Koronavirüsten ölenler nasıl defnedilmeli?
Kayseri İl Müftüsü Şahin Güven, korona virüs nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların cenazelerinin yıkanması sırasında gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini, sağlıkçılar tarafından sakıncalı görülürse merhumun tabutla defnedilebileceğini söyledi.
Kayseri İl Müftüsü Şahin Güven, korona virüs nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların cenazelerinin yıkanması sırasında gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini, sağlıkçılar tarafından sakıncalı görülürse merhumun tabutla defnedilebileceğini söyledi.
Müftü Güven, korona virüs (Kovid-19) nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların yıkanması ve kefenlenmesi aşamalarında gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı. Eldivenle dokunulmasının sakıncalı olduğu durumlarda cesedin uzaktan su tutularak yıkanması gerektiğini ve yine tabutla defnedilebileceğini aktaran Güven, "Korona virüs bulaşması sebebi ile vefat eden kardeşlerimize Allah'an rahmetler diliyorum. Tedavileri devam eden kardeşlerimize de acil şifalar diliyorum. Korona virüs vesilesiyle vefat eden kardeşlerimizin cenazelerinin yıkanması ve defin işlemlerinde tıpkı hayatta iken doktorlarımızın kendilerini dezenfekte ederek aynı zamanda gerekli tedbirleri alarak hastalara nasıl tedavi uyguluyorlar ise vefatları sürecinde de aynı şekilde cenazeleri yıkayacak, taşıyacak kimselerin de aynı korunma faaliyetlerini gerçekleştirmeleri gerekiyor. Yani maskelerini takacaklar, korunma elbiselerini giyecekler, eldivenlerini takacaklar ve onların yine İslami usullere göre yıkanması sürecinde İslam'a göre farzı kifayedir. Ancak doktorlarımız eldeki eldivenlerle bile dokunulması sakıncalı diyorsa böylesi bir durumda suyun geriden tutularak gerekli yıkama işlemlerinin yapılması uygun olacaktır. Kefenleme işlemi sonrasında ilgili cenazenin yıkandığı yer aynı şekilde dezenfekte edilecektir. Daha sonraki cenazeleri yıkayan kimselere asla bulaşmaması sağlanacaktır. Daha sonraki süreçte kefenleme sonrasında eğer sızma ve başka sebepler ile dışarıya yayılma durumu var ise bu durumda da sağlıkçılarımızın kullanmış oldukları cenaze torbaları içerisine alınabilir ve bu şekilde taşınabilir. Gerekli görüldüğü takdirde sağlık açısından sakıncası var ise bu cenazelerimiz tabutla da gömülebilir. Ancak buna karar verecek olan sağlıkçılarımızdır. Sağlıkçılarımızın vermiş olduğu sağlık önlemlerini biz de almak durumundayız. Ayrıca cenaze namazının kılınması hususunda, cenaze namazını kılacak cemaatimizin birbirinden ayrı mesafeyi koruyarak cenaze namazını kılmaları ve olabildiğince az kişi ile cenazenin defin işlemlerinin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamak durumundayız" ifadelerini kullandı.
"Ülke olarak aldığımız kararlara bütün vatandaşlarımızın uyması kul hakkına riayet açısından Müslüman olarak görevidir"
Geçtiğimiz günlerde kentteki yurtta karantinaya alınan umreciler ile ilgili de bilgiler veren Güven, her türlü tedbirlerin alınarak hizmet verildiğini vurguladı. Karantina altında bulunanların karantinadan çıkmak için çeşitli yollar aramaması gerektiğinin altını çizen Güven, "Türkiye'ye umrecilerimizin tahliyesi bağlamında özellikle sağlık bakanımızın belirlemiş olduğu benim bildiğim kadarı ile 3 il, Konya, Ankara ve Kayseri'de umreden gelen kardeşlerimiz karantina altına alındılar. 252 kişilik grup şuanda Kayserimizde ve bir KYK yurdumuzda misafir edilmekte 14 günlük süre içerisinde. Bu süre içerisinde öncelikle kendileri ile ben tüm sağlıkçı kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Her türlü tetkik ve tedaviyi yapıyorlar. Bütün umreden gelen kardeşlerimizin tamamı günlük olarak sağlıkçılarımız ve doktorlarımız tarafından muayene ediliyor. Eğer riskli görülen bir durum var ise, illaki korona virüs olması gerekmiyor, yaşlı hastamız olabilir, başka bir kronik hastalığı olan hastamız olabilir. Bunlar hemen süratle hastanelerimize kaldırılarak burada gerekli tedaviler devam ediyor. Diğer kardeşlerimize de tüm ihtiyaçları Valiliğimiz, Sağlık Müdürlüğümüz, Gençlik Spor İl Müdürlüğümüz ve AFAD'ımız tarafından gerekli tedbirler alınarak hizmetler verilmekte. Bizler de İl Müftülüğü olarak özellikle orada umreden gelen kardeşlerimizin yine başında bulunan bir tane kafile başkanımız, 4 tane de din görevlimiz bulunmaktadır. Bunlar ile sürekli telefonla irtibata geçerek yapmaları gereken özellikle bu 252 vatandaşımıza manevi anlamda uymaları gereken durumları aktarma hususunda elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Bildiğim kadarı ile tahliyeler sona erdi. Bu 14 günlük süre içerisinde sadece umreden gelen vatandaşlarımız değil, Avrupa'dan tahliye ettiğimiz vatandaşlarımız da aynı şekilde 14 günlük karantinadalar. Tavsiyemiz şudur, karantina altında bulunan kardeşlerimiz oradan çıkmak için çeşitli yollar aramasınlar. Devletimizin almış olduğu bu karar hem kendilerinin sağlığı açısından önemli hem de ülke insanımızın sağlığı açısından önemlidir. Yurt dışından gelen kardeşlerimizin akrabaları, yakınlarının özellikle ısrar ile bu kişilerle görüşme isteği içerisinde olmaları gerçekten sıkıntıya sebep olmaktadır. Onlar görüştürülmüyor zaten. Bu ısrarda bulunmasınlar. Ülke olarak aldığımız kararlara bütün vatandaşlarımızın uyması kul hakkına riayet açısından bizlerin Müslüman olarak görevidir" diye konuştu.