Kovid-19'u yenen veteriner immün bağışçısı olmak istiyor
Yeni tip koronavirüsü yendikten sonra Beykoz İlçe Sağlık Müdürlüğündeki görevine devam eden Veteriner Hekim Erkan Güneş, immün plazma bağışlamak için bekleme süresinin dolmasını bekliyor.
Beykoz İlçe Sağlık Müdürlüğü Çevre Sağlığı biriminde görev yapan Güneş, koronavirüse yakalandıktan sonra yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Yılbaşı tatili için yurt dışına gittiğini anlatan Veteriner Erkan Güneş, nisan ayı içerisinde Kovid-19'a yakalandığını, hiçbir belirtisi olmadığını ifade etti.
Güneş, "Teşhis aşamasında da herhangi bir şikayetten dolayı tetkik istemedim. Yılbaşından sonra yurt dışından geldiğimi söylediğimde arkadaşlar 'bir tetkik yapalım' dediler. Bunun neticesinde pozitif çıktı. Evimiz uygun olduğu için çok büyük problem olmadı. Alt katta ben yaşadım, üst katta eşim ve kızım yaşadı." dedi.
Güneş, "İşime çabuk dönmek için bir tetkik daha yaptırdım o da pozitif çıktı. 11 gün sonra iki tetkik daha yaptırdım. Bunlar negatife dönünce işime başladım. İki haftadır da çalışıyorum." dedi.
Erkan Güneş, test sonucunun pozitif çıkmasının ardından sadece göğsünde ağrı olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Hiçbir semptom yoktu. Sadece göğüste bası vardı. Burada ben bir hata yaptım. Enfekte olduktan sonra bir de cam açık yatmışım, soğuk algınlığı da üstüne bindi. Bu da beni biraz daha yordu. Sabah kalkıyordum, eşim kahvaltı getiriyordu. Katımız ve yaşam alanlarımız farklı olduğu için tek kullanımlık tabak kaşık çatal kullanıyorduk."
İlçe Sağlık Müdürlüğü görevlilerinin her gün kendisini telefonla arayarak sağlık durumunu sorduğunu anlatan Güneş, "İdarecilerimiz de aradı. Bir problem yoktu. Zaten bir problem olsaydı, evde bırakmayıp hastaneye götüreceklerdi. Kızım ve eşim, ben pozitif çıktıktan sonra aynı gün gidip tetkik yaptırdılar. İkisi de negatifti, sonrasında kızım bir daha tetkik yaptırdı. Şu anda da herhangi bir problem yok." ifadelerini kullandı.
Güneş, virüsle mücadele sürecinde eşi ve kızının çok destek olduğunu belirterek, "Bazı mesleklerde çalışanlar, bazı şeylere hazırlıklı olmalıdır. Biz de sağlık çalışanıyız. Hastalıklarla haşır neşir olmamız çok doğal, askerler savaşta yaralanır gibi. Ancak şu var. Çok korkulacak bir şey değil ama çok korkusuzca bana bir şey olmaz diye davranılacak bir hastalık da değil." diye konuştu.
Türkiye'nin pandemi sürecini çok güzel yürüttüğünü dile getiren Güneş, devamla şunları kaydetti:
"Türkiye'de ve yurt dışında her gün onlarca kişi ölüyor. Türkiye, almış olduğu önlemler ve köklü sağlık yapısına sahip bir devlet olduğu için olaya müdahalesinden alınan olumlu ve uygun kararlarla süreci güzel yürütüyor. Hastalık sürecinde hiçbir zaman 'daha kötüye gider mi?' diye korkmadım. Moralimi de hiç bozmadım. Çünkü bazı şeyler inanmakla ve kendini inandırmakla ilgilidir. Hastalıktan önce haftada 3-5 defa uzun mesafe koşular yapan, ağırlık çalışan birisiyim. Korkmadım ama 'bana bir şey olursa yakınlarım ne yapar?' Beni rahatsız eden tek düşünce buydu."
"Birilerine sağlık getirebilirsek ne mutlu bize"
İmmün plazma bağışçısı olmak için virüsü yendikten sonra test yaptırdığını anlatan Güneş, "Hastaneye gidip, plazma verebilir miyim diye test yaptırdım. Herhalde antikor oluşmadığı için sonuç negatif oldu. Sonra işin uzmanı hocalarla görüştüğümüzde ilk teşhis konulduktan sonra 28 gün beklenmesi gerektiği söylendi. O da haziranın ilk haftasında doluyor. Tabii ki plazma bağışlayacağız. Birilerine sağlık getirebilirsek ne mutlu bize." diye konuştu.
Güneş, sözlerini, "İnsanlar bana bir şey olmaz mantığıyla hareket etmemeli, kendine güvenmemeli. Hastalığın nereden bulaşacağı belli değil. Ben de nereden bulaştığını bilemedim. Aynı odada çalıştığım arkadaşlarda yok. Aynı iş yerinde çalıştığım birkaç arkadaşımızda var. Birbirimizden bulaşmamış, dışarıdan da almış olabiliriz." diye tamamladı.