlenen proje yarışmasında "Polisin Hitap Tarzı" konulu çalışmasıyla en iyi proje ödülünü aldı.
2011 yılında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde doktora çalışmalarına başlayan ve geçen yıl "Bölücü Terörle Mücadelede Algı Yönetimi" tezini tamamlayan Aşkın, bugüne kadarki tecrübelerini ve teröre karşı uygulanabilecek algı yönetimi tekniklerini, hazırladığı kitabında bir araya topladı.
Kitabında terör örgütlerinin algı yönetmelerinin önüne geçilmesi için yapılması gerekenleri irdeleyen Aşkın, bu alanda ABD, İngiltere, İspanya, Fransa ve Almanya örneklerini mercek altına alıyor.
Basın ve kamu kurumlarının bu alandaki sorumluluklarını sıraladığı kitabında internet teknolojileri ve sosyal medyaya özel bir önem veren Aşkın, tüm kurumların sosyal medya kullanımına ilişkin ayrıntılı değerlendirme ve önerilerde bulunuyor.
- Sosyal medya ve terör ilişkisi
Emniyet Müdürü Aşkın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kitabın doktora tez çalışmasının ardından oluşmaya başladığını ve 2 yıllık bir sürede yazdığını söyledi.
Mücadele ettikleri terör örgütlerinin sosyal medya üzerinden algıyı yönettiklerini ancak bu konuyu işleyen akademik bir çalışmanın bulunmadığını gördüğünü, bunun bir ihtiyaç olduğunu görerek araştırma yapmaya karar verdiğini aktardı.
Aşkın, Türkiye'nin aynı anda 20'ye yakın terör örgütüyle mücadele verdiğini, operasyonel anlamda çok başarılı işlere imza atıldığını belirterek, bu mücadelenin önemli bir yönünün de topyekün algıyı yönetmekten geçtiğine işaret etti.
Kamuoyunun terörle mücadeleye desteği açısından terör örgütlerinin gerçek yüzünün doğru aktarılması gerektiğine dikkat çeken Aşkın, sosyal medya üzerinden algının manipüle edilmesine karşı hızlı reaksiyon gösterilmesinin önemine vurgu yaptı.
Terör örgütlerinin eylem yaparak veya sosyal medyada kendi reklamlarını yaparak bilinirliklerini artırmaya çalıştığını dile getiren Aşkın, "Kendilerine eleman devşirmeye çalışıyorlar. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti, çok ciddi işler yaptı. Bugün özellikle PKK'ya katılımlar dip seviyelere düştü." dedi.
- Manipülasyona karşı doğru bilgi
Aşkın, terör örgütü mensuplarının algıyı manipüle edebilmek için yıllar önce başka bir coğrafyada veya operasyonda çekilen bir fotoğrafı yeniymiş gibi kasten yaydığını, bunun en sık görülen sosyal medya propagandalarından biri olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Yapılması gereken şu, kamu kurumlarının aralarında senkronize olması lazım. Ben kamu kurumunda yetkili bir idareci olarak derhal sizi doğru bilgilendirmem lazım ki manipülasyona izin vermeyeyim. Kitabımda bunu söylüyorum. Bu mekanizmaya ülkemizin çok ciddi bir ihtiyacı var. Sosyal medya, manipülasyona çok uygun bir alan. Medyada bir haber çıktığı an verdiği etki çok fazla. Sonradan bunun düzeltilmesi aynı etkiyi yapmayabiliyor. Günümüzde önemli olan sosyal medyada doğru bilginin hem kamu kurumları hem de güvenilirliği olan basın kuruluşları tarafından anında duyurulmasıdır. Hatta gerçeğin nasıl manipüle edildiğini, başka bir noktaya getirildiğini de göstermek lazım. Bunu yapan kötü niyetli kişilerin amacına ulaşmasını engellemenin en doğru yolu bu olacaktır."